Home , Köşe Yazıları

Köşe Yazıları

Gürültü hasılatı – Fehim Taştekin

Zorbalığın utanması yok. Olmaz da. Sermayesidir arsızlık. Geçmişi yüzlerce yıla dayanan dostane ilişkilerin üzerine kezzap suyu döktükten sonra hasılata bakıyor. Gerine gerine Avrupa ile yaşanan diplomatik kriz sayesinde ‘Evet’ oylarının yüzde 1-2 puan arttığını söylüyor. Bu iktidarın Türk siyasal literatürüne bıraktığı miras katıksız istismardır. İşe yarar ne varsa hepsini kullandı. Filistin davası tüketildi. Rabia işaretiyle Mısır’daki İhvan trajedisi tüketildi. Suriye’de ...

Read More »

Abesle İştigal – Ragıp Zarakolu

Ortalık toz duman. Ama hesaplı kitaplı. Avrupa’da yükselen sağ ırkçı popülizm ile Türkiye’de yükseltilmeye çalışılan “Reisçilik” propaganda savaşında paslaşıyorlar. Her ikisi birbirinin değirmenine su taşıyor. Ama bizim hakkımız yenmemeli, önde olduğumuz kabul edilmeli. Daha “Arap baharı” yaşanmamıştı ama bizim “Bahar” çeşitli iç ve dış uzlaşılar ile 2002’de AKP’yi iktidara taşımıştı. “Artık değiştik”, “Artık değiştiler” deniliyordu. Daha sağ popülizm kavramı çok ...

Read More »

F. Alman-Türk kayıkçı dövüşü – Murat Çakır

F. Almanya ve Türkiye dışişleri bakanlarının „tarafsız“ bir otel salonunda yaptıkları görüşme, haftalardan beri devam eden F. Alman-Türk kayıkçı dövüşünün yeni bir etabı oldu – ama son sahnesi olmayacağı şimdiden belli. Başta Erdoğan olmak üzere, AKP ileri gelenlerinin yaptıkları „Nazi“ benzetmesi nedeniyle iki ülke arasında iplerin kopacağını zannedenler yeniden yanıldı. Defalarca yazdık, bir kez daha vurgulayalım: bu gerilimler bir kayıkçı ...

Read More »

Almanya taktiksel mi yaklaşıyor? – Elif Sonzamancı

Referanduma doğru hızlı adımlarla ilerlerken, Almanya’da siyaset hiç bu kadar ‘Türkiye ile iç içe geçmemişti’ desek, sanırım yanlış olmaz. Zira referandum çalışmaları start aldığından bu yana bir eksen kayması söz konusu. Almanya uzun bir süredir Erdoğan’ın politikalarından rahatsız. Sadece siyasiler değil, aynı zamanda kamuoyunda da hissedilir derecede bir rahatsızlık var. Referandum için seçim çalışmalarının başlaması ile birlikte bu daha da ...

Read More »

“Xalq beni de istəmir” dedi Əminə Ərdoğan – Ahmet Nesin

“Halk bu anayasayı daha tam olarak anlamadı” derken Recep Tayyip Erdoğan, Emine Erdoğan da “Halk beni de istemiyor…” diye sitem etmeye başladı kocasına. Ahmet NESİN “Başıma bunun geleceğini hiç hesaplamamıştım” diyor Erdoğan. Bu kez haklı, sadece kendisi için planlanan, yapılan ve halkoyuna sunulan faşist anayasayı halk anlamıyor. Esasında bu anayasayı halk anlıyor da böyle durumlarda insanlar hep kendilerini haklı çıkarmak ...

Read More »

‘Menbic Düzeni’nden Rakka’ya: Uygunsuz adım marş marş! – Fehim Taştekin

Rakka’dan sonra en kritik soru: Rus ve Amerikan etki alanları nasıl birleşecek? Zurnanın zırt dediği yer işte burası. O noktaya giderken kilit konuma yükselen Kürtlerin tutumu belirleyici olacak. Bu yüzden Rusya Kürtleri yakın planda tutuyor. Antalya’da aynı karede üç general: Hulusi Akar, Joseph Dunford ve Valeri Gerasimov. Türk, Amerikan ve Rus genelkurmay başkanları. Soğuk Savaş’ın bitişine yakışır bir fotoğraf olabilirdi. ...

Read More »

AKP inşaat çukuruna nasıl düştü? – Mustafa Sönmez

Tarih: 20 Şubat 2017. Yer: Merkez Bankası. Hummalı bir çalıştay yapılıyor. Konu: Reel sektörün döviz borcu ve kur riski. Toplantı banka içi, özel bir çalışma. O nedenle hazırlanan dokümanlara dışarıdan, örneğin TCMB’nin web sitesinden ulaşmak mümkün değil. Çalıştay için hazırlanan hizmet içi dokümanın ilk sayfasında “Reel sektör firmalarının kur riskinin önemli boyutta olduğu ve bu riske karşı doğal ve finansal ...

Read More »

Üniversite kıyım – Ragıp Zarakolu

Geçen yıl Nisan ayında, Paris’teki Cumhuriyet Meydanı, yeni kuşak Fransız Gezicilerinin işgali altında iken, Paris’te Sosyal Bilimler Yüksek Okulu’nda (EHESS) Türkiye’de hapiste olan ve kitlesel tasfiyeye uğrayan akademisyenlerle nasıl dayanışma yapılabileceğini tartışıyorduk. Fiilen içinde yaşadığımız üniversite kıyım, Çukurova Üniversitesinden genç bir akademisyenin, Dr. Mehmet Fatih Tıraş’ın intiharı ile trajik bir boyut aldı. Türkiye’nin tarihi kırılmalar ve kopuşlarla ilerliyor. Neredeyse on ...

Read More »

Kriz ve ‘hayır’a Karşı Önlemler – Mustafa Sönmez

On dört yıllık iktidarını bir anayasa değişikliğiyle özü “tek adam rejimi” olan totaliter bir yapıya dönüştürmeye çalışan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) toplumu halk oylamasının yapılacağı 16 Nisan tarihine kilitledi. Son ayların gündemine damgasını vuran bu siyasi operasyon, Türkiye ekonomisinin küçülmeye başladığı, hatta bazı sektörlerde (örneğin imalat sanayisi) krize girdiği bir zaman dilimine denk geldi. Anayasa değişikliği hamlesi de politik tansiyonu ...

Read More »

Zula(nız)daki Şiir, Mavzer(iniz)deki Mermi Gibidir[*] – Temel Demirer

“açlık ordusu yürüyor/adımları gök gürültüsü/türküleri ateşten/bayrağında umut/umutların umudu bayrağında.”[1] Ahmed Arif’in, “Kalbim Dinamit Kuyusu”nu, Hasan Hüseyin Korkmazgil’in, “Acıyı Bal Eyledik”ini, Turgut Uyar’ın, “Ve bizim bir haziranımız/ bir yıl kadar yetecektir dünyaya/ Çünkü yoğun ve ateşle yaşanmış” dizelerini; A. Kadir’in, Vedat Türkali’nin, Nâzım Hikmet Ran’ın vd’lerinin dizelerini durmadan terennüm eden birisi olarak; John Berger’in, “Fırtınaların saati, aynı zamanda şiirin de saatidir,” ...

Read More »