Anasayfa , Sibel Özbudun

Yazar Arşivi: Sibel Özbudun

“BU DAHA BAŞLANGIÇ, MÜCADELEYE DEVAM”[1]

 SİBEL ÖZBUDUN | 01 – 08 – 2013 | “Gülemiyorsun ya, gülmek bir halk gülüyorsa gülmektir.”[2] Evvelsi gün nöbetçi mahkeme, Emniyet’in kimbilir hangi gerekçelerle son 15-20 gündür Ankara’da protesto gösterilerine katılan on binlerce gösterici arasından “cımbızla” seçtiği 26 gençten 22’sini tutuklayarak cezaevine sevk etti. İbrahim, Tamer, Mazlum, Yoldaş, Hazal, Erdal, Şahin, Batuhan, Mert, Gizem ve diğerleri; her haksızlığın, her ihlâlin, devlet ...

Devamını Oku »

ANADOLU’NUN “YA BASTA!”SI[1]

 SİBEL ÖZBUDUN | 25 – 07 – 2013 | “Görmek isteyenler içinyeterince ışık, istemeyenler için yeterince karanlık vardır.”[2]  Sevgili dostlar, öncelikle bugün burada, sizlerle, yani sokaklarda tarih yazanlarla bulunmaktan onur duyduğumu vurgulamama izin verin. Başlamadan, bir önerim olacak. Bence artık “konferans, panel, söyleşi” vb. tek yönlü aktarım formlarından vazgeçerek, “forum”lara dönmemiz gerekiyor. İki nedenden dolayı: Son günlerde yaşadıklarımızı, hiçbirimiz ne ...

Devamını Oku »

Friedrich Engels ve Ailenin, Özel Mülkiyetin, Devletin Kökeni Üzerine[*]

SİBEL ÖZBUDUN| 02 – 07 – 2013|           “Öğrenmenin sınırlarını genellikle kendiniz koyarsınız.”[1]  XIX. yüzyıl Marksist literatürün en kolay (ve çoğunlukla yanlış) anlaşılan, dolayısıyla en popüler yapıtlarından biridir kuşkusuz, F. Engels’in Ailenin, Özel Mülkiyetin, Devletin Kökeni (bundan böyle: AÖMDK) başlıklı kitabı. Marksizm’e ucundan köşesinden bulaşmış Türkiyeli devrimci kuşaklarda örneğin Kapital’i eline almamış olan çoktur, ama AÖMDK ...

Devamını Oku »

Şiddet mi, Meşruiyet Yitimi mi?[1]

SİBEL  ÖZBUDUN | 17 – 06 – 2013 |  “Şiddetin avukatlığını/yaptığım anlamına gelmesin,ama aynı zamanda,nefsi müdafaa için şiddet kullanılmasına karşı değilim. Nefsi müdafaada olunca ona şiddet demem, aklını kullanmak derim.”[2] Son 20 günün en çarpıcı sahnelerinden biriydi kuşkusuz. 50’li yaşlarının üzerinde olmalı, saçları kırlaşmış bir kadın. Görünümünde hiçbir olağandışılık yok. Orta boylu, tıknazca… Bir emekli banka çalışanı belki. Belki de ...

Devamını Oku »

Antropolojide “Kuram”ı Düşünmek![*]

SİBEL ÖZBUDUN | 08 – 09 – 2011 | “Just one more thing!”[1] İtiraf etmek gerekiyor; “Antropoloji Kuramları” üzerine söz söylemek, “Antropolojide Kuram”dan söz etmekten çok daha kolay. Özellikle, başlıca araştırma aracı (katılımcı gözlem), bilincinde olsun olmasın, ampirisist yönelişle biçimlenmiş, tarihinin uzun bir bölümünde felsefe ve spekülasyondan olabildiğine uzak durmaya çabalamış bir disiplinin çocukları için, antropologun kendi düşünüş yordamları üzerine ...

Devamını Oku »

İskenderiye Kütüphanesi[1]

SİBEL ÖZBUDUN | 28 – 08 – 2011 | “Bir kitabın kaderi / okuyanın zekâsına bağlıdır.”[2] Halife’nin habercisi içeri girerken salondaki üç adamdan ikisinin, İskenderiye’li Aristo’cu Hıristiyan filozof John Philoponus ile eski öğrencisi ve dostu, yahudi tabip Philaretes’in yürekleri duracak gibiydi; üçüncüsü, müslüman Mısır fatihi Amr ibn ül-As ise, gelen mesajın ne yönde olacağını kestirmenin sıkıntısını yaşıyordu. Philponus ile Philaretes ...

Devamını Oku »

AKP’nin “Çay Partisi”[*]

SİBEL ÖZBUDUN | 19 – 06 – 2011 | “Ahlâkı yükseltmek için talepleri düşürmek gerekir.”[1] Tam da sevgili Mesut Ata’nın katkıda bulunduğu ‘Harakiri’ ve ‘Size’ dergilerinin satışına 18 yaş kısıtlaması getirildiğine dair iletisini okuyordum ki, açık olan TV kanalının haber bülteninden bir-iki replik çalındı kulağıma: “…. (neresi olduğunu kaçırdım) il (belki de ilçe) eğitim müdürünün (müdür olmayabilir, ama eğitimle ilgili ...

Devamını Oku »

“Türk Realitesi” Mi?

SİBEL ÖZBUDUN | 16 – 06 – 2011 | “Öfkelenin… Kabul Etmeyin… Harekete Geçin…”[1] “Kürtlerin tarihsel zaferi”… Merkezi Brüksel’de bulunan ‘Infoturk’ haber ajansı, BDP’nin başı çektiği Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku adaylarının büyük bölümünün parlamentoya girmesini bu başlık altında duyuruyordu kamuoyuna. Kürt coğrafyasının aynı duyguyu paylaştığı biliniyor.

Devamını Oku »

Coğrafyam(Iz)In Hâli Hakkında[1]

SİBEL ÖZBUDUN | 24 – 05 – 2011 | “En önemli mücadele aracımız kişiliğimizdir.”[2] Öncelikle belirteyim ki ben herhangi bir alanda “uzmanlaşmış” bir aktivist değilim. – Üç nedenden dolayı: Öncelikle, ülkem, tıpkı pek çok Güney ülkesi gibi pek çok alanda kronik ve çapı giderek genişleyen haksızlıkların yaşandığı bir coğrafya. Hemen bunlardan birkaç tanesini anmak gerekirse, çalışan milyonların konumunda son yirmi ...

Devamını Oku »