ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
ROTTERDAM | 02 – 05 – 2010 | Rotterdam’da düzenlenen 1 Mayıs mitingine polisler, Türkiye’deki saldırıları aratmayacak biçimde saldırarak 18 kişiyi gözaltına aldı. Taşınan bayrak çubuklarını ve pankart sopalarını gerekçe gösteren polis, kitlenin yürüyüşüne de izin vermedi.
‘Sopalar ve Çubukları Bırakacaksınız’
Saat 14.00’te yürüyüş yapmak için Stadhuis meydanında biraraya gelen yüzlerce insan, her yıl olduğu gibi 1 Mayıs yürüyüşüne geçmeyi planlarken, polis sopaları ve çubukları gerekçe göstererek, ilk önce yürüyüşün başlamasına izin vermedi. Polisin ‘sopaları ve çubukları bırakacaksınız, yoksa yürüyüşe izin vermeyeceğiz’ söyleminde zaten saldırı planlarının olduğu daha sonra açığa çıktı.
Kitlenin sopaları ve çubukları vermeyeceğini bilen polis, zaten korteji abluka altına almaya başlamıştı. Sloganlarla polise karşılık veren kitle, 1 Mayıs komitesi inisyatifinde alınan bekleme kararıyla, alandan çıkmadı.
İzin Kağıdı Bürokrasisi
Bu yıl 27inci kez 1 Mayıs düzenlenen mitingi için aylar öncesinden çalışmalar başlamış, Belediye’den yürüyüş izini alınmış olmasına rağmen polis faşizan yüzünü Avrupa’nın sözde demokrasi beşiğinde kanıtlama derdindeydi. Faşizan yüzünü izin kağıdında, ‘sopalar kullanılmayacak’ şeklinde geçen bir cümleyi öne sürerek, formalite rüzgarları estirdi ve bürokrasi yaparak gizlemeye çalıştı.
Polis Gösterinin Bitirildiğini İlan Etti
Polisin göstericilere dağılın çağrılarına sloganlarla ve yuhalamayla karşılık vermesi sonrasında alana daha çok güç takviye eden polis, ikinci resmi anonsunu yaptı ve ‘bu gösteri burada bitirilmiştir, herkes elindeki sopaları polise versin ve polisin gösterdiği yerden alandan ayrılsın’ dedi. Yani sadece yürüyüş değil, aynı zamanda yürüyüşün biteceği alanda yapılacak miting de iptal edilmişti.
Provokasyon Başladı
Kitleyi giderek daha yoğun bir polisle ablukaya alan polis faşistçe saldıracağı anın yaklaştığının haberini önce küfür ve bağırmalarla gösterdi. Polis kordonu daraltırken, bir taraftan da kitleleri alanını daraltıyor ve sopaları almaya çalışıyordu. Kitleyi küfür ve itişmelerle provoke eden polis, hemen ardından vahşice, sadece düşmanca kin duyan bir devlet aygıtının yapabileceği şekilde saldırdı.
Sopaları bırakıp alandan çıkma kararı alan 1 Mayıs komitesinin talimatıyla alandan çıkmaya çalışan kitleye izin verilmedi. Polis provokasyonları sonucundan yaşanan arbedelerde, saldırmak için sözde ‘meşru’ bir zemin oluşturulmuştu.
Köpekler ve Atlar Saldırdı
Kadın ve çocuk dinlemeden atlarla saldırıya geçen polis, daha önceden yaşanan arbedelerde öne çıkan ve karşılık verenleri, yürüyüş alanından önce çıkanları gözüne kestirerek gözaltına almak için harekete geçti. Kitleyi küçük gruplara dağıtan ve hem kadınlara, hem çocuk arabasında olan çocukların dahi üzerine giden polis, vahşice ve faşist ‘incelikle’ saldırdı.
Saldırılar sırasında korku rüzgarı salan polis çocuk bağırtıları arasında atları kitlenin üzerine sürdü. Köpekler saldırdı. Coplar kafalara indirildi. Çocuklar korkudan bağıra bağıra ağladı.
Polis Müdahelesine Karşı Çıkanlara Şiddet Uygulamada Pervasız Davrandı
Ses çıkartan, müdaheleye karşı çıkan ve polisin azgın saldırılarına karşı gögsünü siper eden herkes, polisin coplarını kafasında ve vücütünda hissetti. Miting sırasında sloganlar ve konuşmalarla öne çıkanlar, arbedeler sırasında polise karşılık veren, polis saldırılarında birbirine kenetlenmeye çalışan herkes polisin saldırısına uğradı.
Saldırılarda Partizan ve Atılım okurları başta olmak üzeren 14 kişi gözaltına alındı. Bunların birçoğu 6 saat içerde tutulduktan sonra bırakıldı. Şu an halen Mesut Koyuncu ve Mustafa Arabacı isminde 2 kişi gözaltında tutuluyor. Karakolun önünde ise biraraya gelen bir grup, bırakılmaları için bekleyişe geçti, avukatlar ise devrede.
1 Mayıs Komitesi polisin faşist tutumuna karşı suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
