Anasayfa , ATİK , ATİK: Mültecilik İnsani Bir Haktır, Mültecilerin Sınır Kapılarında Katledilmelerine Sessiz Kalmayalım!

ATİK: Mültecilik İnsani Bir Haktır, Mültecilerin Sınır Kapılarında Katledilmelerine Sessiz Kalmayalım!

Mültecilik İnsani Bir Haktır,
Mültecilerin Sınır Kapılarında Katledilmelerine
Sessiz Kalmayalım!

Türk devleti yüzbinlerce göçmeni sınırlara yığarak, işgalci-faşist çıkarları için kullanmaya çalışmaktadır. 2011yılından bugüne Suriye’de süren vekalet savaşlarından hayatını kurtarmak için Türkiye’ye sığınan milyonlarca göçmen, R.T.Erdoğan tarafından sürekli Avrupa ülkelerine karşı bir tehdit olarak kullanılıp, her yıl milyarlarca yardım almaktadır. Kısa süre önce Suriye ile Türkiye arasındaki çatışmaların yoğunlaşmasından kaynaklı, faşist Türk devleti göçmen mültecileri yeniden sınırlara yığarak Avrupa ülkelerine gönderme tehdidini yaymaktadır. Sınırlara getirilen yüz bini aşkın mülteci, sınırlarda insan haklarına aykırı şartlarda, ölümle karşı karşıya kalmaktadırlar.

Özellikle Yunanistan’ın sınır kapılarını kapatması ve mültecilere yönelik saldırılarından dolayı bir çok insanın yaralandığı ve bir çoğunun da hayatını kaybettiği basın ve medya tarafından sürekli aktarılmaktadır. Yunanistan devletinin sınırlarını kapatıp, yardıma muhtaç insanları içeriye bırakmaması nedeniyle, sınırda yaşanan insanlık dramında, faşist Türk devletiyle aynı derecede sorumludur. Orada binlerce insan çocuklarıyla birlikte uluslararası sözleşmelerde var olan iltica haklarını kullanmak istemektedirler. Bunu engellemek, uluslararası insan hakları sözleşmelerine aykırıdır. Bu sözleşmelerin halkın çıkarlarını temsil etmediği açıktır. Fakat kendilerinin imzası olduğu ve kendilerinin yaptıkları bu sözleşmelere dahi uymamaları, emperyalist kapitalist sisteminin gerçek yüzünü göstermektedir.

Haksız Savaşlardan Kaçan Mülteciler, Tehdit Unsuru Olarak Kullanılamaz!

Savaş; acı, göz yaşı, sürgün, göç ve katliamdır. Savaş; milyonlarca insanın yaşadığı toprakları terk edip, başka ülkelere sığınmak zorunda kalmaktır. Savaş; yüzbinlerce, milyonlarca insanın hayatını kaybetmesidir. Savaş; Emperyalist sistemin çıkarları için, pazarların yeniden paylaşılmasıdır. Uzun zamandır Ortadoğu’da süren emperyalistlerin talan savaşlarından dolayı milyonlarca insan yaşadıkları toprakları terk edip, hayatlarını kurtarmak için çeşitli ülkelere yerleşmek zorunda kalmıştırlar. Özellikle Suriye’deki vekalet savaşlarından dolayı hayatını kurtarmak için, Türkiye’ye sığınan milyonlarca insan, faşist Türk devleti tarafından sürekli bir tehdit olarak kullanıldı ve kullanılmaya devam etmektedir.

Avrupa Birliği ile yapılan bir çok sözleşmeyle miyarlarca para alan faşist Türk devleti, her dönem çıkarları karşı karşıya kalınca mültecileri sürekli tehdit olarak kullanmaktadır. Buna karşı AB ülkeleri, mültecilerin kendi ülkelerine gelmemeleri için sürekli mali olarak Türk devletine milyarlar aktarmaktadırlar.

Avrupa Ülkeleri Sorumluluklarını Yerine Getirmelidir!

Ortadoğu’da yaşanan emperyalistlerin talan savaşından, Avrupa ülkeleri de birinci derecede sorumludur. Emperyalist çıkarları doğrultusunda bölgede sürdürülen vekalet savaşından kaynaklı, çoğunluğu Suriye’de olmak üzere, 2018 yılında yaklaşık 70 milyon insan ülkelerini terk edip göçmen olarak yaşamak zorunda kalmıştır. Libya, Türkiye ve Yunanistan başta olmak üzere bir çok ülkede çok kötü koşullarda, insan haklarına aykırı bir şekilde yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktalar. Avrupa ülkeleri sorumluluklarını yerine getirerek, mültecilerin legal yollardan gelip iltica etmelerinin koşullarını yaratmalıdır.

Avrupa’daki demokratik muhalefeti, göçmenlerin sınırlarda yaşadığı bu drama karşı koymaya, onların Avrupa ülkelerine kabul edilmesi için ortak mücadeleyi geliştirmeye çağırıyoruz. Unutmayalım ki; göçmenlerin hakları; insan haklarıdır!

ATİK – Mülteciler Sorunu – Kopya.pdf.pdf