GİEßEN |06-10-2016| Münih’te yargılanan 10 devrimci tutsak ve Almanya’nın çeşitli şehirlerinde yargılanan Kürt politikacılar için Gießen Kürt Kültür Merkezinde bir bilgilendirme toplantısı düzenlendi. ATİK tutsaklarından Deniz Pektaş’ın avukatı Yener Sözen, ATİK UPOTUDAK temsilcisi Süleyman Gürcan ve Rote Hilfe (Kızıl Yardım) temsilcisinin panelist olarak katıldığı bilgilendime toplantısının moderatörlüğünü ise Gießen Kürdistan ile dayanışma platformu adına bir temsilci üstlendi.
Bilgilendirme toplantısına başlamadan önce Banu Büyükavcı tarafından gönderilen mektubun almanca tercümesi okundu ve bu mektup katılımcılardan büyük alkış aldı.
Panelde ilk sözü alan Rote Hilfe temsilcisi 129 a/b yasalarının tarihsel arkaplanını anlattı. KPD yasağı ve getirilen meslek yasağının yanı sıra RAF yargılamaları hakkında bilgi veren temsilcsi, Münih’te süren yargılamanın son yılların en büyük davası olduğunu dile getirdi. PKK, DHKPC yasakları ve tutuklamaları hakkında bilgi veren Rote Hilfe temsilcisi, PKK yasağına karşı yürütülen kampanyalar hakkında bilgiler verdi. Bir soru üzerine temsilci, önümüzdeki süreçlerde 129 a/b yargılamalarının artarak devam edeceğini, Münih’te süren TKP/ML davasının pilot bir dava olduğunu ve bundan sonra dayanışmanın da artarak süremesi gerektiğini vurguladı.
Ardından söz alan Avukat Yener Sözen 129 a/b yasaası kapsamıında yargılananlar hakkında kısa blgiler vererek, yargılamaların tamamen politik yargılamalar olduğunu, alınan kararların ise politik kararlar olduğunu örnekleri ile anlattı. Münih’te süren TKP/ML davasının zeminini oluşturan ana bilgilerin Türk devleti tarafından verildiğini dile getirdi. Avukat, bilgileri verenlerin, ‚bunlar terörüsttir’ diyenlerin bugün terörüst olarak yargılandıkları bir süreçte bunun Alman hükümeti nazarında bir kıymetinin olmadığını dile getirdi. Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde görülen davanın örgüt yapısı üzerine olan bölümünün esas olarak Türk devleti tarafından yargılandığını dile getirdi ve bireylere ait olan iddaların ise Alman yasalarına denk düşen bir karşılığının olmadığını dile getirdi. Tutsaklarla dayanışma amaçlı onlara mektuplar yazılması gerektiğini dile getiren Sözen politik daalarda genellikle politik karrların alındığını ve buna karşı kitlelerin politik dayanışma amaçlı sokaklar baz aldığını vurguladı ve bu bağlamda Müslüm Elma’nın ‚bu dava sokaklarda kazanılacaktır’ sözüne atıfta bulundu.
ATİK UPOTUDAK temsilcisi Süleyman Gürcan, TKP/ML davasının arka planı ve Türk Alman devletlerinin ilişkilerin tarihsel ve günümüz sürecine dair bilgiler verdi. Alman ve Türk devletlerinin tarihsel olarak emperyalist ve işbirlikçi statüsünde işbirliğinin olduğunu belirten Gürcan, I. ve II. Emperyalist Paylaşım Savaşı dönemine dair örnekler verdi. Alman devletinin tarihsel olarak anti-komünist bir ruha sahip olduğunu, 1850’lerde Köln Koministler Birliği davası, Dimitrov’un yargılanma süreci, RAF ve KPD’nin yasaklanması örneklerini vererek, bugünde Münih’te 10 Komünist ve devrimcinin yargılanmasını bu bağlamda ele almak gerektiğini dile getirdi. Yanı sıra Türk devletinin talebininde belirleyici bir kıssas olduğuna dikkat çeken Gürcan, Merkel hükümetinin Erdoğan’ın en önemli destekçisi olduğuna dikkat çekti.
Tutusaklara iliişkin dayanışma adımlarının artarak devam ettiğini dile getiren Gürcan iki devrimci tutsağın 2017 genel seçimleri için Enternasyonalist Liste/MLPD’den aday olarak gösterilmelerinin önemli bir dayanışma göstergesi olduğunu vurguladı.
Bir soru üzerine Gürcan, ilerici göçmen kurumlarının Almanya’da her türlü haksızlığa karşı tüm demokratik kurumlarla ortak hareketi benimsediğini dile getirdi ve bunun yanında Türk faşismine karşı verilen mücadeleyi tarihsel örnekleriyle ortaya koydu. Gürcan son olarak Müslüm Elma’nın savunmasından bir anektod aktardı. ‚Avrupa’da üzerimizde bir ‚demokrasi’ kılıcı sallandırılıyor. Bu kılış yıllar önce üzerimizde sallanan Osman’nın kılıcına benziyor. Bu kılıcın karşısından boynumuzu geri çekmeyeceğiz. Bizler ağrılara ve sancılara dayanırız. Ancak boyun eğmeyeceğiz ve bunu asla tartışmayacağız’
28 Ekim’de Münih’e…
28 Ekim günü Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi önünde yapılacak miting hakkında bilgilendirme yapıldı. Organizesi hakkında bilgi verildikten sonra herkesi 28 Ekim günü mitinge katılım çağrısı yapıldı.