ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
STUTTGART |26.09.2022| 22 yaşındaki Jîna Mahsa Amini adlı Kürt kökenli, İranlı ünüversite öğrencisi kadın, 13 Eylül günü İran Tarhan’da „kıyafet kurallarına uymadığı“ gerekçesiyle, „ahlak polisi“ tarafından gözaltına alındı. Gözaltında kafasına aldığı darbe ile kendinden geçince hastaneye kaldırıldı. Jina Mahsa, 16 Eylül’de kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
16 Eylül’den beri kadınlar başta olmak üzere halk sokaklarda. Diktatörlüğün bütün şiddet ve zulmüne rağmen eylemler, İran’ın 83 şehrine yayılıp “diktatör defol” sloganlarıyla, hükümet karşıtı eylemlere dönüşmüş durumda. Kadınlar; “saç yoksa günahta yok” deyip saçlarını kazıtıp eylemlerin en önlerine geçiyorlar.
Jîna Mahsa Amini dünyanın bütün coğrafyalarında sahipleniliyor
Eylemler kısa zamanda dünyanın bütün coğrafyalarına yayılarak kadınlar Jina Mahsa Amini’yi sahiplenip İran’daki kadınlarla dayanışmaya geçerek, onların seslerini duyurmaya çalıştılar. Stuttgart’ta da, 23 Eylül Cuma günü, İranlı kadınların ve stk’ların çağrısı ile iki ayrı eylem gerçekleştirildi.
İlk eylem Königstrasse – Stiftskirche yakınlarında saat 16:00 – 18:00 arası, ikinci eylem ise Schlossplatz’da 18:00 – 20:00 arası gerçekleştirildi. Yapılan iki eyleme 600 den fazla kitle katıldı. İki ayrı eylem olmasının nedeni iletişimsizlik olarak açıklandı.
Eylemlerde Yeni Kadın’ın da içinde olduğu Türkiyeli kadın örgütleri başta olmak üzere, devrimci demokrat yerli kurumlar, çeşitli uluslardan insanlar yer almıştı. İlk eylemin yapıldığı Königsfeld’te, İranlı her kesimden insanın yer aldığı gözlemlenmekteydi. Duygusal anların yaşandığı, ama siyasi iktidara yönelik öfkenin de haykırıldığı bir atmosfer hakimdi.
Buysa katlimize sebep
Kadınlar, Jina Mahsa Amini’nin katledilişini protesto etmek ve İran’daki kadınlarla dayanışmada bulunmak için, “buysa katlimize sebep, saç yoksa günahta yok” der gibi saçlarını kestiler, başörtülerini çıkarıp yırttılar. Sık sık kahrolsun “İran İslam Cumhuriyeti”, “Jın Jiyan Azadi” sloganları atıldı.
Yapılan konuşmalarda; kırk yıldır islam rejimi altında İran halkının çektiği acılar, en temel insan haklarının bile islam adına ayaklar altına alındığı anlatıldı. Tecavüzlere, töre cinayetlerine, zorla evlilik ve erken evliliklere – çocuk gelinlere de değinilerek, bu olayların günlük yaşamın bir parçası haline getirildiğine vurgu yapıldı. İslam dinin bir araç olarak kullanıldığı, en çok da kadınların acı çektiği ifade edilerek, “İranlı kadınların seslerinin boğulmasına izin vermeyeceğiz, yalnız değilsiniz“denildi.
Ellerdeki dövizlerde “Hepimiz Mahsa Amini’yiz!“ sloganları dikkat çekiyordu.
Theater Rampe’nin farklı uluslardan sanatçıları duygularını dile getirdikten sonra bir arya söylediler.
2. Eylem
Saat 18:00 kadar süren ilk eylemden sonra, kitle ikinci eylem yeri olan Schlosplatz’a geçti. İkinci eylem İranlı üniversite öğrencileri tarafından organize edilmişti. Katılım ilk eylemden daha renkli ve enternasyonal idi. Bu eylemde taşınan dövizlerde, İran’daki siyasi iktidarın katliamlarını, kadın hak ve özgürlüklerini hedef alan politikalarını teşhir eden görseller yer almaktaydı.
İkinci eylem yerinde de yine kadınlar saçlarını kesip başörtülerini yaktılar veya yırttılar. Eylemde çaw Bella vb devrimci marşlar da söylendi.
