Home , Çeviri , Yoldaş Ebu Ahmed Fuad, Filistin davasının altını oyanların hesap vermesini istedi

Yoldaş Ebu Ahmed Fuad, Filistin davasının altını oyanların hesap vermesini istedi

FİLİSTİN | 01 – 02 – 2011 | Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Siyasi Büro üyesi Ebu Ahmed Fuad, El-Cezire tarafından yayınlanan belgelerin FHKC dahil Filistin halkının birçok kesiminin sürekli dile getirdiği hakikati ortaya çıkardığını söyledi: müzakereler abes ve nafile olduğu gibi, Filistin ulusal davasına ve Filistin halkının çıkarlarına zarar vericidir.

Ebu Ahmed Fuad, hem bu belgelerin hem de devamlı yayınlanan haberlerin Filistin Yönetimi’nin ve onun FKÖ liderliğindeki müzakere ekibinin Filistinlilerin temel hakları konusunda düşmana büyük tavizler verdiği kanıtlıyor dedi.

Fuad, FKÖ organlarını ve kurumlarını bu belge ve bilgilerin açığa çıkardığı durumlardan sorumlu olanlardan hesap sormaya çağırdı. Buna ek olarak Fuad, tüm direniş gruplarının ve Filistin halkının bu belgelerden sadece El-Cezire kanalının haberlerine tepki olarak değil, o adı taşımayı isteyen herhangi bir liderliğin FKÖ’deki ortaklarını ve bunların yanı sıra FKÖ dışında grupları ve halkı faaliyetleri hakkında bilgilendirme görevi olduğundan haberdar olması gerektiğini, çünkü bu meselelerin tüm ulusal ve İslami güçleri ve tüm Filistin halkını ilgilendirdiğini söyledi.

Buna ilaveten Fuad, FKÖ Yürütme Komitesi’nin bir üyesi olarak FHKC’nin [1] asla bu projelerden ve belgelerden haberi olmadığını ve Yürütme Komitesi’nin toprak takası, “yerleşim bloklarının” muhafaza edilmesi veya Doğu Kudüs’teki mahallelerden taviz vermek gibi proje ve belgeler konusunda bilgilendirilmediğini veya herhangi mütalaada bululmadığını ve karar almadığını söyledi. Bu belgelerin Yaser Abid Rabbo ve Yossi Beilin tarafından üzerinde mutabık kalınan, Yürütme Komitesi de dahil FKÖ’nün seçilmiş hiçbir organından herhangi bir yetki almaksızın geri dönüş hakkını müzakere etme iddiasında olan sözüm ona “Cenevre Belgeleri”nin [2] neredeyse aynısı olduğuna dikkat çekti.

Fuad, El-Cezire belgelerindeki tüm bilgilerin daha önceleri belgelerle kanıtlanmaksızın haber yapıldığını söyledi. Nitekim her bir haberde Filistin Yönetimi ve FKÖ’deki sorumlu taraflar bu iddiaları yalanladı. Ancak bu belgelerin geçmişte söylenti olarak haber yapılan şeylerin gerçekliğini doğruladığını ve inkârların yalan olduğunu söyledi. Buna ek olarak, seçilmiş organların ve kurumların izni veya kararları olmaksızın gizli ve açık devam eden müzakerelerin olduğunun aşikâr olduğunu söyledi.

Ebu Ahmed Fuad, FHKC’nin Oslo sürecine bir son verilmesi, ulusal ve vazgeçilemez haklar konusunda verilen tavizlerden ve bunların pazarlık konusu olmasından sorumlu olanların bu eylemlerinden dolayı halk önünde hesap vermesi gerektiği yönündeki tutumunu vurgulayarak sözlerini bitirdi.

Notlar:

1. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, geçen yıl Ağustos ayında İsrail ile doğrudan görüşmelerin başlatılmasını protesto için FKÖ Yürütme Komitesi üyeliğini dondurdu. İslami direniş örgütlerinin yer almadığı FKÖ’de FHKC, el-Fetih’ten sonraki ikinci büyük güçtür.

2. 2003 yılında İsrail’den İşçi Partili Yossi Beilin, Filistin tarafından Yaser Abid Rabbo’nun öncülüğünde hazırlanan Cenevre planında mültecilerin geri dönüş hakkından tamamen vazgeçiliyor, sadece İsrail’in izin verdiği sembolik sayıda mültecinin geri dönüşü kabul ediliyor. Girişim, Filistinli direniş gruplarının sert tepkisini çekmişti.

Cenevre girişimiyle ilgili haberler için bakınız:

‘Cenevre girişimi’ açıklandı, http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/245983.asp

Cenevre Anlaşması’nın temel taşları, http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/246037.asp

Yoldaş Mahir el-Tahir: El-Cezire’nin Filistin Belgeleri, Oslo sürecinin tasfiyeye giden bir yoldan başka bir şey olmadığını ortaya koyuyor

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, 24 Ocak 2011 tarihinde sözde “barış sürecinin” tamamen öldüğünün herkesin malumu olması gerektiğini dile getirdi. El-Cezire tarafından yayınlanan belgelerin bu sözde “barış sürecinin” her zaman için sadece Filistin davasını tasfiye etmenin bir aracı olduğunun herkese kanıtlamış olması gerektiği söylendi.

FHKC’nin Filistin dışındaki kolunun lideri Dr. Mahir el-Tahir, Cephe’nin Oslo sürecine başından beri karşı olduğunu ve bu anlaşmaların her zaman Filistin ulusal davasına zarar verdiğini söyledi. Tahir, Filistin devriminin amacının Filistin’i özgürleştirmek olduğunu ve Oslo sürecinin oyalanmadan ve tasfiye tehdidinden başka bir şey olmadığını vurguladı. [Filistin] Yönetim’in kendisinin bile “barış sürecinin” öldüğünü, ne devlet, ne kendi kaderini tayin, ne geri dönüş ne de bağımsızlık sağladığını resmen kabul etmek zorunda kaldığını söyledi.

Tahir, El Cezire aracılığıyla ortaya çıkan Filistin Belgeleri’nin açığa çıkardığı oldukça tehlikeli ödünlerin, İsrail’in varlığının tanınması, FKÖ Ulusal Sözleşmesi’nin ilgası, direnişin reddedilmesi ve “terörizm” olarak yaftalanmasını da içeren  “barış sürecinin” süre giden tasfiyeci karakterini güçlendirdiğini söyledi. “Bugünkü ifşaları her zaman Filistin halkının temel haklarının aşağılanmasına ve ihmal edilmesine dayanan tüm bu sürecin doğal sonucu olarak görüyoruz.”

Tahir, “barış süreci”ndeki suç ortaklıkları mevcut durumu yol açan Yaser Abid Rabbo ve diğer FY liderlerini kınadı. “Bu belgeler, ABD yönetimi altındaki müzakereleri ve Yol Haritası’nı [1] bağlayan tek bir rota olduğunu doğruluyor: Wye Nehri’nden [2] Filistin davasının tasfiyesine uzanan bir yol.”

Notlar:

1.      Eski ABD başkanı George W. Bush tarafından 2002 yılında açıklanan Filistin sorununa “çözüm” planı.

2.      1998 yılında İsrail ile Filistin Özerk Yönetimi arasından imzalanan Wye Nehri (ABD Maryland’da bir bölge) Anlaşması, daha önce imzalanan Oslo anlaşmaları ve El-Halil protokolünün uygulanmaması neticesinde yapıldı.

 

Filistin İçin İsrail’e karşı Boykot Girişimi tarafından çevrilmiş, bilgi kaynağı oluşturması dolayısıyla AHM tarafından yayımlanmıştır.