12 Eylül 1980 Faşist Cuntasının 36. yılında, ASM tarafından yapılan açıklama :
YENİ BİR 12 EYLÜL YAŞIYORUZ!
Bir 12 Eylül’den diğerine 36 yıl geçti. Bugün yeni bir 12 Eylül yaşıyoruz.
– 12 Eylül anayasası yürürlüktedir.
– Mahkemeler göstermeliktir. Saray’ın ve hükümetin talebine göre karar verilmektedir.
– Kamuda ve özel kuruluşlarda darbe teşebbüsüne katıldıkları veya destekledikleri gerekçesiyle büyük tasfiye yaşanıyor. Muhalifler de fırsattan faydalanılarak tasfiye ediliyor.
– İktidarı eleştiren isimler tutuklanmakta, haklarında örgüt üyelikleri uydurulmaktadır. Son örnekler Necmiye Alpay ve Aslı Erdoğan’dır.
– Hapishaneler dolup taştığı için infaz yasasında yapılan değişiklikle adli tutuklu yaklaşık 40 bin kişi serbest bırakıldı. Ağır hasta durumdaki politik tutsaklar içinse hiçbir şey yapılmadı.
– Bir yandan 12 Eylül darbesine karşı olunduğu defalarca ilan edilirken diğer yandan da o dönemin askeri yargı kararları geçerli sayılmaktadır.
– Türkiye’den Avrupa ülkelerine özellikle Almanya’ya mülteci göçü artmıştır. Sadece yerleşim yerleri tahrip edilen Kürtler değil, artan sayıda Türk de ülkeyi terk etmek zorunda kalmaktadır.
Merkel Hükümeti AKP ile anlaşarak Avrupa Birliği ülkelerine yönelik mülteci akını durdurabileceğini düşünüyordu. İltica başvurusu yapan Türklerin ve Kürtlerin sayısının artacağını düşünmemişlerdi.
12 Mart 1971’den beri 45, 12 Eylül 1980’den beri 36 yıldır Avrupa ülkelerinde yaşamak zorunda bırakılan siyasi sürgünler olarak, yenilere acı bir “hoş geldin” diyoruz.
Ülkenin demokratikleşmesi için mücadele eskisinden daha büyük sayılarla ve genişlemiş iletişim imkanlarıyla burada da sürüyor.
Son olarak Almanya Federal Meclisi tarafından 1915’in Ermeni soykırımı olarak tanınmasında Alman demokratların, Ermeni arkadaşlarımızın, Türk ve Kürt siyasi sürgünlerin yıllardır süren çabası etkili olmuştur.
12 Eylül 1980 aradan yıllar geçtikten sonra toplumda lanetlenmişti.
Cunta başı Kenan Evren’in cenazesinde imam, adet olduğu üzere, “Merhumu nasıl bilirdiniz?” diye soramamıştı.
Yeni 12 Eylüller de yapanları kurtarmayacaktır.
Yeter ki orada ve burada devam edelim…
Her yerde ve her şart altında…
AVRUPA SÜRGÜNLER MECLİSİ