ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
Son süreçte Türk devleti, OHAL adı altında çıkardıkları Kanun Hükmünde Kararnamelerle saldırılarının kılıfını uydurarak Türkiye ve Türkiye Kürdistan’ında emekçi halkın üzerinde yine zindanlarda bulunan devrimci tutsaklar üzerinde de baskıcı politikalarını yaşama geçirme çalışmaktadır.
Halkın sesi olan televizyon kanalları ve raydolar susturulmuş, sadece efendisinin sesi olan kanallarla medya gücünü kullanarak halkı manüpüle etmenin yollarını yaşama geçirmeye devam etmekteler.
Kendine muhalif olabilecek tüm dinamikleri susturmak, sindirmek, korku psikolojisiyle kabullendirmek için katliamlar yapmış, bombalar patlatmış; Kürt yerleşim alanlarını topa tutmaktan dahi çekinmemiştirler. Halkın iradesi ile seçilen belediye başkanlarını zorla görevinden almış, kendi kayyumlarını atamıştır. En son altı milyon seçmenin iradesini temsil eden HDP milletvekilleri beraberinde birçok akademisyen, araştırmacı ve de avukatlar tutuklanmış, hapishanelere konulmuştur.
Avrupa’da yaşayan göçmenler ve devrimci, domokrat kişi ve kurumlar, yapılan faşist saldırılara sessiz kalmamak, Türk devletinin faşizmine karşı HDP‚yi sahiplenmek dayanışmayı güçlendirmek ve de Fransız halkını bilgilendirmek için Reims şehrinde 3 günlük kurulan çadır etkinliğine 11 Kasım 2016 gecesi bir grup faşist saldırmıştır. Tekbir getirerek bozkurt işareti yapan grup, yaşlı bir insanı yaralamış ama bunun karşılığını alarak dövülerek geri püskürtülmüştür. Biri ATİK faaliyetçisi 2 kişi sonrasında gözaltına alınmış girişimler sonrasında ifadeye çağırılmak üzere serbest bırakılmıştır.
Çadıra yönelik saldırı girişimi sonrasında Reims şehri devrimcileri, yurtseverleri çadırı sahiplenmiş, olası bir saldırıya karşın gereken önlemler alınmış gece nöbet tutularak güvenlik sağlanmıştır.
Fransız polisi güvenliği alamayacağını bahane ederek çadırın kaldırılmasını istemiş ama hem polise hem de faşistlerin saldırısına rağmen eylem amacına ulaşması için güçlü bir sahiplenme yaratılmıştır. ATİK ve Partizan taraftarları da yapılan etkinliğin başlangıcından sonlandırıldığı saate kadar pratik olarak devrimci dayanışma bilinciyle sorumluluk almış, bir kez daha Kürt halkının yanında olduğunu göstermiş ve bulundukları alanda da faşist saldırılara geçit vermeyeceğini ifade etmiştir.
