Home , Haberler , Frankfurt’ta 8 Mart Paneli Gerçekleştirildi

Frankfurt’ta 8 Mart Paneli Gerçekleştirildi

Yeni Kadın Almanya’nın 8 Mart vesilesiyle organize ettiği paneller dizisinin Frankfurt ayağı KAGEF’te gerçekleştirildi.

Yeni Kadın, Mart ayı boyunca, gerçekleştirilecek sokak eylemlerinin yanı sıra yapılacak panellerin Frankfurt ayağını gerçekleştirdi. Devrimci-demokratik kurumlarda kadına bakış açısı ve yaklaşımların tartışıldığı panel, araştırmacı yazar Gülfer Akkaya’nın katılımı ile yapıldı. Etkinlik başta kadınlar olmak üzere, özgür bir dünya yaratma mücadelesinde tohum olup toprağa düşenler şahsında bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.

Saygı duruşunun ardından bir açılış konuşması gerçekleştiren Yeni Kadın temsilcisi, erkek egemen zihniyetin ezdiği bütün cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimlere yönelik şiddet ve baskının arttığına dikkat çekerek bu şiddetin ve baskının bir direnişle karşılandığını belirtti.

Konuşmacı Gülfer Akkaya sözlerine dünyada ve özel olarak Türkiye’de kadın özgürlük hareketlerinin tarihçesi ile başladı. Kadının sistemle mücadelesinin ailede başladığını belirten Akkaya, kadının örgütlü mücadeleye katılmadan önce aile içindeki tahakküme karşı ses çıkarmaya başladığını ve ilk şiddeti de burada gördüğünü belirtti. Devrimci-demokrat kurumlar içerisinde örgütlenen kadınların ilk yıllarda bir sorun yaşamadığını ancak sistemin kolluk güçleri ile sıcak çatışmalar başladığında kadının „korumak“ bahanesi ile kendi yoldaşları tarafından nasıl ikinci plana atıldığını örnekleriyle açıkladı. Bu durumun ise mücadelede eşit bir biçimde yer almak isteyen kadınların bir ihtiyaç olarak kadın öz örgütlenmelerini ve kadın ordulaşmasını yarattığını belirtti. Bugün hala 8 Mart eylemlerine katılmayı direten erkeklerin varolduğunun altını çizen Akkaya, erkeklerin esas sorumluluğunun kendi erkekliklerini yenmesi olduğunu ve özellikle 8 Mart’ta gerek ev işlerini üzerlerine alarak kadınlara alana gidecek imkanı yaratması gerekse de erkekler arasında erkeklik sorgulamaları başlatmaları  gerektiğini söyledi.

Gülfer Akkaya, 8 Mart’ın varlığının tekstil işçilerinin direnişi ve katliamıyla başlamadığını, bunun çok öncesinde, eşit ise eşit ücret, oy kullanma hakkı, vatandaşlık hakkı gibi noktalarda verilen mücadelelerin de süreci beslediğini söyledi. „Dünya Emekçi Kadınlar Günü“ ya da „Dünya Kadınlar Günü“ tartışmalarına dair fikrini belirten Akkaya, emekçi olmayan bir kadın olamayacağını çünkü üretim araçlarını erkeklerin elinde olduğunu, hangi sınıftan ve politik görüşten olursa olsun kadınların ev içinde, iş yerinde ya da sokakta erkek egemenliği altında ezildiğini ve kadınların eşitlik mücadelesini savunmakla kapitalizme karşı mücadele arasındaki farkların daha iyi tahlil edilmesi gerektiğini söyledi.

Kadın, erkek ve her cinsiyet kimliğinden katılımcılarla karma olarak gerçekleştirilen etkinlikte Akkaya’nın sunumu ardından katılımcılara söz verilerek görüş ve sorular alındı. Feminist harekete yönelik eleştirilerin yoğunluklu olduğu soru ve görüşlere cevap veren Akkaya, erkeklerin feminist harekete bakış açısının sorunlu olduğunu, yalnızca feminist harekete değil LGBTİ+ özgürlük mücadelesine karşı da benzer argümanların üretildiğini ve iddia edilenin aksine Türkiye’de feminist hareketin her türlü katliamda, her hak gaspında ve kitlelere dönük saldırılarda gerek komisyonlarda gerekse de sokakta yerini aldığını söyledi.

Katılımcılardan gelen soru ve eleştirilere cevap veren Akkaya’nın ardından panel sona erse de tartışmalar ve fikir önerileri ile  konuya dair sohbet devam etti.