‚Evlerde Almanca zorunluluğu ırkçılık kokuyor‘

Gazetenin dünkü sayısında Almanca konuşma zorunluluğu girişiminin ayrımcılık ve ırkçılık kadar yalan ve riya olduğu belirtildi. Gazete, geçen yıl Yeşiller Partisi’nin, haftada bir işletme kantinlerinde etsiz yemek pişirilmesine yönelik karar önerisinin kongrede desteklenmesi için yapılan çağrıların Almanya‚da büyük yankı uyandırdığı hatırlatılırken, “Bavyera Eyaleti’nin Hıristiyan Sosyal Birlik Partis’inden genel başkanı Horst Seehofer bu öneriye ‘siyasi partiler özel hayata karışamaz‘ diyerek tepki göstermemiş miydi? Ama bir yıl önceki yemek kavgasıydı ve ete doymayan Bavyeralıları yakından ilgilendiriyordu. Bu parti ilerde domuz etiyle yemek yapmaya mecbur etmeye kalkışırsa, hiç şaşmayalım” diye devam etti.Alman gazetelerinden Schwarzwalder Bote ise bu konuda yayınladığı yorumda, sadece Bavyera’da teşkilatı bulunan partinin ‘Aklından şüphe edilebileceğini’ yazdı. Gazete, şu yorumu yaptı:“Sakın ilerde, topluma uyum sağlamak için Bavyera milli kıyafetlerini giyme mecburiyeti de getirilmesin; ‘Önal ailesi’ pazar yemeğinde domuz kızartması ve hamur köftesi yiyip Bavyera birası yudumlasa fena mı olur? Hıristiyan Sosyaller, gerçekten bu kadar tozutmuş olabilirler mi? Sakın ‘hayır‘ demeyin. Seehofer’in partisi 3 konuda kendini ispatladı; Önce bütün Almanya’da manşete çıkmayı, sonra meyhane sohbetleri dışında da konu yaratmayı ve üçüncü olarak da uyum tartışmasına yön vermeyi başardı. Tabii ki herkes evinde istediği gibi konuşmakta serbesttir. Almanca konuşmanın da herhalde sakıncası yoktur. Ama zorlama olmadan.”