Home , Avrupa , ATİK: EGEMENLERİN SAVAŞI YIKIMDIR; YIKIMA KARŞI MÜCADELEYİ YÜKSELTELİM!

ATİK: EGEMENLERİN SAVAŞI YIKIMDIR; YIKIMA KARŞI MÜCADELEYİ YÜKSELTELİM!

EGEMENLERİN SAVAŞI YIKIMDIR;
YIKIMA KARŞI MÜCADELEYİ YÜKSELTELİM!

Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesi ile başlayan 2. Emperyalist Paylaşım Savaşının yıldönümü sebebiyle, 1 Eylül “Dünya Barış Günü” olarak kutlanmaya başlamıştır. Egemenlerin hem sebep oldukları hem de mağduru oynadıkları bu paylaşım savaşları, ezilenlerin cephesinde yıkımları da beraberinde getirmektedir. Emperyalist/Kapitalist sistem neden olduğu savaşların ardından, yine kendisinin oluşturduğu sayısız kurumlarla barış çığırtkanlığı yapmaktadır. Gerçek barışın, dünyada gericiliğin ve zorbalığın sahiplerine karşı verilecek devrimci savaşlarla geleceğini bilmemiz gerekiyor.

Yerküremiz Yine Paylaşımın Pençesinde!

Uzun dönemdir Ortadoğu’da yaşanan bölgesel savaşlar artık Avrupa sınırlarına kadar ulaşmıştır. Rusya’nın Ukrayna işgali sonucu AB devletleri taraf olmakla beraber, Ukrayna’ya askeri yardımlarını her geçen gün arttırmaktadır. ABD tarafından desteklenen bu süreç, “karşı kutubu” olmadığı iddia edilerek manevra alanı ve kabiliyeti daralan NATO’yu da esas aktör olarak tekrar sahneye almıştır. Bir yandan “barış” çığırtkanlığı yapan emperyalizm, hem Ortadoğu hem de Rusya işgali sürecinde binlerce insanın ölümü, milyonlarca insanın da yurtlarından olmasına neden olmaktalar. Tüm gerici devletler gibi “barış” söylemlerinde bulunan Faşist TC’de Kürtlere karşı yaptığı katliamlara Rojava üzerinden devam etmektedir. Son dönemde kimyasal silahlar kullanarak ne kadar “barışsever” olduğunu sahiplerine de göstermektedir. Kuzey Afrika’da süren savaşlar, yaşanan darbeler sonucunda da binlerce insan hayatını kaybederken, emperyalistler kendi aralarındaki dalaşa uygun olarak konumlanmakta ve her bir emperyalist birlik, devlet çıkarlarına göre taraf almaktadırlar. Böylece kendi aralarındaki paylaşım ve etki alanlarını geliştirme amacı taşıyan emperyalistler ölümlerin yanında milyonlarca insanı da mülteci hale getirmektedirler.

Emperyalist Savaş ve İşgaller Kitleleri Yoksulluğa Sürüklüyor

Kriz olgusunun artık giderek daha da sıklaşmasını savaş ve işgallerle aşmaya çalışan egemenler, uyguladıkları ekonomik politikalar ile dünya halklarını giderek daha da yoksullaştırmaktadırlar. Özellikle toprağa bağlı üretimin işgal altında durma noktasına gelmesi, yeraltı kaynaklarının hoyratça kullanımı, doğaya karşı kar hırsı ile verilen büyük zararlar, iklim değişikliklerine neden olan sanayi üretiminin kontrolsüz bir şekilde yapılması yoksulluğa ve açlığa neden olmaya devam ediyor. Küresel Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi’nin (ÇBYE) 2023 bültenine göre, 110 ülkedeki 6,1 milyar insanın 1,1 milyarı (%18’inden biraz fazlası) ağır çok boyutlu yoksulluk içinde yaşıyor. Her 6 yoksulun 5’i Sahraaltı Afrika (534 milyon) ve Güney Asya’da (389 milyon) bulunuyor. Yaklaşık 2,5 Milyar insan ise yoksulluk sınırının altında yaşamaya devam ettirilmek zorunda bırakılıyor. Almanya’da sosyal yardım kuruluşu da Paritätische Gesamtverband “eksik kalma” tanımı yaparak, 84 milyon insanın yaşadığı Almanya’da 14 milyon 100 bin kişinin yoksulluk sınırının altında olduğunu belirtti. Kuruluş, bu rakamı daha önce 13 milyon 800 bin olarak duyurmuştu. Fransa’da 5 milyondan fazla insan yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve bu sayı sürekli artıyor. AB devletlerinde yaşayan toplam nüfusun yüzde 17’sinin de yoksulluk sınırının altında olduğu belirtiliyor.

Emperyalist İşgallere, Savaşlara ve Politikalara Karşı Sürekli Eyleme!

Savaşların ve işgallerin sorumlusu olan sistemin dünya halklarına vereceği bir barış yoktur. Milyarlarca insanı açlıkla terbiye etmeye çalışan bu siteme karşı ATİK olarak, 1 Eylül’de Avrupa’daki yerli ve göçmen demokratik güçleri savaş ve yoksulluğa karşı birleşerek, sokaklarda ortak mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz!

ATİK 1 Eylül 2023 – PDF