Home , Avrupa , Wiesbaden ‚de Kobane için açlık grevi Yürüyüşle Sonlandırıldı(Güncellendi)

Wiesbaden ‚de Kobane için açlık grevi Yürüyüşle Sonlandırıldı(Güncellendi)

image2WİESBADEN | 06 – 10 – 2014 | DAİŞ çetelerinin  Kobane’ye saldırısı ve Kobane  halkının direnişi sonrasında bu direnişe destek eylemleri sürüyor. Bu direnişi sahiplenme ve bu direnişin sesini kamuoyuna duyurma amacıyla Almanya’nın Wiesbaden kentinde açlık grevi gerçekleştiriliyor

1.GÜN:

29 Eylül Pazartesi günü sabah saatlerinde Parlamento binası önünde toplanan kitleye burada çadır kurma izni verilmedi. Saat 14:oo’a kadar burada bekleyen kitle daha sonra Hauptbahnhof’un karşısına yönlendirildi ve çadır eylemi burada başlatıldı. 30 civarında kişi açlık grevine başladı. Gidip gelen ziyaretçilerle birlikte toplam kitle 40’ı aştı. Saat 22:00’dan sonra çadırlarda kalmasına izin verilmeyen kitle geceyi çadırda geçiremedi.

2.GÜN:

Sabahın erken saatlerinde kitle tekrar toplandı. Aynı anda bildiri dağıtımları da gerçekleştirildi. Türkülerle ve marşlarla kitle açlık grevini coşkulu bir biçimde sürdürdü. Açlık grevine yeni katılanlar ve ziyaretçilerle birlikte kitlenin 70’i geçtiği anlar da yaşandı. Açlık grevi komitesi ve NAV – DEM’den temsilciler Kürtçe ve Türkçe konuşmalar gerçekleştirdiler. Konuşmalarda;Rojava devriminin yok edilmek istendiği, DAİŞ’in emperyalist destekli, insanlık düşmanı bir terör örgütü olduğu, Kobane direnişini her yerde ve her şekilde sahiplenmemiz gerektiği dile getirildi. Türkülerle ve sohbetlerle açlık grevi devam etti. Devam eden etkinlik sırasında ATİF Mannheim derneğinden bir temsilci de konuşma yaptı

3.GÜN:

Yeni katılımlarla birlikte açlık grevi devam etti. Bir önceki güne göre, siyasi kurumlardan ve halktan ziyaret trafiği daha yoğundu. FDP milletvekili ve Die Linke’den temsilci ziyarette bulundular. Die Linke temsilcisi ayrıca bir konuşma gerçekleştirdi. AGİF ve Partizan temsilcisi de birer konuşma gerçekleştirdiler. Partizan temsilcisi; ‚Rojava’da bir katliam yaşanıyor. Rojava yok edilmek isteniyor. Biz bu direnişin sadece destekçisi değil, her alanda  bu direnişin bir parçası olabilmeliyiz. Bulunduğumuz işyerlerinde, fabrikalarda,okullarda  bu direnişin sesini duyurabilmeliyiz. Şimdi Kobane direnişini sahiplenmek için sokaklara çıkma zamanı‘ şeklinde konuştu. Araştırmacı yazar Fuat Kav; DAİŞ, tüm Avrupa ülkelerinin de düşmanıdır. Bu ortak düşmana karşı savaşan tek örgüt PKK’dir. Buna rağmen PKK üzerindeki yasak devam ediyor. Ortak mücadele etmeliyiz‘ şeklinde konuştu. Türküler ve marşlarla ve sloganlarla devam etti.

4.GÜN:

4.gün bir grup ATİK faaliyetçisi daha açlık grevine katıldı. Sabh saatlerindeaçlık grevi eylemcileriyle birlikte bir bilgilendirme toplantısı yapıldı. Toplatıda bugün saat 12:00’da bir grupkadın eylemcinin parlamentoya dosyalar sunacağı ve zincir eylemi gerçekleştireceği bildirildi. Bunun yanısıra saat 17:00’da Frakfurt Havalimanında oturma eylemi gerçekleştirileceği duyuruldu

Parlamento Eylemi:

Eyalet parlamentosona dosyalarla birlikte gidildi. Die Linke ve SPD temsilcileriyle görüşüldü. İŞİD katiamı ve vahşeti anlatıldı. Göşme olumlu geçti. Temilciler, parlamentoda bunu gündemleştireceklerini, açlık grevi çadırına yapılan provokasyonları ve polisin tavrını teşhir edeceklerini söylediler. Ayrıca DieLine’nin Kobae’ye bir heyet göndereceği belirtildi. Parlamento binası önünde yapılan zincir eylemi ise insanların oldukça ilgisini çekti

Eylem dönüşü, konuşmaların yapılacağı programa geçildi. Program başlamadan önce, Kobane şehitleri ve tüm devrim şehitleri adına saygı duruşunda bulunuldu

İlk sözü alan kadın eylemci, parlamento önünde yapılan eylemi ve basınla geliştirilen ilişkileri anlattı. Daha sonra söz alan Bingöl DBP Eşbaşkanı Halis Yursever; ‚Kobane kürtlerin kalbidir,özgürlüğüdür. Kobe kaybedilirse, Kürdistan Tük devletinin başına yıkılır. Kürdistan gerillası, kendi özgürlüğü ve kimliği için dağlardadır. Onlaı dağa çıkmak zorunda bırakanlar utansın. Kürtler halen ezilen ve devleti olmayan bir halk olarak mücadelesimni sürdürmektedir. Fakat biz demokratik bir sistemde birlikte yaşamak istiyoruz. Barış süreci bu seviyeye tek taraflı olarak Öcalan sayesinde gelmiştir. AKp’n hiçbir etkisi yoktur ve bizler bu faşist sisteme güvenmiyoruz

Bir başka temsilci; ‚Biz Pazar günü biraraya geldiğimizde, 3 gün sonra DAİŞ çetelerinin şehir merkezine girebileceğini söyledik. Bu tespiti, birinci elden aldığımız bilgiler neticesinde söylemiştik. Bugün DAİŞ çeteleri Kobane merkezinin bazı mahallelerine girmiş durumdadır. Ama Kobane halkı, Kobane’nin işgal edilmesine izin vermeyecektir. Tek bir kişi kalana kadar savaşımız devam edecektir. Kanımızla onları boğacak, bedenlerimizle onlara barikat olacağız. Moralleri bozmanın zamanı değildir. Her yerde direnişi yükseltmek gerekiyor. Bugün Kobane direnişini sahiplenme zamanıdır‘ şeklinde konuştu

Sözü alan Die Linke temsilcisi; ‚ Serin duruşunuzu ve etlemlerinizi herzaman ilgiyle takip ediyoruz. Bugün üzücü bir olay yaşanmış. Eylemcilerin, açlık grevi önlükleriyle parlamentoya girmesine izin verilmemiş. Bu durumun bizimle bir alakası yoktur. bu tamamen polis işbirlikçisi eyalet yönetiminin işidir ve biz bu olayın peşini bırakmayacağız, takip edeceğiz. Direişinizi saygıyla selamlıyoruz‘ şeklinde konuştu

Havalimanı Eylemi: Bizi sadece Partizan mı destekliyor?

Saat 17:00’da havalimanının B1 terminalinde toplanan bir grup açlık grevi eylemcisi burada bir protesto eylemi gerçekleştirdi. 2 pankart açarak eylemi başlatan kitle, sloganlarla eylemi devam ettirdi. Eylem sırasında sık sık ‚ Es lebe YPG, Es lebe Kobane, Es lebe YPJ, Terörist Türkei, Terörist İSİS, Salafistin raus aus Kurdistan‘ sloganları atıldı

Ardınan ATİK ve NAV-DEM adına bildiriler okundu. Bildirilerin okunmasının devamında kitle oturma eylemine geçti. Oturma eylemi sırasında sık sık ve coşkulu bir biçimde sloganlar atılmaya devam edildi. Eylem devam ederken bir grup da Partizan bayraklarıyla eylem alanına toplu biçimde girdi ve kitle tarafından alkışlandı. Eylemcilerden bir kadının,’Bizi sadece Patizanmı destekliyor‘ demesi dikkat çekiciydi

Eylemin sonlarına doğru, Kobane sınırına heyet gönderen Demokratik Güç Birliği bileşenlerinden ATİF temsilcisi eylem alanına geldi. Temsilci; ‚Üç gün boyunca, sınırda bekleyen halkın yanındaydık ve direnişin içinde yer aldık. Oradaki insanlarla sohbetler gerçekleştirdik ve onların kararlılığını birebir gördük. Kobane’den gelenler, geri dönüp vatanlarını savunacaklarını söylüyorlardı. sınırın diğer tarafındaki halk için ise artık sınırların bir anlamı kalmamıştı. Devam eden günlerde sınır darmadağın edilmişti zaten. Ardıdan Dersim’e doğru yolculuk ettim ve bütün Kürdistan’da seferberlik hali var olduğunu gördüm. Kürt halkı kendi kendine yetebileceğini gösterdi. Kürdstandaki halkın bizden beklentisi, onların sesi olmamız şeklinde konuştu

Eylemden sonra, açlık grevi eylemcileri çadır alanına geri döndü. Burada başlayan programda Fuat Kav bir konuşma gerçekleştirdi. Ardıan sözü alan ATİF temsilcisi; ‚Siz tüm direnenlerin, anaların, çocukların selamını getirdim. Kürdistan’da öyle büyük bir direngenlikle savaşılıyor ki bizim bu duruşa ses vermemiz gerekiyor. Bizim; ‚Biji berxwedane Kobane, YPG‘ sloganlarını yükseltmemiz gerekiyor. Kürt halkının onurlu duruşu ve cesareti bize güç verdi. Kürt halkı kendisine güveniyor ve ülkesini kurtaracağına olan inancı tam. Bizim onların sesini burada yükseltmemiz ve yaptığımızın 10 katını yapmamız lazım. Biji berxwedane Rojava, YPG‘ şeklinde konuştu

5.GÜN VE FRANKFURT YÜRÜYÜŞÜ:

Wiesbaden’de Kobanê direnişi ile dayanışmak ve IŞİD katliamlarına dikkat çekmek için 5 gün boyunca sürdürülen açlık grevi, önceki gün bir yürüyüş ve mitingle sonlandırıldı. 3 Ekim Cuma günü kitleye dönük açıklamaların olduğu açlık grevi çadırında, yürüyüşe dikkat çekilerek, Kobanê’ye ilişkin son bilgiler verildi. Bölgede gözlemlerde bulunan ATİF temsilcisi br konuşma gerçekleştirdi, gözlemlerini dile getirdi ve Kobanê direnişinin zaferle sonuçlanacağına dair halkın inancını aktardı. Kobanê’de emperyalizm ve ezilen halkların bir kez daha karşı karşıya geldiğini belirten ATİF temsilcisi, kazananın yine ezilen halkların örgütlü mücadelesi olacağını dile getirdi ve Kobanê’nin yeni bir Stalingrad olacağını belirtti.
Cumartesi günü çadır önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açlık grevi temsilcisi yaptığı açıklamada direniş devam ettikçe eylemlerine devam edeceklerini ve daha güçlü bir şekilde bu eylemlerin devamıının geleceğini vurguladı ve başta açlık grevine katılanlar olmak üzere, yurtsever halka, ATİK üyelerine ve tüm demokratik çevrelere teşekkür etti.
Basın açıklamasından sonra alandan ayrılan kitle, Frankfurt Mezapotamya Kültür Meerkezi’ne geldi. Burada açlık grevini sonlandıran eylemciler, yürüyüşe katılım sağladı.
Öğleden sonra Frankfurt Hauptbahnhof’da başlayan yürüyüş tarihi Römer meydanına kadar sürdü. Açlık grevi eylemcilerinin en ön safta yer aldığı yürüyüşte sık sık sloganlar atıldı, konuşmalar gerçekleştirildi. NAV-DEM, Ciwaka Azad, ATİF, YXK, Yeni Kadın, ADHK, YDG, AGİF, Partizan, SDAJ, IAB-Frankfurt, Sol Parti, MLPD ve daha birçok kesimin katıldığı yürüyüşe 10 bine yakın insan katıldı.
Römer meydanında mitinge çevrilen eylemde, açlık Grevi eylemcileri adına, NAV-DEM, Partizan, IAB-Frankfurt, AGİF, Ciwaka Azad, ADHK ve daha bir çok kurum adına açıklamalar yapıldı. Gelişmeler hakkında bilgilendirmeler yapıldı. Eyalet parlamentosundaki görüşmeler hakkında da bilgiler verildi. Eylemde ‘Kürdistan IŞİD’e Mezar olacak!’ ‘Biji berxwedana Kobanê!‘ ‚Hoch die Internationale Solidaritat!‘, ‘Alman Panzeri Kürdistan‘dan Defol!‘, !‘Direne Direne Kazzanacağız!‘, ‚Faşizme Karşı Omuz Omuza!‘ gibi birçok Almanca, Türkçe ve Kürtçe sloganlar atıldı.
Eylem sonrasında KAGEF derneğine gelen ATİK kitlesi gelişmeler hakkında bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. ATİF adına eylem komitesinde yer alan bir temsilcinin gelişmeler hakkındaki bilgilendirmesi sonrasında hafta içi ve 11 Ekim Cumartesi merkezi Köln yürüyüşü konusunda planlamalar yapıldı.