ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
Türkiye |17.07.2017|Gazetecilere yönelik cezalara bir yenisi daha eklendi. Özgür Gelecek Gazetesi eski Yazı İşleri Müdürü Gazeteci Aslı Ceren Aslan’ın 2 yıl 6 ay hapis cezası istinaf mahkemesi tarafından onandı.
7 Haziran 2015 tarihli seçimler sonrası AKP-MHP koalisyonunda yönetilen saldırı konsepti kapsamında Özgür Gelecek gazetesinin her sayısına dava açılmış, yazı işleri eski müdürü tutsak gazeteci Aslı Ceren Aslan hakkında bu davalar için 2 yıl 6 ay hapis cezası istenmişti. Türkiye Kürdistanı’nda Kürt bölgelerine dönük abluka ve katliamları haberleştiren, bunun için bölgeye giderek burada yaşananları halka taşıyan gazeteci Aslan hakkında “örgüt propagandası” suçlamasıyla açılan davada istenen 2 yıl 6 ay hapis cezası geçtiğimiz günlerde istinaf mahkemesi tarafından onaylandı.
“Basın özgürlüğüne müdahalenin vahim boyutunu gösteriyor”
Konuya ilişkin konuşan Aslan’ın avukatlarından Av. Aylin Kırıkçu “Bu karar bizce Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik müdahalelerin geldiği vahim boyutu gözler önüne seriyor” dedi, Aslan’ın, birçok meslektaşı gibi gazetecilik görevini yaptığı ve güncel gelişmeleri iktidara muhalif bir pencereden yorumlayan bir gazetenin yazı işleri müdürü olduğu için özgürlüğünün elinden alınarak cezalandırıldığına vurgu yaptı.
“İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılama boyunca gördüğümüz taraflı yargı pratiği ne yazık ki kendini İstinaf Mahkemesi’nde de gösterdi. Müvekkilimiz hakkında verilen ceza üst mahkeme tarafından onandığı gibi, kararı sonuç bölümünde verilen ‘cezanın yetersiz olduğuna’, ancak Savcılık tarafından istinaf yoluna başvurulmadığı için cezada artırım yapılamadığına ilişkin bir değerlendirme de var” diyen Kırıkçu, istinaf mahkemesinin bu tutumunun devam eden davalar için çok umut verici bir tablo olmadığına dikkat çekti.
“Sokak çıkma yasaklarını eleştirmek suç!”
“Bu kararla birlikte yüzlerce insanın hayatını kaybettiğinin raporlarla sabit olduğu Cizre’de, Nusaybin’de, Sur’da o dönem süren sokağa çıkma yasaklarını eleştirmek suç sayıldı. Polis ve askerler tarafından öldürülen kadınların haberini yapmak suç sayıldı. İktidarın politikalarına muhalif her yazı, hatta internetten rahatlıkla ulaşılabilen birçok görsel ‘örgüt propagandası’ kabul edildi” diyerek karara tepki gösteren Kırıkçu, bu kararın “ifade özgürlüğü”nün karar mercilerince rafa kaldırıldığına bir örnek olduğunu söyledi:
“OHAL sonrası oldukça kısa sürede verilen bu mahkumiyet kararları, uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan düşünce ve ifade özgürlüğünün yargı mercilerince rafa kaldırıldığına işaret ediyor. Karara karşı Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunacağız. Meşru olan gazetecilik mesleğini savunmak için hukuki mücadelemiz sonuna kadar devam edecek.”
