Dün (27 Mart) 48. duruşması gerçekleşen Münih TKP/ML davasında Devrimci tutsaklardan Deniz Pektaş mahkeme heyetine suç duyurusunda bulundu.
17.03.2017 Cuma günü görülen duruşma sonrası Tutsakların hapishanelere götürülmesi esnasında polis arabaları trafik kazası yapmış ve Polis aracında bulunan Deniz Pektaş’ın kafası cama çarpmış ve fenalık geçirmiştir. Trafik kazası sonrası Hapishaneye gidildiğinde Deniz Pektaş doktora çıkarılmadığı gibi, 5.5 saat camsız ve havasız açık tuvaleti olan lağım kokulu bir hücrede bekletilmiştir. Ancak ertesi gün Deniz Pektaş’ın ısrarı ve itirazları üzerine doktora götürülmüştür.
Deniz Pektaş suç duyurusunda ve kamuoyuna yönelik olarak sunduğu 4 sayfalık savunmasında; ” Sayın Yargıçlar, 2 yıla yakındır tutukluyum ve son bir yıldır yürüttüğünüz mahkemeniz tam bir tiyatrodur. Gülünçsünüz… Bu davanın politik bir dava olduğunu herkes biliyor. Siz bana ve diğer yoldaşlarıma devrimci mücadelemizden dolayı cezalar vererek özgürlüğümüzü ve mücadelemizi engellemeye çalışıyorsunuz. Bunun bilincinde olarak sizlerin mahkemelerinin tarafsız olmadığını biliyoruz ve mahkemenizi tanımıyoruz. Bizler devrim, sosyalizm ve komünizm mücadelesi yürütmeyi göze alırken her türlü baskı ve zulme maruz kalacağımızı da göze aldık. Bu zulüm ve baskı politikalarınız bizleri asla yıldıramaz. Biz işçi sınıfı ve ezilen halkların özgürlüğü, kurtuluşu için mücadele ediyoruz. Bundan da vazgeçmeyeceğiz ! Bunu ifade ederek sizin tutukevlerinizde yapılanlara ve bana yönelik uygulamalarınıza dikkat çekmek istiyorum.
Alman hapishanelerinde sistematik olarak uygulanan tecrit, kitap ve dergi kısıtlaması, TV yasağı, Hücrelerin Köpeklerle aranması, Tutuklulara yönelik hakaret edici baskı ve davranışlar İşkencenin çeşitli biçimleridir. Ben Trafik kazası geçiren polis aracından sonra hastaneye götürülmek yerine Kapalı, camsız ve havasız bir hücrede 5,5 saat tutularak insanlık dışı kötü bir muameleye maruz kaldım. Yüksek tansiyon ilaçlarım verilmedi, aksine sürekli kaldığım hücreye değil başka camsız ve havasız açık tuvalet olan lağım kokulu bir hücrede tutuldum. Bu yapılanda insan yaşamına önem vermeyen faşist bir uygulamadır. Alman hapishanelerinde yapılan tüm baskıcı uygulamalar, Demokrasi havariliği yapan Alman Emperyalist sisteminin baskıcı devletinin politikalarıdır. Sadece gardiyan ve polis hatası olarak gösterilemez. Emperyalist kapitalist sömürü sistemlerinin mücadele eden halklara, devrimcilere ve komünistlere karşı uyguladıkları faşist zulmün Almanya’daki uygulanış biçimidir. Bu anlamıyla Alman Devletinin Sistematik işkence politikasını buradan kamuoyuna ve Yargıç heyetine duyuruyorum. ” şeklinde özetlenebilecek savunması ardından Yargıçlar heyeti tek bir kelime etmeksizin suçluluk psikolojisiyle duruşmayı bitirmişlerdir.
Mahkeme salonunda bulunan tutsak devrimcilerin izleyici yoldaşları Deniz Pektaş’ın suç duyurusu dilekçesi sonrası, Mahkemenin görüldüğü salonda, ”İnsanlık onuru İşkenceyi Yenecek !” sloganını haykırarak, devrimcilere sahip çıkacaklarını polisin tüm engellemelerine rağmen bir kez daha ilan etmişlerdir.
Münih Komünistler davası olarak bilinen dava 07. Nisan Cuma günü saat 9.30 da devam edecek.