Anasayfa , Köşe Yazıları , H. Gürer , Kripto paranın Ekonomi Politiği III – H. Gürer

Kripto paranın Ekonomi Politiği III – H. Gürer

Kripto paranın oluşumu 

“Para nihayetinde bir algı meselesi” (Adam Smith)

Kripto paranın oluşumu için Blockchain sistemini anlamak gerekiyor. Bitcoin’in finansal bir değer olarak popülerleşmesi Blockchain’in arka planda kalmasına neden olsa da, Blockchain sistemi geleceği şekillendirme dinamiklerine sahip. Son yıllarda bir finansal değer olarak dünyanın gündemine giren ve klasik kapitalist iktisat sistemini tehdit eden dijital/kripto paraların; alt yapısını ve üretimini sağlayan, para madenciliğine Blockchain denilmektedir. Blockchain (Blok Zinciri), yüksek teknolojik donanımlı bilgisayarlarda üretilen, kodlar arasında yani veriler arasında bağlantılar (zinciler) oluşturmak anlamına gelir. Ki, coin üretimin esası budur. Bu üretilen blok zincirli kodların bir araya gelmesi ile oluşan her bir veri, coin yani kripto-para olarak adlandırılır. Günümüz Internet dünyasında pek çok alanda (multimedya, haberleşme, web ara yüzü vb.) veri transferi yapılmaktadır. Blokzincir ise, bu verilerin haricinde değer atfettiğimiz varlıkları da transfer etmemizi sağlayan dağıtık bir veritabanıdır. [1]Blockchain teknolojisi ile insanlık tarihinde ilk kez, birbirini hiç tanımayan, yüzünü görmeyen, dünyanın dört bir köşesinde ki insanlar birbirine güven duyabilir ve birebir işlem yapabilir. Bu güven büyük kurumlar aracılığıyla değil, iş birliğiyle, şifreleme ile, bir çeşit akıllı kodlama ile oluşturuluyor.

Kripto para dijital ortam üzerinde yazılım uzmanları tarafından yüksek performansa sahip bilgisayarlar ile üretilen ve sanal dünyada ‘coin’ olarak adlandırılıp dünya pazarında banka gibi merkezi otoritelere ihtiyaç duymadan, onların denetimi dışında kalan ve transferi yapılabilen ve para yerine kullanılabilen alınıp satılabilen veri aracıdır. Bu veri, aynı zamanda uçtan uca elektronik nakit sistemdir…

Bir mal yada hizmetin değerlenmesi arz-talep durumu ile doğrudan bağlantılıdır. Yani Türk lirasının dünya pazarında talep görmesi Türk lirasının Euro gibi para birimleri karşısında değer artışını sağlar. Tam tersi durumda Türk lirasının değerini azaltır. İşte bu durum göz önünde bulundurulduğunda kripto para (coin); hiçbir devlet ya da kuruluşun para değerinin dünya piyasasındaki değer ve konumundan doğrudan etkilenmeden tamamen piyasadaki arz-talep durumuyla değerini arttırması ile hızla değer kazanmaktadır. Kripto paranın bir diğer avantajı ise kopyalanamaz olmasıdır. Yani 1 coin’in üretimi o kadar zor ve algoritması karışıktır ki kopyalanması ve ulaşılabilmesi çok ciddi yatırımlar ister.

Kripto paranın en gözdesi; Bitcoin ve madenciliği üzerine…

Her kim ki Bitcoin üreticisi/madencisi olmak isterse yapılacak şey çok basit; Bitcoin yazılımını ve beraberinde güncel muhasebe defterini indiren yüksek donanımlı her bilgisayar, o andan itibaren işlem gücünü sisteme katarak işlemleri doğrulamaya ve kayıt hizmeti vermeye başlıyor. Ve artık bir Bitcoin madencisi oluyor. [3]  “Madencinin” sisteme sağladığı temel iki şey var. Birincisi; yapılan işlemleri doğrulayan ve kayda geçiren bir muhasebeci misyonuna sahip olması. İkincisi; bilgisayarının sağladığı işlem gücü ve harcadığı elektrik ile sunduğu doğrulama ve kayıt hizmeti karşılığında sistemin yeni Bitcoin yaratmasına olanak sağlaması. Yeni üretilen ve dolaşıma giren bu Bitcoin madencinin e-cüzdanına aktarılıyor. Madenci, Bitcoin elektronik cüzdan hesabına geçen bu yeni Bitcoini yine sanal ağlarda farklı şeylerin alımı ve satımı için kullanarak dolaşıma sokuyor. Yani yeni-yeni Bitcoinlerin yaratılması ve sanal ağda dolaşıma sunulması gerçek bir hizmet, emek ve fiziksel olarak harcanmış bir enerji miktarı karşılığında gerçekleşiyor. Bir Bitcoin yaratmak için ağın toplamında harcanan enerji karşılığının bin dolar mertebesinde olduğu hesaplanıyor. Madenci ayrıca, yapılan işlemden yaklaşık binde bir oranında bir transfer ücreti kazanıyor. Bitcoin ağının ve madencilik teknolojisinin sürekli gelişimini sağlayan bu getiri beklentisi. [4] Bitcoin üretimi, dağıtılmış ağ üzerinde Blockchain sistemi tarafından birbirine zincirlenmiş ve Blockchain yazılımı yüklü birden çok bilgisayarın her işlemi rasgele birden çok bilgisayardan doğrulama yaptırmak zorunda olduğundan, ağdaki herhangi bir noktanın (bilgisayarın) kırılıp usulsüzlük yapılması yeterli olmuyor, ağdaki bilgisayarların çoğunluğunun aynı şekilde kırılması gerekiyor ki bu olanaksıza yakın bir zorluk derecesinde. [5]

Zincirleme bir modelle inşa edilen, takip edilebilen ama kırılamayan Blockchain teknolojisi, bir merkeze bağlı olmaksızın işlem yapmaya izin veriyor. Böylece işlemler direkt olarak alıcı ile satıcı arasında üçüncü bir aracıya (Banka vs.) gerek duyulmadan ve güvenli bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Tıpkı bir zamanlar Napster üzerinden kişiler arası müzik paylaşımının yapılması gibi. [6] Üretimi zor ve kopyalanamaz olması sebebinden dolayıdır ki; dünya ekonomi devleri Bitcoin ve benzeri alt coin kripto-para ticareti yapan firmalara yatırım yapıyorlar.

Kripto para sadece “e-cüzdan” dediğimiz sanal ortamlarda rastlayabileceğimiz bir paradır aslında. Bu durum insanlara güven sorunu oluştursa da şuan bankalardaki paralarımız bizim karşımıza sanal ortamlarda da çıkmaktadır. Yani dünya hızla sanal ortam üzerinden yönetilmeye başladığına göre artık kripto-para kullanılması kaçınılmaz son olarak görülmektedir.

Kripto Paranın dünyadaki dijital döngüsü

“Tekniğin gelişimi, insansal ihtiyaçların kaynağıdır.

İnsan aklının bilimsel verilere ve bilgiye dayalı bir üretimi olan teknoloji;

yine onu (insanı) geliştirir ve şekillendirir.” (H.GÜRER)

Yeni, eskinin bağrında, onun rahminde doğar ve bilinmeyene atılan cesur adımlarla ortaya çıkar. Onu ilk benimseyenler sonradan herkesin gideceği yolları açanlardır. Genellikle ilk süreçte açılan yollar garipsenir, ret edilir, kapatılır. İlk açılan yolun kapısından geçen kişi(ler) vurulur, katledilir! Yeni herkes tarafından bir anda kabullenilmez çünkü! Ama yine de o kapıdan biri(leri)nin vurulacağını bile bile geçmesi gerekir. Vurulan kişi(ler) o bilinmeyene cesur adımları attıkları ve kapıyı yıkıp geçtikleri için bugün sahip olunan özgürlükleri herkes yaşayabiliyor ve teknolojileri herkes kullanabiliyor…

2008’de finansal endüstri çöktü ve belki de buna uygun olarak, Satoshi Nakamoto isimli kimliği bilinmeyen kişi veya kişiler adına sanal para denilen temelinde şifre para birimi kullanan dijital nakit için bir protokol geliştirdiği bir kâğıt yarattı. Bu şifreli para birimi üçüncü bir tarafa ihtiyaç duymaksızın insanların güvenle işlem yapmasını sağladı. Görünüşte basit olan bu eylem, dünyayı tutuşturan bir kıvılcımı ateşledi. Bu durum herkesi heyecanlandırdı, kimilerini dehşete düşürdü kimilerinde ise ilgi odağı oldu.Birçok yerde durum buydu.Kafanız Bitcoin hakkında karışmasın.Sanal para bir mal varlığıdır; iner ve çıkar.Eğer borsacıysanız, ilgi alanınızda olmalıdır.Daha genel anlamda, şifreli para birimidir.Bir ulus devlet tarafından kullanılan resmi para birimi değildir. Ondan daha faydalıdır. Yani sanal para, blok zincirinin sadece bir tanesi.Daha bir sürü var. Etheryum blok zincirini, Vitalik Buterin isimli bir Kanadalı geliştirdi. Bu kişi, 22 yaşında ve bu blok zincirinin alışılmadık bazı yetenekleri mevcut. Bunlardan biri, akıllı anlaşmalar yapmanızı sağlaması. Yani duyduğunuz şekilde. Kendi kendini düzenleyen bir kontrat. İcra, yönetim, performans ve ödeme işlerini halleden, içinde de bir nevi banka hesabı olan insanlar arasındaki bir sözleşme. Bugün, Etheryum blok zincirinde, her şeyi yapmak için devam eden projeleri var. Borsa için yeni bir ikame yaratmaktan, politikacıların vatandaşlara karşı sorumlu olduğu yeni bir demokratik model yaratmaya kadar her şey. [7]

Satoshi Nakamoto isimli bu kişi yada grup 2008 yılında kriptolu e-postayla Bitcoin denen bu sistemle ortaya çıkıyor! Kriptografide çok çok iyi biri Nakamoto. Ki, kimliğini bugüne dek koruyabilmiş olması da, Blockchain yazılımındaki kusursuzluğuyla da bunu göstermiştir. Onunla yalnızca yazışarak görüşebilen Bitcointin kripto yazıcıları, onu hiç görmemelerine karşın, onun genç bir japon-Amerikalı kodlayıcıya benzediğini ifade etmekteler. Hal Finney bir kriptograf ve Nakamoto ile çalışan ilk kişidir. Ve tarihte ilk bitcointi Nakamoto’dan alan kişidir!

Bitcoin’e ilk dönem ihtiyaç duyanlar, Ross Ulbricht’in internetin “derin internet”i olarak bilenen Deep Web’te alış-veriş yapanlar olmuştur. Deep Web; yani internetin karanlık yüzü olarak da bilinen “derin ağ, derin internet, gizli internet, saklı internet, karanlık ağ” tanımları da yapılan Google-Yahoo gibi arama motorlarıyla erişilemeyecek olan bu “özel” ağda binlerce site var. Bu sitelerin tamamının ismi de “derin ağ”, “karanlık ağ” yani Deep Web’tir. İşte Deep Web’de bulunan sitelerden ve en meşhurlarından biri de “Silk Road”dur. Silk Road olarak yaratılan bu ticaret sitesi Deep Web’in en büyük yasadışı ticaret sitesidir!

Silk Road, Bitcoin denen, kesinlikle alışılmadık ama kullanılabilir bu kripto dijital parayı alıp her şeyi satabilen, serbest bir pazar olan modernleştirilmiş, pratik bir kullanıcı ara yüzü ile birleştirmiş oldu. Deep Web’in tüm sitelerinde kullanılan temel para birimi Bitcoin! Silk Road sitesinin milyar dolarlara ulaşan ticari hacmi, dijital para üzerine kurulu! Böylece alıcı da satıcıda birbirini tanımıyor. Kimlik gizliliği esası son derece güçlü bir şekilde sağlanıyor. Dijital para transferi için bir banka hesabına, isim soy isime, kimlik bilgilerine gerek yok. Bu da kimliğin deşifrasyonunu engellemek için yeterli.

Her hangi ulusal veya uluslar arası bir bankanın rolü olmayan Bitcoin, bilgisayardan bilgisayara alınıp-verilen-devredilen bir para sistemi. Bu sistemin yazılımının ilk başladığı günden bu güne geçen 9 yıl gibi kısa zamanda Wall Street’i sarsan ve geleceğini tehdit eden bir nitelik içeriyor. Bu niteliğinden dolayı finans alanında yüz yılı ardından bırakmış, Wall Street üzerinde toplanmış finans kuruluşlarının ve New York borsasının geleceğini, onların beslendikleri iktisat teorilerini sarsıyor! Düşünün, kural ve gözetim olmadan, ceza ve vergi olmadan, serbestçe işlem yapılabilen bir piyasa yaratabilmesi fikrine çok büyük ve aleni bir darbe indirilmesi de şarttı. Çünkü Bitcoin internetin anonim kısmını paraya çevirdi. Böylece hükümetlerin, egemen güçlerin alıp-satmanızı istemediği şeyleri alıp satmanızı mümkün kıldı. Bu kısa zaman dilimi içinde dünya parası olmaya doğru ilerlerken, bir çok ülke kendi ‘coint’ini yaratma uğraşı içinde.

Deep Web’de neler var?

Google ve Yahoo arama motorlarında ulaşamayacağınız şeyler! Çoğunlukla kirli şeyler. Tabi kimi zaman devletler ve devlet yetkilileri hakkında, kişiler hakkında gizli belgeler. Mesela wikileaks belgeleri ilk olarak burada yayınlandı! Edward Snowden’in yaptığı açıklamalarda yine burada ilk olarak yayınlanmıştı. Yani devletlerin suçlarına dair, devletler tarafından saklanmak istenen ve devletlerce ifade “özgürlüğü sayılmayan” önemli belgelerin paylaşıldığı belgelerden tutalım da türlü sapık video ve fotoğraflar, dolandırıcı, katil ve kısacası “yasal” olmayan akla gelebilecek her şey!

Ross Ulbricht’in yaptığı Tor (anonim ağ sistemi) ile Bitcoin’in bir kombinasyonunu kurmaktı. Yani internetin anonim kısmını paraya çevirmekti. Bu, akla gelebilecek her türlü kaçak malı almada kullanılan, teoride son derece anonim bir paranın geçtiği ve yine teoride son derece anonim bir web sitesiydi. Bunun denetimini sağlayamayan sistem bu yüzden de gerek Deep web’i gerekse o ağda en büyük yasa dışı ticari siteyi kuran Ross Ulbricht’i cezalandırarak Bitcoin’e yönelik bir mahkumiyet geliştirdi. Zira Ross Ulbricht’in cezalandırılması var olan yasalarla çizilmiş sistemi Tor, Bitcoin vb. yazılım ağlarıyla sistemi delme, onu tehdit etmeye devam edenlere bir ibret olmalıydı! Çünkü onlar için “Bitcoint kullanmak denetimsiz piyasalar ve teknolojilerle açık kaynak kripto paralarla haltlar karıştırmak isteyen herkes, bunu yapmaya kalkar ve devam ederseniz sizi en ağır cezalara çarptırırız”dı! Böylece Ross Ulbricht tutuklanır ağır hapis cezasına çarptırılır (ömür boyu) ve kurduğu Silk Road sitesi kapatılır.

Bitcoinlerin yasal statü kazanmasının bir yolu vardı. O da hükümetlerin denetimine girmesi, onların kontrolünde olup, onlara vergi vermesiydi! Bu işi yapacak bir borsa yoktu! Oluşmasının yolu da buydu! Bitcoin gibi dijital paralara hükümetlerin ilk tepkisi “uyuşturucu satıcılarının sığınağı/yatağı” olmuştur! Bu şekilde insanların ilgisini uzak tutmaya çalışmışlardır. Bunun sebebi, takip edilemiyor olmasıdır!

İnternette bir suç işlendiğinde “siber dedektifler” izinizi bulabilirler. Çünkü IP adresiniz vardır. Bu IP adresi telefon numarası, evinizin adresi gibidir. Bilgisayarınızdan girdiğiniz her web sayfasında giriş yaparken bu IP adresinizin izi kalır. Böylece nerelere girip çıktığınız kolayca bulunur. Ancak “Tor” ağında bu olanak yoktur. Çünkü “Tor” bir anonim sistem/ağdır ve Tor tarayıcısını kullandığınızda IP bilgileriniz bilgisayardan bilgisayara atlar. Sürekli IP adresi değişir. Tor ile gezinti yaptığınız süre içinde yüzlerce binlerce IP adresi üretilir. Böylece orijinal IP adresinizi bulmak imkansızlaşır!

Tor tarayıcısında ki diğer bir güvenlik ise, sizin Google veya Yahoo tarayıcıları üzerinden eriştiğiniz/girdiğiniz siteler-sayfalar sizin bilgilerinizi kaydeder! Bu da sizin hacklenmeniz için bir güvenlik açığıdır! Ancak Tor tarayıcısıyla yapacağınız girişlerde bilgilerinizin bu “bilgi bankalarında” toplanması sağlanamaz ve bir derece daha “güvenli” gezinebileceğiniz gibi hacklenmeniz de kolay olmaz!

Tor’un benzer kullanımları olan diğer bileşenine ise “Tor gizli servisleri” denir. Bu “Tor gizli servisleri” basit tanımıyla sonunda “com” olmayan bir url’dir. Yani sonunda “com” yerine “onion” vardır. Tor’un kendine ait bu alanında gözetim ya da kural olmadan web sitesi açabilir ve özgürce ticari-siyasi vs. işlem yapabilirsiniz! Basit ifade ile bu karanlık ağ, interneti gözetimi altında tutan egemen güçlerin görüş alanının bir nebze dışındadır!

Bitcoin’le ilgili olarak mevzuat elbette büyük bir sorun. Çünkü Bitcoin’in çıkışı “çıkıp her şeyi alt üst edeceğiz” şeklinde. Ama diğer yandan “yasal” kanuna uyma sorunu da var! Bu bir çelişki gibi gözükse de “yasal” olmayan para aklama işini günümüz sistemi ve bankaları icat etmiştir. Onların yasal çerçeveleri sizin bu çıkışınızı “yasal” olmayan çerçeveye oturtmaları normal. Ama kitleler tarafından kabul görürseniz onların “yasal” veya “yasa dışı” gördükleri zeminin bir önemi kalmıyor. Dolayısıyla da kripto paralar, küresel finansı altüst edecek, ödeme şekillerimizi değiştirip-dönüştürecek, hayatımızı ve geleceği şekillendirecek, kapitalizmin iktisat politikalarını yerle bir  edip dünya parası olacaktır. Kapitalist devletler, kripto paranın karşısında, ya yüzyılların ağır, hantal ve otoriter sistemlerinden vaz geçip dönüşecekler, ya da bunun karşısında var olma zeminini yitireceklerdir! Çok iddialı ve keskin bir söylem farkındayım, ancak gelişimin araçlarını durduran, o araçlara uyum sağlamayan, ona paralel değişip dönüşmeyen her toplumsal sistem, her ideolojik kuram çözülmeye, geride kalmaya mahkûmdur.

Toparlarsak; dünya hızla sanal ortam üzerinden yönetilmeye başladığına göre, artık kripto para bizce kullanılması kaçınılmaz olarak görülmektedir. İktisadi gücü ve dolayısıyla üretim kaynaklarını elinde bulunduran kesim; Din, Hukuk, Siyasettir. Bunlar aileyi, eğitimi, sanatı, kısacası yaşamı kontrol altında tutar. İktisadi gücü ve dolayısıyla üretim kaynaklarına gelecekte hakim olacak şeyin ise kripto paranın olduğu şüphe götürmez.

Teknolojinin gelişimi ve gelecek…

21. yüz yılda artık bireylerin yaşadığı dünya ikiye ayrılıyor: Gerçek dünya ve dijital dünya. 2020 yılında yaklaşık 50 milyar cihazın birbiriyle iletişim halinde olacağı tahmin ediliyor. Akıllı üretim sistemlerinin, (yapay zekanın) akıllı şehir, ev, lojistik, şebeke, cihaz unsurlarının sosyal ağlar ve e-ticaret ağlarıyla birleşmesi sonucu veriler, hizmetler, nesneler ve bireylerin internet ortamını kullanarak kuracağı ekosistemdeki ağın önümüzdeki çeyrek asırda küresel ticaret hacminin yaklaşık yüzde 46’sını etkileyeceği öngörülüyor.[8]

Devam edecek…

 

[1] http://blokzincir.bilgem.tubitak.gov.tr/blok-zincir.html

[2] ‘Coin’ kelimesinin Türkçe karşılığı : Madeni paradır.

[3] https://sarkac.org/2018/01/bilisim-devrimi-isiginda-kripto-para-2-mehmet-inhan/

[4] mehmet-inhan, age.

[5] mehmet-inhan, age.

[6] https://multinet.com.tr/Basin-Odasi/Basinda-Biz/Sayfalar/blockchain-nedir-bankacilik-icin-neler-getirecek.aspx

[7] https://www.ted.com/talks/don_tapscott_how_the_blockchain_is_changing_money_and_business/transcript?language=tr#t-266765

[8] http://www.fortuneturkey.com/akilli-uretim-cagi-endustri-40-42841