Home , Avrupa , HDK-A: ‚Kırmızı Bülten Terörüne Son!‘

HDK-A: ‚Kırmızı Bülten Terörüne Son!‘

Haber Merkezi |31.08.2017| Halkların Demokratik Kongresi-Avrupa (HDK-A) bir açıklama ile son dönemlerde Avrupa sınırlarında Interpol Kırmızı Bülten araması gerekçe gösterilerek yaşanan tutuklamalara ilişkin bir açıklama yaptı. HDK-A açıklamasında Hamza Yalçın’ın derhal serbest bırakılması gerektiğini belirterek, „Baskı ve şiddetin, işkencenin, tutuklama saldırılarının insan yaşamını tehdit eden bir ülkeye dönüştürdüğü Türkiye’ye, İnterpol aracılığı ile tutuklama saldırısı suça ortak olma anlamını taşımaktadır“ dedi.

AKP-Erdoğan diktatörlüğü Türkiye ve Kürdistan’da halklarımızın, işçi ve emekçilerin, kadınların ve gençlerin seslerini boğmak, egemenlik çıkarları doğrultusunda zapt-ı rapt altına aldığı bir toplum yaratmak istiyor“ denilen açıklamada, Muhalif tek bir sese katlanamayan AKP’nin şimdi de Avrupa’da politik nedenlerle göç etmek zorunda kalmış Türkiyeli Kürdistanlı devrimcilere, sosyalistlere, aydın ve gazetecilere interpol araması üzerinden baskı uyguladığını vurguladı.

Açıklamada şunlara yer verildi; „İnterpol kaynaklı gözaltı ve tutuklamalar, Türkiye’de yaşanılan baskı ve şiddetin bir parçası ve devamı olarak gerçekleştirilmektedir. Türkiye devleti, uzun zamandır İnterpol arama sistemini Avrupa’da yaşayan muhaliflere yönelik bir baskı ve saldırı amacıyla kullanmaktadır. Bugünkü uygulaması ile Türkiye’de yargılandığı bir siyasi dava üzerinden ceza alan herkes bu saldırının hedefindedir. Mültecilik hakkını alarak uluslararası korumaya hak kazanan politik göçmenler, tam da ilticaya sebep olan sorunlar üzerinden Türkiye’ye iade edilmek istenmektedirler. Bu durum iltica hakkını tamamen ortadan kaldıran, yok sayan, uluslar arası hukuku çiğneyen bir tutumdur„.

AKP-Erdoğan diktatörlüğünün Avrupalı göçmenler üzerinde etkinlik kurmaya çalıştığı belirtilen açıklamada devrimci faaliyet yürütenler üzerinden yandaş medya aracılığı ile kara propagandanın yapıldığını, devrimci-demokratik kurumlar içerisinde ajan faaliyetlerinin örgütlendiğini ve Avrupalı polis teşkilatlarına sızma girişimlerinin olduğu ifade ediliyor.