Home , Haberler , Emperyalizme, Militarizme ve Irkçılığa Karşı; Bütün Dünya Kadınları Birleşin!

Emperyalizme, Militarizme ve Irkçılığa Karşı; Bütün Dünya Kadınları Birleşin!

Savaş ve işgal politikalarıyla birlikte, tüm dünyada olduğu gibi, Avrupa ülkelerinde de halk giderek yoksulluk sınırlarını zorluyor.
Almanya’da VW, Ford, Mercedes, Bosch, Zahnrad Fabrik, Thyssenkrupp gibi büyük sanayi şirketlerinin fabrika kapatma ve işçi çıkarma politikaları, Ocak ayında işsiz sayısını 2 milyon 869.000’e yükseltti.
Fransa’da şirketlerin 2025 yılı için açıkladıkları, 100 bini aşan sayıda işçi çıkarma planları, işsizlik korkusunu büyütürken, iş arayanların sayısı 5,2 milyonu aştı.
Avusturya’da 500 bine yakın kişi işsizken, İsviçre’de de işsizlik oranı %3,0’a yükselince genç nüfus arasındaki işsizlik oranı da arttı.
İşçi sınıfına yönelik saldırılar üst boyutlarda seyrederken, sağlık ve eğitime ayrılan bütçeler küçülmekte ama silahlanmaya ayrılan bütçeler sürekli büyütülmekte.
Haksız savaşlar, yükselen ırkçılık, işsizlik, siyasal ve ekonomik krizler en fazla kadınları ve gençleri etkiliyor. Ekonomik krizin cenderesinde hayat pahalılığının arttığı, geçim derdinin giderek derinleştiği, temel ihtiyaçların dahi karşılanmasında zorluk yaşandığı bu süreç, kadınların çifte sömürüsünü katmerleştirip, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha fazla pekiştirirken, kadına yönelik her tür şiddet de artıyor.
Kadınların ev içindeki yeniden üretim ve bakım emeği yükü daha fazla artarken, düşük ücretlerle güvencesiz işlerde çalışması, ilk vazgeçilen olarak işsiz bırakılması devam ediyor.
Kadın emeğinin daha değersiz ve ucuz olduğu patriyarkal emperyalist düzende, kadın yoksulluğu artarken, göçmen ve mülteci kadınlarda bu yoksulluk çok daha derinlerde seyrediyor.

Irkçı Politikalar, Kadın Bedenleri Üzerinden de Yükseltiliyor
Bugün Avrupa’da yükselişte olan AfD vb. faşist-ırkçı partiler, göçmen-mülteci düşmanı politikalarını, kadın bedeni üzerinden de üretiyor. Toplumun güncel sorunlarıyla da harmanladıkları bu politikalarını, sürekli yeniledikleri ırkçı-faşist göçmen yasalarıyla hayata geçirirken “kadın dostu” maskesi takıyorlar. Gerçekte ise, kuluçka makinası gördükleri kadınları üretim alanlarından çekerek eve kapatıp, toplumsal yaşamlarını, Hitler ve Mussolini’nin 3K politikaları üzerinden tekrar dizayn etmeyi amaçlıyorlar.

Irkçı-Faşist Yasalar, Mülteci Kadınların Yaşamlarını Zindana Çeviriyor!
Emperyalistlerin kendilerinin neden oldukları savaşların ve yoksulluğun sonucu, yaşadıkları toprakları terk edip daha güvenli yerler aramak zorunda bırakılan mülteciler, geldikleri Avrupa ülkelerinin kamplarında çok zor koşullarda yaşamaktadırlar. Sürekli yenilenen ırkçı-faşist yasalarla, kazanılmış sosyal haklar dahi gasp edilmekte, oturum hakkının alınması zorlaştırılırken, sınır dışı işlemleri kolaylaştırılıp hızlandırılmaktadır.
Savaş bölgelerine yeniden gönderilmek, yoksulluk ve zulümle bir kez daha yüz yüze kalmak riski, kamp koşulları ve artan baskılar nedeniyle son süreçte mülteciler arasında intihar olayları giderek artmaktadır. İntihar vakalarının kurbanları daha çok genç erkekler olsa da; genç kadınların sayısı da küçümsenmeyecek orandadır.

8 Mart’ta, Biriken Öfkelerimizi ve Taleplerimizi Daha Güçlü Haykıralım!
Bu yıl 8 Mart’ta yerli ve göçmen kadınlar olarak hep birlikte sokaklarda enternasyonal kadın mücadelesini güçlendirmek, sloganlarımızı daha güçlü haykırmak zorundayız. Emperyalizm var olduğu müddetçe savaşlar, krizler, yoksulluk, sömürü kaçınılmazken, onu engelleyebilecek tek güç, dünya halklarının mücadelesidir. Bu nedenle düşmanın topyekûn saldırısına karşı, bizler de topyekûn direnişte, bu mücadelenin güçlü özneleri olmak zorundayız!
Öyleyse bu yıl alanları; 8 Mart 1857’de New York’ta polis kurşunlarıyla katledilen onlarca işçi kadının, 8 Mart 1911’de diri diri yakılan New Yorklu 129 tekstil işçisi kadının, 1917 Şubatı’nda Rus Çarını deviren mücadeleci kadınların ve daha nicelerinin devrimci dirençlerini kuşanarak doldurmalıyız. Ezilen, yok sayılan, katledilen, ötekileştirilenler adına direnişi büyütmek için daha fazla öne çıkarak eylem gücümüzü iradeleştirmenin tam zamanıdır.

SELAM OLSUN 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ’NÜ YARATAN VE YAŞATANLARA!

Yeni Kadın