Anasayfa , Haberler , DESA Temel Hakları İhlal Ediyor!

DESA Temel Hakları İhlal Ediyor!

TÜRKİYE | 22 – 02 – 2011 | DESA Temel Hakları İhlal ediyor!

Prada, Mulberry, Marks & Spencer, Samsonite tolere ediyor!

Deri işçileri Sendikal Hak ve Örgütlenme özgürlüğü için mücadele ediyorlar!

Dünyanın tanınmış moda markaları Prada, Mulberry, Aerosoles, DKNK, Samsonite, und Marks&Spencer üretimlerini  DESA nın İstanbul/Sefaköy, Çorlu ve Düzcedeki işletmelerinde gerçekleştiriyorlar. 6 Günlük iş haftası ve 10 saatlik işgünü için işçilere 650-700 TL ücret ödeniyor. Çocuklar ve Gençler üretime katılıp çalıştırılıyor. Tonlarca Endüstriyel artık, deri ve kimyasal madde düzenli aralıklarla DESA’nın arazisinde illegal olarak yakılmaktadır. Lüksün bedeli istanbulda Kirlidir. Oysa bu Markalar büyük şehirlerde (Paris, Cenevre, New York, Berlin, Londra vb.) lüks mağazalar işletiyorler.

İşçi sağlığı, iş garatisi ve emniyeti, kollektif pazarlık hakkı, Karara katılma, sosyal güvence ve çalışma Ergonomisi bu şirketlerin tanımak istemediği yabancı kavramlardır. DESA kurduğu Taşeron şirketler aracılığı ile güvencesiz çalışma  ve praeker koşulları yaygınlaştırıyor. Evlere İş verilmeye başlıyorlar.

Yöntemleri, kriminalleştirmek, provakasyon ve işten Atmadır;

Türkiyede Sendikal örgütlenme ve TİS hakkının nasıl bir yasal kuşatma altında olduğu biliniyor.  % 10 işkolu ve %50+1 ‘lik işyeri barajlarının yanında, işverenlere tanınan çoğunluk ve yetki tespitleri itiraz hakları Uluslar arası Emek örgütlerinin de gündemindedir. (http://survey.ituc-csi.org/?page=legal&id_pays=130).

DESA ve PRADA İşverenleri 2009 yılında Deri-İş (http://www.saubere-kleidung.de/ccc-10_eilaktionen/ccc-11-08_af_desa-tuerkei.html)  ile imzaladıkları protokolü kağıt üzerinde bıraktılar. İLO ve Avrupa Sosyal Şartının çalışma yaşamını düzenleyen ilkelerini (http://publik.verdi.de/2009/ausgabe_12/gesellschaft/reportage/seite-12-13/A0) sistematik olarak ihlal etmeye devam ediyorlar. Türkiyenin ‘Yürütme’si ise anlaşmazlıklarda taraf tutarak emekçilere devlet şiddeti uygulamaktan çekinmiyor. İşverenler Türkiyenin anti-demokratik yasalarınıda kullanarak sendikalaşmayı engellemeye devam ediyorlar.

DESA  geçtiğimiz iki ay içerisinde istanbuldaki işletmelerde 14 işçiyi Sendika üyesini işten attı. Kullandıkları yöntem aynı; yasa dışı provokasyon, mobbing ve kriminalize taktikleridir. Sendika ve Hukukun olmadığı bir sektör yaratma sadece DESA’nın amacı değil. SUNİ DERİ’dede süren Deri-İş Grev çadırı 18 Ocak günü ‘Kimliği meçhul’ kişilerin saldırısına uğradı ve çadır yakıldı. Ardından Silahlı Jandarma tarafından söküldü. Çadır 7. kez tekrar kuruldu ve direniş devam etmektedir.

Deri işçileri Devletin ve işverenlerin keyfi tutumuna karşı

Adalet mücadelesi veriyor ve Dayanışma bekliyorlar!

Bu çağrımız aynı zamanda, Kardeş sendikaların dayanışmalarına güç katan, Avrupada TEKEL ve UPS  mücadelesine katkı sağlayan sendikal insiyatifler ve Göçmen örgütlerine dayanışma davetidir. Deri İş sendikası yeniden ve uzun süreli bir hak mücadesine girmek durumundadır. Hepiniz Deri-İş’in geleneğe bağlı kalacağından ve sosyal-adalet mücadelesini devam ettireceğinden emin olun! Uluslararası emek örgütleri ve kardeş sendikalarımızın çalışmalarına desdek vermenizi bekliyoruz.

Değişmez talebimiz şunlardır;

–         Prada, Mulberry, Aerosoles, DKNK, Samsonite, und Marks&Spencer  Avrupa sosyal çalışma standarlarını tanıdığını açıklamalı, Uluslararası Şirketlerin sosyal yükümlülükleri içeren ILO/IAA 2006 yı tanımalı ve uygulamalıdırlar.

–         DESA demokratik hak ve özgürlüklere saygı göstermeli, Sendikayı tanınmalı, Deri-İş ve üst ögütlerimiz olan  ETUF-TCL ve ITGLWF ile diyaloğa başlamalıdır.

–         İşten atmalar durdurulmalı ve atılan tüm işçiler işe geri alınmalıdır.

–         Yönetim kuvveti olarak ‘Yürütme’ temel demokratik (örgütlenme, kollektif mücadele ve Grev) haklara riayet göstermelidir.

Tek Gıda İŞ İstanbul – Hasan Uluşan (Gen.Teşk. Sekreteri), 16.02.2011