Home , Ece Temelkuran

Ece Temelkuran

Son yazı

ECE TEMELKURAN | 12 – 06 – 2011 | SEN fena biri değilsin bence. Vallahi. Kimseye bilerek zarar vermedin örneğin. Çocukları seversin sen. Onlara bir şey olsa sana on bin kez olur onlara ne oluyorsa. Şiir seversin. İyi şiirleri seversin elbette. İyi yaşlanmış, içi ekşimemiş ihtiyarları seversin, kurban rolü oynamayan. Yoksullarla sohbet etmeyi tercih edersin zenginlerle takılmaya. Daha mı canlı oluyor sohbetleri ...

Read More »

Kasr-ı Kanço'dan KCK davasına, Diyarbakır Cezaevi'nden tespih direnişine

ECE TEMELKURAN | 29 – 04 – 2011 | TESPİH sokamazsınız mahkeme salonuna. Arkadaşınız güvenliğe bırakacak onu.“ „Nasıl yani?“ „Öyle“ „Ne olacak ki tespihten?“ „Heyete atabilir“ „Ne alakası var canım! Yabancı gazeteci o, niye tespih atsın?“ „Siz de gözlüğünüzü atabilirsiniz?“ „Kardeşim niye atayım gözlüğü, gazeteciyim ben.“ „Ayrıca bozuk para da yasak.“

Read More »

Nedim, Ahmet ve bütün gazeteci arkadaşlar için: Özgür bir yazı!

ECE TEMELKURAN | 05 – 03 – 2011 | Her ne kadar bunu yapmak eskisi kadar hoş karşılanmasa da, genellikle mallar intizamla dizilip naylonlara sarılmış bir şekilde satıldığı için bunu yapmak pek kolay olmasa da taze fasulyenin iyisi ancak bir tanesini kırmak suretiyle anlaşılır. Taze fasulye „çıt“ sesi çıkararak kınlıyorsa bu fasulyenin taze olduğu anlamına gelir. Eğer taze fasulye gevşek ...

Read More »

Yaşam tarzınız var mı?

ECE TEMELKURAN | 27 – 12 – 2010 | Nişantaşı’nda asfaltlara kırmızı halılar döşendi. İçmeye ayranı olmayan bir ülkede bu kırmızı halılama hezeyanını işaret edip yazmaya bile gerek görmemiştim. Bazı şeyleri yazılamayacak kadar… Kıpkırmızı ortada işte! Öte yandan aklımdan, yoksulların, tamamen kendi sınıfsal çıkarlarına ters olmasına rağmen AKP’ye oy verişlerinin bu tip eşitsizlik şımarıklıklarına duyulan hıncın örgütlenmesiyle ilgili olduğunu düşünmüştüm. ...

Read More »

Ölü çocuklarla uyuyanlar

ECE TEMELKURAN | 24 – 06 – 2010 | “ALLAAAAH!” Televizyonun başında duran altmış yaşındaki kadının çığlığı Gülşen Pansiyon’un tatlı, küçük bahçesinde, Kaş kıyılarından denizi izleyen begonvillerin yapraklarını yaktı. Haberler ölen askerleri gösteriyordu. NazifeHanım’ın hiç oğlu yoktu oysa. “Şehit” demedi, “Vatan sağ olsun” dediğini de duymadım. Başkalarının rahminden oğlan çocuklarını alıp ha bire de bire öldürenlere kızıyordu. Kürt ve Türk rahimlerinden aynı ...

Read More »

‘Alevi Açılımı mı, Sünni çalımı mı?` sorusunun ötesinde…

ECE TEMELKURAN | 09 – 04 – 2010 | Bir Alevi açılımı hikayesi… Kayseri-Sivas yolu üzerinde bir Alevi köyü. Açılım heyecanına kapılan köylüler yıllar sonra cemevini yeniden gündeme alırlar. Arazi tamamdır. Para için Kayseri Müftülüğü’ne, Diyanet İşleri Başkanlığı’na başvurulur. Cevap: Red! Almanya’daki hemşeriler imdada yetişir: „Masrafı bizden, siz inşaat izni alın yeter.“ Köylü bir umutla başvuruyu tekrarlar. Yine red! Derken ...

Read More »

Oyun bitti yaşasın yeni oyun

ECE TEMELKURAN | 09 – 03 – 2010 | Haldun Dormen, İstanbul’daki fuayelere pek benzemeyen Diyarbakır Belediyesi Tiyatrosu’nun salonunda kimseyle konuşamayacak kadar telaşlı, dolaşıyor. „Ama“ diyor, „Daha konukların oturacağı yerler belli değil. Oyuna 10 dakika kaldı.“ Belli ki Diyarbakır’da bunca zaman süren müzikalin provalarında bile Kürtlerin son anda organize olabilme yeteneğine ve her seferinde nasılsa işlerin yolunda gitmesi kuralına alışamamış ...

Read More »