Home , Avrupa , AvEG-Kon: Suruç katliamın aydınlatılması için Avrupa’da kampanya başlattı

AvEG-Kon: Suruç katliamın aydınlatılması için Avrupa’da kampanya başlattı

AvEG-Kon, Suruç katliamının aydınlatılması için Avrupa’da, “Suruç için Adalet Herkes İçin Adalet” sloganıyla bir kampanya başlattı.

[youtube https://www.youtube.com/watch?v=UXL0ZZ1ypyI]

AvEG-Kon Eşbaşkanı Baki Selçuk, katliamın sorumlularının yargılanmasını istedi.

Geçtiğimiz yıl, 20 Temmuz tarihinde Kobanê’ye geçmek için Suruç’ta toplanan SGDF gençlerine yönelik yapılan bombalı saldırı sonucunda 34 kişi katledilmiş, yüzlerce kişi de yaralanmıştı. Katliamın birinci yıl dönümünde Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu(SGDF) katliamın aydınlatılması için Kürdistan ve Türkiye’de bir kampanya başlattı.

Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AvEG-Kon) da buna paralel olarak “Suruç için Adalet Herkes İçin Adalet” adı altında Avrupa’da bir kampanya başlattı. 20 Temmuz tarihine kadar sürecek kampanya sonrasında toplanacak imzalar Avrupa Konseyi’ne verilecek. Kampanya hakkında ANF’ye bilgi veren AvEG-Kon Eşbaşkanı Baki Selçuk, Avrupa’nın birçok kentinde yapacakları etkinlik ve sokak eylemleriyle imza toplayıp katliamlar hakkında kamuoyunu bilgilendireceklerini belirterek, sorumluların yargılanması talebinde bulunacaklarını söyledi.

‘KOBANE İLE DAYANIŞMAK İÇİN GİTTİLER’

AvEG-Kon Eşbaşkanı Baki Selçuk, katliamda yaşamını yitirenlerin Kobanê’yi inşa etmek için toplandıklarını hatırlatarak, “SGDF gençleri, Türkiye halklarıyla, Kürt halkı ve Rojava devrimi arasında bir köprü olabilmek amacıyla geçen yıl bir kampanya başlattı. Bu kampanya ‘Kobanê’yi birlikte savunduk birlikte inşa edelim’ sloganıyla yürütülüyordu. Bir aylık bir kampanya ile 300 üzerinde genç Kobanê’ye geçmek için Suruç’ta bir araya geldi. Ancak ne yazık ki DAİŞ ve Türk devletiyle birlikte 20 Temmuz 2015 tarihinde bir katliam gerçekleştirdi. Bu DAİŞ bomba eyleminin ilkiydi Türkiye’de. Suruç katliamının ardından Türkiye genelinde katliamlar dizisi devam etti. Amed, Ankara, İstanbul, Roboski Türkiye’nin yaptığı tüm katliam ve yıkım, kentlerin yerle bir edilmesi Cizre’de insanların diri diri yakılması; adalet mücadelesinin daha güçlü yapılmasını gerekli kılıyor” dedi.

‘AVRUPA TÜRKİYE’Yİ CESARETLENDİRİYOR’

Baki Selçuk, Türkiye’de yürütülen bu adalet mücadelesi, katliam dosyalarının üzerindeki gizliliğin kaldırılması ve sorumluların yargılanması talebiyle bunu Avrupa’ya taşırdıklarını belirterek, şunları söyledi: “Çünkü Avrupa bu katliamların suç ortağıdır. Türkiye devletine  askeri ve siyasi olarak destek veriyor. Mülteciler üzerinde yapılan kirli anlaşmalar Türk devletini cesaretlendirme ve maddi olarak güçlendirmekte. Yürüttüğü savaşı kolaylaştırmaktadır. Avrupa’da başlattığımız  bu kampanya ile Türkiye’deki bu katliamları gündeme getirmek, sorumluları adalet önüne getirmek, burada gerekli olduğunu göstermek istiyoruz. Burada da benzer adaletsizlikler devam etmektedir. Çünkü Avrupa’da Türk devletin o katliamlarına karşı mücadele eden Kürt Özgürlük Hareketine mensup siyasi insanlar, cezaevlerine atılmaktadır. Yine Avrupa’da devrimciler, demokratlar, tutuklanmakta. Bunlarda ATİK tutsakların davaları yeni başlamış bulunuyor. Bütün bunlar adaletsizlikler olduğu için bizler de bu kampanyayı Avrupa’da sürdürmekteyiz.”

‘TOPLADIĞIMIZ İMZALARI AK’YE SUNACAĞIZ’

AvEG-Kon Eş Başkanı Baki Selçuk, başlattıkları kampanyaya ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Kampanya kapsamında imza topluyoruz. Toplanan bu imzaları Avrupa Konseyine sunacağız. Avrupa’nın bütün ülkelerinde 20 Temmuz’a kadar bu kampanyayı yoğun bir şekilde sürdüreceğiz. Kampanya kapsamında sokaklarda stantlar açarak, Avrupa’nın bazı merkezlerinde çadırlar kurup, bu adaletsizliğe karşı sokaklarda adalet mücadelesini sürdüreceğiz. Halkı aydınlatıp, bilgilendirmek onlardan destek isteyeceğiz. Ama her şeyden önce Türkiye’deki katliamlarının sorumlularının yargılanma şiarının desteklemesini istemek olacak. Çeşitli kitle toplantıları da paralel olarak yürüteceğiz. 20 Temmuz’da çalışmalarımızın olduğu bütün alanlarda sokağa çıkıp kampanyanın finalini yapacağız. Topladığımız imzaları, 20 Temmuz tarihinden sonra Avrupa Konseyi’ne (AK) sunacağız. Gerek Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ile yaptığı anlaşmaların işçi ve emekçilerin lehine olmadığını halkların çıkarlarına göre olmadığını hele hele mültecileri de korumadığını anlatmaya çalışacağız. Çünkü Türkiye’deki adaletsizliğin sürmesinde AK’nin önemli rolü var. Kentlerin yıkılmasına, insanların diri diri yakılmasına ve milyonlarca insanın yersiz kalmasına karşı sessiz kalmalarını protesto edeceğiz.”