Home , Köşe Yazıları , Alman tanklarına asılı zeytin dalı… – Elif Sonzamancı

Alman tanklarına asılı zeytin dalı… – Elif Sonzamancı

20 Ocak’ta Türk ordusu, Efrîn’in birçok ilçesinin kırsalını bombaladı. Hem de ironik olarak, “zeytin dalı” adını verdikleri bir operasyonla. Bildiğiniz gibi‚ ’zeytin dalı’ bugüne kadar barışın sembolü olarak kullanıldı. Artık barışın sembolü zeytin dalı, sivillerin katledildiği bir operasyonun adı olarak anılıyor. Zira Türkiye’de artık kavramların bir anlamı yok. Demokrasi denince AKP’den, terörist denince, muhalif tüm insanlardan bahsediliyor.

Çıtayı bu kadar düşüren Türkiye, uluslararası tüm güçlerin gözü önünde Efrîn’e operasyon düzenledi, hem de Alman yapımı Leopard 2 tankları ile. Alman basını operasyonda Leopard 2 A4 panzerlerinin kullanıldığını, ordudan bir uzmanın da bunu doğruladığını yazdı. Konu ile ilgili yoğun sorulara ise Dışişleri Bakanlığı sözcüleri ‘bilgilerinin olmadığı’ yanıtını verdi. Zira kullanılan görüntülerin dışında, panzerlerin kullanılıp kullanılmadığından haberleri yokmuş. Burada operasyonun adının ‘zeytin dalı’ olduğunu hatırlatırsak, bu açıklamadaki ironi de şaşırtmayacak bizi.

Yine Almanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Türkiye’ye 80’li ve 90’lı yıllarda Almanya’dan 397 Leopard 1 tankı, 2006-2011 yılları arasında ise 354 Leopard 2 tankı satıldığı belirtildi. Sözcülük açıklamasına başka bir ironi daha ekleyerek, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Alman federal ordusuna kıyasla daha fazla muharebe tankı olduğu”nu da ekledi. Krauss-Maffei Wegmann şirketi tarafından üretilen Leopard 2, Alman yapımı ana muharebe tankı olarak biliniyor.

Geçtiğimiz haftalarda Rheinmetall şirketinin Türk ordusunun aldığı Leopard tanklarının modernize edilmesi projesi ve Almanya’nın da buna olumlu baktığı tekrar gündeme gelmişti. Türkiye elindeki tankları daha modern bir sistemle donatmak için daha önce de başvuruda bulunmuştu.

Almanya’nın Türkiye’ye silah satışı başından bu yana kamuoyu ve bir kısım siyasetçi tarafından eleştiriliyor. Nitekim Alman silahları Kürtlere karşı ilk defa Efrîn’de kullanılmıyor. Savaşın şiddetli yaşandığı 90’lı yıllarda ve devamında Kürdistan’da yapılan operasyonlarda Alman yapımı silahlar ve tanklar kullanılmış ve defalarca basına yansımıştı.

Almanya, 1990’lı yıllarda DDR’nin Ulusal Halk Ordusu’ndan kalan BTR-60 tipi tanklarını Türkiye’ye hibe etmişti. İşte bu tanklarla Kürdistan’da korkunç bir savaş gerçekleştirildi. Yapılan anlaşmalara göre Türkiye bunu kendi sınırları içerisinde kullanmayacaktı. Fakat 90’lı yılların başında bu tanklarla insanlar yerlerde sürüklenmiş, daha sonraki süreçlerde Kürdistan’da yaşanan savaşta bu panzerler yine maharetleri (!) ile basına yansımıştı. Türkiye sözleşmeye uymamasına rağmen yaptırımlar cılız kaldı. Türkiye’nin bir NATO ülkesi olması ise Almanya Hükümeti’nin tepkilere karşı kullandığı meşrulaştırma argümanı.

(Bakanlık verilerine göre Avrupa Birliği ve NATO üyesi olmayan ‘üçüncü’ ülkelere 2017 yılında 3,79 milyar Euro tutarında silah ihraç edildi. 2016 yılında ise bu rakam 100 milyon Euro’nun altındaydı. Yine verilere göre 2014- 2017 yılları arasında hükümetin özel iznini gerektiren silah satışları 25 milyar Euro civarında.)

Efrîn operasyonu ile birlikte tekrar gündeme gelen Alman-Türk silah dostluğu, kamuoyunda bu kez daha fazla tepki çekmiş durumda. Fotoğrafların yayınlanması ile birlikte Alman basını, Alman tankları ile Efrîn’e saldırılmasını manşete taşıdı. Dolayısıyla bir şekilde Almanya’nın sivillerin de öldüğü bu savaşa müdahil olduğu belirtildi. Tepkiler giderek artıyor.

Almanya gerek Kürdistan’da, gerekse Ortadoğu’da yürütülen savaşta insanların ölmesinde sorumluluk sahibidir. Sivillerin de öldüğü bu savaşta kamuoyu çok daha sert uyarılarda bulunmalı, sesini daha fazla yükseltmeli, nitekim artık bu çok daha ivedi bir durumdur.

***

Efrîn’in Türk ordusu tarafından işgalinin ardından başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın her yerinde Kürtler ve dostları sokaklara çıkarak tepkilerini dile getirdi. Hafta sonu Almanya’nın birçok kentinde yapılan protesto gösterilerine binlerce insan akın etti. Almanya’da her yer artık Efrîn. Yine 27 Ocak tarihinde başta Almanya olmak üzere bir çok ülkede merkezi yürüyüşler gerçekleştirilecek. O gün sokaklarda olmak için çok nedenimiz var.