Home , Avrupa , 8 MART’TA MİLYONLARCA KADIN, “DÜNYAYI BİZ DEĞİŞTİRECEĞİZ” DİYE HAYKIRDI, EGEMENLERİN KORKUSU DAHA DA BÜYÜDÜ

8 MART’TA MİLYONLARCA KADIN, “DÜNYAYI BİZ DEĞİŞTİRECEĞİZ” DİYE HAYKIRDI, EGEMENLERİN KORKUSU DAHA DA BÜYÜDÜ

Haber Merkezi|11.03.2020| Dünya genelinde bütün coğrafyalarda milyonlarca kadının öfkelerini, isyanlarını haykırdıkları, taleplerini kendi sözleriyle dillendirdikleri, geçmişe göre daha radikal, daha kitlesel eylemlere tanıklık ettiğimiz bir 8 Mart’ı daha geride bıraktık…

111 yıl önce ilan edilen 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü, kadınların aslında hergün verdikleri mücadelenin, dünyanın bütün coğrafyalarında aynı gün veya günlerde görünür kıldıkları, kendi düşüncelerinin, taleplerinin kendi sözleriyle sokağa taşındığı ve kadın dayanışmasının öne çıktığı gündür… Son yıllarda kadınlar, maruz kaldıkları şiddet, katliam, toplumsal eşitsizlik karşısında tepkilerini daha radikal eylemlerle dile getirip, sistemi, egemenleri teşhir ederken, herhangi bir coğrafyada gerçekleşen eylem, başka coğrafyalarda kadınların kendi ülkelerindeki yaşadıkları sorunlarla bütünleştirilip sahiplenilerek kadın mücadelesi daha da büyütülmekte… Böylece kadınlar birbirlerinden aldıkları güçle, taleplerinde daha ısrarcı, eylemlerinde daha kitlesel ve radikal olmaktalar… Bu yıl korona virüs salgını nedeniyle birçok yerde 8 Mart eylemlerinin yasaklanmasına rağmen, kadınların öfkeleri, bu yasakları delerek sokaklara aktı…

Dünyayı Kadınlar Değiştirecek;

Kadınların artık her fırsatta egemenlerin kendilerine çizdikleri sınırları tanımayacaklarını ilan etmeleri, sloganları, şiarları ve eylemleriyle çok kez bunu pratiğe yansıtmaları, egemenlerin korkularını giderek büyütmekte… Çünkü iyi biliyorlar ki, sistemin sonunu getirecek olan bu kitlesel ayaklanmalar olacaktır. Hele de bu ayaklanmaların başını çekenlerin kadınlar olması, egemenler için tehlikeyi iki kat daha da büyütmektedir… İnsanlık; tarihsel süreçte buna çok kez tanık olmuştur… Bu nedenle de her yol olduğu gibi bu yıl da bazı coğrafyalarda devletlerin kolluk güçleri, kadınların 8 Mart eylemlerini yasaklayarak, fütursuzca saldırarak, gözdağı verip, korkutup, sindirerek eylemleri bastırmaya çalıştılar…

TC Cumhurbaşkan R.T.Erdoğan, her fırsatta TV ekranlarında kadının fıtratında eşitliğin olmadığını tekrarlayıp, politikalarında kadın düşmanlığını yaygınlaştırmakta… İstanbul’da polis; feminist gece yürüyüşüne katılan binlerce kadına plastik mermi ve gaz bombaları ile saldırdı, kadınlar saçlarından sürüklenerek gözaltına alındı. Ama kadınlar herşeye rağmen „Korkmuyoruz, Susmuyoruz, İtaat etmiyoruz“ sloganlarıyla feminist gece yürüyüşünü gerçekleştirdiler…. Günde en az 10 kadının katledildiği Meksika’da, kadın cinayetlerinden hükümeti sorumlu tutarak başkanlık sarayının önünde toplanan 80 binin üzerindeki kadın kitlesine polis saldırdı. Çok sayıda kadın yaralandı ve gözaltına alındı. Ama kadınları susturamadılar… Paris’te, Feminist Gece Yürüyüşü’nü engellemeye çalışan polisi, kadınlar slogan ve alkışlarla protesto edince, polis kadınlara saldırarak çok sayıda kadını darp etti ve gözaltına aldı. Kadınları zorla metro istasyonuna sokmaya çalışan polise karşın, kadınlar taleplerini haykırdılar ve eylemlerini gerçekleştirdiler… Kırgızistan’ın Bişkek kentinde cinsiyet eşitliği çağrısında bulunan yüzlerce kadının eylemine, homofobik, radikal dinci maskeli erkekler saldırdı, eylemde kullanılan materyalleri tahrip ettiler, kadınları darp ettiler. Ama eylemi engelleyemediler… Pakistan – İslamabad’da 8 Mart yürüyüşündeki kadınlara, homofobik, radikal dinci ve sağcı erkekler taşlı, sopalı koordineli saldırılar gerçekleştirdiler… Ancak her yerde kadınlar, bu saldırıların kendilerini yıldıramayacağını haykırdılar…

Mücadelemize yönelik her türden saldırı, bizim mücadele azmimizi kamçılar;

Yeni Kadın olarak; dünyanın hangi coğrafyasında olursa olsun, genel olarak kadın mücadelesine, özel olarak 8 Mart’ın ilan edilişinin 111. Yılında 8 Mart eylemlerine yönelik tüm saldırıları nefretle kınıyoruz…

İnsanlık tarihi tanıktır ki; kadınlar tarihler boyudur emperyalist çıkar savaşlarına, ırkçılığa, faşizme, hak gasplarına toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ücret eşitsizliğine karşı, kısacası insanca bir yaşam, yaşanası bir dünya için çok büyük mücadeleler vermiştir. Gerçek anlamda toplumsal özgürlük kazanılıncaya kadar da kadınların bu mücadelesi devam edecektir… Mücadelemize yönelik her türden saldırı, sadece bizim mücadele azmimizi kamçılamaktadır…