Anasayfa , Avrupa , Avrupa’daki Dersim Federasyonları ve Demokratik Kitle Örgütleri Dersim Festivali yasağını kınadı

Avrupa’daki Dersim Federasyonları ve Demokratik Kitle Örgütleri Dersim Festivali yasağını kınadı

AVRUPA |25.07.2017| Avrupa’da çalışmalar yürüten Dersim Federasyonları ve Demokratik Kitle Örgütleri Tunceli Valiliği tarafından yasaklanan 17. Munzur Doğa ve Kültür Festivalinin yasaklanmasını kınadı. Yapılan açıklama şu şekilde:

BASINA VE KAMUOYUNA!!!

Bizler Avrupa’da çalışmalar yürüten Dersim Federasyonları ve Demokratik Kitle Örgütleri olarak, Tunceli Valiligi tarafından yasaklanan 17. Munzur Doğa ve Kültür Festivali’ni sahipleniyor, Valiliğin bu yasakçı zihniyetini kınıyoruz.

Değerli Basın Emekçileri, Değerli Dersim Halkı, her ulus ve inançtan halklarımız;

Festival halkındır halkın kalacak ,OHAL ve Barajlara hayır içeriğiyle Dersim ve Dersim dışında örgütlü bulunan tüm demokratik kurum ve kuruluşlar tarafından  planlanan ve programı kamuoyuna sunulan Munzur Doğa ve Kültür festivalimizin 17.sini gerçekleştirme arifesindeyken festival Tunceli valiliği tarafından yasaklanmıştır.  Bu vesileyle de bir kayyum geleneği yeniden tekrarlamıştır.

Tunceli valiliğinin 17 Munzur Doğa ve kültür festivalini yasaklamaya karar verdiği gün olan 15 Temmuz,  devletin, ülke çapında vatandaşları sokaklara, meydanlara ve köprü geçişlerine çağırdığı günle aynı gündür: Bu çelişki aklı ve ahlakı olan herkesin aklında kalmalıdır. Festivalin yasaklanmasıyla aynı gün devlet, ülkenin her tarafında vatandaşı sokaklara çağırmış, iletişimden haberleşmeye, yiyecekten içeceğe kadar her şeyi hepimizin verdiği vergilerden oluşan bütçeden karşılamıştır. Kendisinin düzenlediği açık alan etkinliklerin de bu kitlelerin güvenliğini alabilen devlet, dersim halkının 16 yıldır tekrarlanan ve tek bir insanın burnunun kanamadığı, barışçıl ve her tür mali giderini gönüllülük esasına dayanarak demokratik kurumları üzerinden karşıladığı şenliği güvenlik gerekçesiyle yasaklamıştır. Ama dersim halkı 15 yıldır önüne gelenin ‘’aldattığı’’ bir iktidarın kendisini aldatan olmasını kabul edemeyecek düzeyde farkındalık içindedir.

Devlet ve Hükümet dün olduğu gibi bugün de bu yasak kararıyla dersim halkına “ayıp” ediyor, “günah” işliyor. ve devletin marifetiyle ülkenin ve dünyanın dört bir yanına dağılmış dersimli’nin çevresine, kültürüne ve bir araya gelme isteğine  kıyım geleneğiyle yaklaşmış bulunuyor.

Kültür ve Doğa Festivalinin yasaklanması OHAL e dayandırılarak “yasallığa” bulandırılsa da,  Anayasanın 15, maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 15, maddesi hükümlerine göre OHAL’de dahi temel hak ve özgürlüklere yönelik kısıtlamaların orantılı ve ölçülü olması gerekmektedir. Bu yasağın  OHAL’in ilan gerekçesi yle çelişkisini , yasa dışılığını dersim halkının dikkatinden kaçırmayı başaramamıştır. Mülki amirlik yetkisi, hiç kimseye yönettiği halkın insani taleplerini görmeme hakkını vermez. İnsan haklarıyla insandır. Her halk gibi dersim halkıda tarihi, dili, kültürü ve inanç değerleriyle özgünlüğünü bulan bir halk olarak paylaşma, kucaklaşma, sevinme ve mutlu olma hakkına sahiptir. Devletin ve onun yöneticilerinin sorumluluğu ise yaşamın bu koşullarını oluşturma ve güven altına almaktır. Ne var ki Tunceli valiliği, festivali organize eden kurum ve kuruluşları muhatap almayıp yok sayarak  dersimli’nin bu en temel haklarını yasaklayarak dersim halkının seyahat hakkını,  inançlarının gereğini yerine getirirken yaşadığı sevinci ketlemiştir. Böylece, dersim halkının ülke ve dünyaca bilinen dervişane sabrına, alçakgönüllülüğüne ve saygısına saygısızlıkla cevap vermeyi yeğlemiştir. Dersim halk 40 yıldır sıkıyönetim ve OHAL cenderesinde nefessiz bırakılmaya yeter derken bunu bile insan olan ve insanı anlayan herkesin anlayacağı sanat tadında bir dil ve üslup olan festivalle yapıyorsa, bundan duyulan korkunun sebebini anlatması gereken de yasak koyanlardır.

Köyleri yakılmış, yerinden yurdundan edilmiş  yasak, sürgün ve tehditle dersim dışında yaşamaya zorlanmış on binlerce kardeşi ve doğaseveriyle buluşmayı festivallerle ve  şenliklerle yapan bu halka destek vermeyen bir devletin yurt ziyaretine getirmiş olduğu bu yasağı kabul etmiyor, kınıyoruz ve geri alınmasını bekliyoruz. Geleneksel ve uluslar arası bir kimlik kazanmış festivalimizin on altı yıllık tecrübe ve pratiği karşısına yasağın “y” sini alamayacak ölçüde insani, barışçıl ve çevreci bir etkinliktir. Bu festival gerekçesiyle her yıl Türkiye’nin ve Avrupa’nın her yerinden dersime akarak yaşamı renklendiren ve burada yaşayanlara nefes aldıran on binlerce dersimli kimisi acısına kimisi anısına, kimisi ölüsüne kimisi dirisine  gelirken, bu toplaşmayla ilimizin ekonomik,sosyal ,siyasal ve kültürel değerlerinede  önemli katkı sağlamaktadır. ölüsünün mezarına su dökmek, kutsal bildiği mekanlarda   birer mum yakmak; anne babanın evladına, evladın anne baba ve yakınlarına duyduğu özlem ve hasreti gidermek için yılda bir kez  yapılan doğa ve kültür festivalini sabırsızlıkla beklemek… işte festivalin dersimlinin yaşamındaki anlamı budur ve bu buluşmaya getirilen yasak tamı tamına zülümdür.

Biz Avrupa’da çalışmalar yürüten Demokratik Kitle Örgütleri olarak bu zulmü reddediyor, festivali sahiplenmek için Dersime akmaya davet ediyor ve halklarımızı bu yasakçı zihniyete karşı mücadeleye çağırıyoruz.

19.07.2017

Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu (ADEF)
Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF)
Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA)
Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu (ADHK)
Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi (NAW-DEM)
Avrupa Türkiye İşçiler Konfederasyonu (ATİK)
Avrupa Dersim Dernekler Federasyonu (FDG)”