Anasayfa , Avrupa , 19 Aralık Hapishaneler Katliamı Vesilesiyle Hamburg’ta Panel Gerçekleştirildi

19 Aralık Hapishaneler Katliamı Vesilesiyle Hamburg’ta Panel Gerçekleştirildi

Hamburg|22.12.2019| Hamburg’ta ATİF,AGİF ve ADHK ‘nın  ‘‘19 Aralık Hapishaneler Katliamını Unutma , Unutturma’’ şiarıyla birlikte düzenlenen panelle 19 Aralık Katliamı kınandı ve yaşamlarını yitirenler anıldı.

Hamburg’ta bugün gerçekleşen etkinlik açılış konuşması ve saygı duruşunun ardından gösterilen sinevizyonla devam etti. Ardından katılımcı panelistler yerlerine davet edildi. Etkinliğe Türkiye’den İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri , 19 Aralık Katliamı tanığı Müslüm Kaloğlu ile kamuoyunca ‘‘Münih Komünistler Davası’’ olarak bilinen dava tutsaklarından Erhan Aktürk katıldı. Kitlesel katılımlı etkinlik Hamburg’ta ATİF dernek lokalinde gerçekleştirildi.

İlk olarak söz hakkı 19 Aralık tanığı Müslüm Kaloğlu’na verildi. Kaloğlu yaptığı sunumda Aralık Ayı katliamlarında yaşamlarını yitirenleri anarak ve katliamı gerçekleştirenleri kınadı. Katliamların organize bir şekilde devlet eliyle gerçekleştirildiğini söyledi. Olayların içerisinde parmağı olan kişileri ise devlet yargılamak yerine madalyalarla ödüllendirdiği vurgulandı.19 Aralık’a gelinen süreçte 96 ÖO ve SAG direnişleri sürecinden başlandığını söyleyerek devletin Hapishanelere yönelik tutsakları teslim almaya çalışan politikalarını kapsamlı bir şekilde uygulamaya soktuğunu belirtti . Ayrıca Katliama katılacak askeri ,silahlı özel birimlerin devlet tarafından kurulduğu vurgulandı. F Tiplerine ilişkin olarakta yeni Hapishanelerin ABD ve Avrupa’da planlandığı projelerin oralardan alındığını söyledi. Tutsakların direnişi ve taleplerini değinen Kaloğlu 8 ile 16 kişilik koğuş sistemi talebinin kabul edilmediğini yapılan görüşme ve kamuoyu baskısı ile devletin geri adım atma sinyali vermesine karşın katliamı sabahn 3 ile 4 ‘ünde başladığına dikkat çekti. İHD İstanbul Şube Başkanı söz hakkında Türkiye’deki hak gasplarına ve Türkiye’deki gelişmeleri aktardı.Gösteri , toplanma ve yürüyüş hakkının keyfi engellenmesi , Yaşam Hakkını koruma yasalarının uygulanmaması ve buna bağlı yaşam hakkı ihlalleri , Sınır Ötesi operasyonlar bunun yanı sıra İşkence ve kötü muameleyi önleyici yasaları uygulamamak ve insanlara  işkence edenlerin yargılanmaması konularını örneklerle açıkladı. Hukuksal sözleşmeler ve yasalarda yer alan hakların keyfi birşekilde engellenmesi ve uygulanmamasının baskıların toplumun üzerinde uygulanması amacıyla kullanıldığı vurgulandı.İşkence ve kötü muameleye yönelikte Polislerin kendilerini suçlayanları Devlet memurunun görevini yapması engelleme , Devlet görevlisine direnme olarak karşı suçlamayla bastırılmaya çalışıldığı vurgulandı.Ayrıca beyaz Toroslardan , siyah Transportlara söylemide bazı olaylarda hem beyaz Toroslar hemde siyah Transportlara evrildiği söylendi. Ohal ve Sokağa çıkma yasaklarıyla toplumsal muhalefeti baskı altına alma politikalarının sürdürüldüğü vurgulandı.Hapishanelerin özel durumuna yönelik açıklamasının ardından sözlerini bitirdi. Daha sonra söz hakkı Münih Komünistler Davası tutsaklarından Erhan Aktürk’e verildi. Aktürk Dünya’daki gelişmeler ,Avrupa’daki Hapishanelerin durumu ve Görevlerimiz başlığı altında sunum gerçekleştirdi.Sözlerine başta Aralık Ayı katliamlarında yaşamlarını yitirenler olmak üzere tüm katliamlarda yaşamlarını yitirenleri anarak ve katliamları gerçekleştirenleri kınayarak başladı.Dünya’daki gelişmelerde emperyalistlerin dalaşına enerji kanyakları kapsamında yapılan yeniden paylaşım krizlerine vurgu yaptı. Bu kapsamda çıkar kutuplaşmalarına dikkat çekti. Libya , Suriye , İran , Çin , Amerika , Ukrayna konularından örneklerle yaşanan süreci aktardı. Kapitalist – Emperyalist sistemin krizlerinin faturasını halka , emekçilere kesilmek istendiği söylendi.İşsizlik , yoksulluk , artan göçler kitlelerin yaşadığı sorunlar olarak dikkat çektiği söylendi. Kadınların , Gençlik ve Çevre sorunları ve benzeri konu başlıklarındaki sorunların kitlelerin öfkesini kabarttığı vurgulandı. Şili , Fransa , Lübnan , Ekvador’da kitlelerin direnişlerine değinildi.

‘‘Avrupa Burjuva Demokrasisi’’

Avrupa’daki hapishanelerin durumuna değinmeden önce Hamburg’ta gerçekleştirilen G20 zirvesi ve sonrasındaki olaylara dikkat çekti. Türkiye’de gerçekleşen baskı ve keyfi uygulamaların burada da yapıldığı söylendi. Avrupa’da 35 yıldır tutsak durumda olan Georg Abdallah’tan , Fransa’daki Bask tutsaklarından , Belçika’da DHKPC ve PKK tutsaklarından , Danimarka’daki tutsaklara son olarak Almanya’da TKP-ML davası ve  politik tutsakların  durumuna vurgu yaptı. 129 a/b yasalarına bunu devletlerin saldırı aracı olarak tuttuğuna vurgu yapıldı. Avrupa’daki birçok ülkede buna benzer ‘‘Anti-Terör’’ yasalarına dayanılarak yapıldığı vurgulandı. Aktürk görevlerimiz başlığını verilen aradan sonraki bölümde gelen sorularla ele aldı.Verilen aranın ardından sorular ve görüşler için söz hakkı katılan misafirlere verildi. Toparlama ve cevaplar için söz hakkı panelistlere verildi. Yapılan çalışmalara , yürütülen faaliyetlere vurgular yapıldı. Çözüm olarak yaşanan sorunlardan baskı politikalarına boyun eğmeden birliktelikleri güçlendirerek başa çıkabilineceği söylendi. Aktürk son sözlerinde Türkiye Devrimci hareketinin ”emekleme , bebeklik” dönemini bitirdiğini 50 yıllık yarım asırlık mücadele yürüten kurumlar olduğunu bu deneyim ve birikimini kullanması gerektiğini söyledi. Cesurca ve olgunlukla hareket ederek gerçekleşen saldırıların üstesinden gelineceğine inandığını vurguladı.