
Yasa üzerine uzun süredir yürütülen tartışmalarda hükümet sözcüleriyle yasa savunucuları, yasanın Ortadoğu ve Afrika’da terör faaliyetlerinde bulunanlar için (’’terör seyahatleri’’) kullanılacağı, hedefinin DAEŞ olacağı söyleniyordu. Karşı taraftan ise, bu konuyla ilgili davalara bakan ve araştırmalarda bulunan bazı avukatların yasanın açıklarla dolu olduğu, ucunun kime yöneleceğinin bilinmediği, İsveç veya AB’de işlenmemiş bir suça rağmen başka bir ülkenin iddiaalarıyla davaların açılabileceğini vd. söylüyordu. Gerçekten de yasa yürürlüğe girer girmez başta DAEŞ yakınlığıyla bilinen kişilerin ve Suriye’ye gitmekte olanların tutuklandığı gelen haberler arasında. Fakat bunların yanında Almanya’da bir soygundan dolayı aranan RAF üyelerinin İsveç’te olduğu şuphesiyle yeni yasa üzerinden İsveç’te aranır duruma düştüğü, Almanya’da arandığı iddiaasıyla bir Kürt yurtseverinin gözaltına alındığı, demokrat-devrimci birçok insan hakkında soruşturmaların başlatıldığı vb. bilgiler de gelen haberler arasında.
Şuanki durumda bu yasanın Almanya’da yürürlüğe konulan 129 a/b yasasının bir benzeri olduğu, İslami terör bahanesi üzerinden yürürlüğe girerek zamanla devrimci-demokratlar üzerine yöneleceği düşünülüyor.