Home , Haberler , “Türkiye-İsrail askeri işbirliği sürüyor, bu kanlı ve ‘kârlı’ ortaklığa son verin!”

“Türkiye-İsrail askeri işbirliği sürüyor, bu kanlı ve ‘kârlı’ ortaklığa son verin!”

filistin-1iSTANBUL-17-08-2014- Filistin İçin İsrail’e Karşı Boykot Girişimi, Saraçhane Parkı’ndan Aksaray metro istasyonuna düzenlediği bir yürüyüşle İsrail’le tam gaz devam eden askeri ilişkilerin kesilmesini istedi

2 bine yakın Filistinlinin katledildiği, 10 bine yakınının yaralandığı, 70 binden fazlasının evsiz, bir milyon 700 bininin elektrikten ve sağlıklı sudan yoksun bırakıldığı son İsrail saldırısı Türkiye’den giden ekipman ve istihbarat desteği ile gerçekleşti.

Dışişleri Bakanlığı’nın 2011 yılında bütün askeri anlaşmaların ve bu kapsamdaki işbirliğinin askıya alındığı iddiasına rağmen, 2012’de İsrail’e NATO’da uygulanan veto kaldırıldı ve daha birkaç ay önce, Mayıs 2014’te Türkiye-İsrail NATO kapsamında ortak bir askeri tatbikatta buluştu.

Askeri işbirliğinden farklı olduğu iddia edilen ve son 10 yılda 4 katına çıkan ticari işbirliği ise Filistinlilerin evlerini yıkan araçlardan zırhlı polis araçlarına kadar askeri araç gereçleri de içeriyor.

İsrail’in saldırganlığının ikili ilişkilerin sürekliliğinin sağladığı olanaklara yaslandığını ve bu saldırganlığın ancak askeri ve ticari ilişkileri içeren etkili bir Boykot kampanyası ile durdurulabileceğini belirten Filistin İçin İsrail’e Karşı Boykot Girişimi, dün (16 Ağustos) düzenlediği bir eylemle 12 askeri anlaşma dahil Türkiye-Filistin askeri ilişkilerinin kesilmesini istedi.

Gazze’den Şengal’e direnene bin selam

Eylemde halkların Filistin’den Rojava’ya, Şengal’e süren direnişlerinin selamlayan sloganlar atıldı.

“Gerçek bir tavır istiyoruz! İşgal devleti İsrail ile yapılan 12 askeri anlaşma feshedilsin!” yazılı bir pankart açarak Aksaray metro istasyonuna kadar yürüyen eylemciler adına Ayşe Düzkan bir basın açıklaması yaptı.

filistin-2

12 askeri anlaşmanın yanı sıra ticari ilişki ya da ABD-NATO ortaklığı şemsiyesi altında süren Türkiye-İsrail işbirliğine dikkat çeken Düzkan, “Bu askeri anlaşmalara, bu kanlı ticarete, bu kanlı işbirliğine son verin!” dedi.

Basın açıklamasının tam metni:

İsrail uluslararası hukuku hiçe sayarak sürdürdüğü bu saldırganlıkta cesaretini, uluslararası alanda kendine tanınan dokunulmazlıktan alıyor. Bu dokunulmazlık yalnızca ABD’den değil Türkiye gibi sözde Filistin’den yana tavır alan ancak İsrail ile askeri ve ekonomik ilişkileri ilerletmekten geri durmayan bölge ülkelerinden de kaynaklanıyor. İsrail işgal devleti işlediği aleni suçlarından dolayı cezalandırılmak yerine Filistin halkı üzerinde denediği silah teknolojisi karşılığında ödüllendiriliyor.

Türkiye’nin İsrail işgal Devleti ile askeri işbirliği 12 aleni anlaşma, NATO işbirliği ve ticari ilişki şemsiyesi altında gizlenen onlarca ortaklık kapsamında sürüyor. Türkiye hükümeti Mavi Marmara’dan sonra askeri ilişkileri feshedeceği yönündeki boş sözleri ardından askıya alınmış olduğunu idea ettiği bu askeri ilişkileri gizlice sürdürmeye devam ediyor. Hükümet yetkilileri boş laflarla göz boyamayı bırakıp, İsrail katliam aygıtına güç veren ikili ilişkileri kesmelidir!

Diplomatik alanda Türkiye tarafından ilişkileri alt seviyeye düşürerek yaptırım yapıldığı iddiası, bizzat İsrail tarafından 18 Temmuz’da gelen “diplomatik ilişkileri en alt seviyeye indirme” kararı ile anlamını yitirdi. Tüm bu diplomatik şovlara karşın gerek Türkiye gerek İsrail tarafı askeri ve ekonomik ilişkilerden taviz vermedi.

AKP’nin iktidarda olduğu son 10 yılda Türkiye-İsrail ticareti katlanarak büyüdü ve Avrupa ülkelerinin İsrail’le ekonomik ilişkilerini sınırladığı bir dönemde Türkiye İsrail’in 5. en büyük ticaret ortağı haline geldi. Bu ticaretin içinde İsrail’in Filistinlilerin evlerini yıkmak için kullandığı iş araçları, Filistinli taş atan çocuklara karşı kullanılan akrep ve TOMA’lar, İsrail ordusu ile TSK’nın savaş uçaklarında kullandığı elektronik sistemler vb birçok savaş malzemesi de var.

Dışişleri Bakanlığı’nın resmi sitesinde şöyle yazıyor: “2011 yılında, Türkiye – İsrail diplomatik ilişkilerinin asgari seviyeye indirilmesi; iki ülke arasındaki tüm askeri anlaşmaların askıya alınması ve bu çerçevede yürütülen tüm projelerin durdurulması sonucunu doğurmuştur.” Oysa bu söylem bir aldatmacadan ibarettir. Her iki ülkenin işbirliği ABD-NATO şemsiyesi altında sürmektedir. Türkiye-İsrail askeri ilişkileri kesintisiz sürmekte ve bu işbirliği örneğin Filistinli direniş örgütlerinin faaliyetlerinin Türkiye’den sağlanan istihbaratla izlenmesine yol açmaktadır.

Aralık 2012’de Türkiye NATO’da İsrail’e yönelik vetoyu kaldırdı. 12-23 Mayıs 2014’te Baltık Denizi’nde gerçekleştirilen “Dynamic Monarch-14” adlı NATO tatbikatında Türkiye ve İsrail birlikte yer aldı.

Kürecik’teki NATO füze kalkanı radar üssü yerli yerinde duruyor ve doğrudan İsrail’le bağlantı olmadığı iddia edilse de buradaki istihbarat aynı üssün paralelini kullanan İsrail’e aktarılıyor. İsrail’in ABD finansı ile Filistinliler üzerinde iki yılda bir katliamlar ile denediği Demir Kubbe Sistemi, Kürecik radar sisteminin paraleli olup İsrail işgal ordusu ve NATO’nun hizmetine yaramaktadır.

Türkiye’nin Şubat 2014’te başlatılan Barış Kartalı projesi kapsamında alacağı 1,5 milyar dolarlık 737 AEW&C sistemini üreten Boeing bir ABD firması görünümündedir ancak İsrail yapımı ESM elektronik aksamını kullanmaktadır. Türkiye’de ve İsrail’de büyük yatırımları bulunan Boeing’in müşterileri arasında hem İsrail ordusu hem TSK bulunmaktadır. İsrail 2008-2009 ve 2014 katliamlarında Boeing uçaklarını kullandı. Boeing aynı zamanda İstanbul Teknik Üniversitesi ile ortak projeler yürütmektedir.

TMSF’nin el koyduğu BMC firmasının TSK için ürettiği askeri araç Kirpi, İsrailli Hatehof firması ile anlaşmalı olarak üretiliyordu. Bu anlaşma sayesinde Hatehof 2013 kârını ikiye katladı. Türkiye’de kolluk güçlerine zırhlı araç üreten OTOKAR, bu üretimi aynı araçları İsrail ordusu için üreten İsrailli ortağı Rafael ile birlikte gerçekleştiriyor. Filistinlilerin üzerine sürülen TOMA’ları üreten Alman firması MAN Grup’un, hem Türkiye’de hem İsrail’de büyük ölçekli yatırımları var.

Türkiyeli şirket HİDROMEK İsrail ordusuna Filistinlilerin evlerini yıkmakta kullandıkları iş araçları üretiyor. İsrailli Beth-El şirketinin müşterileri arasında TSK da yer alıyor. Türkiye’de faaliyet yürüten BANK POZITIF/BANK HAPOALIM İsrail ordusunu finanse ediyor.

Her şey çok açık. Türkiye-İsrail ilişkileri diplomatik şovlarla perdelenmeye çalışılan, kârlılığıyla övünülen, utanç verici bir katliam ortaklığıdır. Askeri anlaşmaların askıda olduğu açıklamaları, ortak tatbikat, istihbarat paylaşımı ve silah üretimini engellememektedir.

Bizler Filistin İçin İsrail’e Karşı Boykot Girişimi olarak Filistin halkına yönelik katliamların durdurulması ve Filistin’in özgürlüğü için gerçek stratejik dayanışma yolunun ekonomik ve askeri ilişkileri kapsayan gerçek bir Boykot ve İşgal aygıtını tecrit etmek olduğunu biliyor ve bir kez daha haykırıyoruz:

İsrail’e kalkan olan, İsrail ordusu ile kârlı ticaret peşinde koşan, bu ticarete göz yuman, İsrail’le tatbikat yapan bir iktidar Filistin’e dost olamaz;

Bu askeri anlaşmalara, bu kanlı ticarete, bu kanlı işbirliğine son verin!

Filistin’e özgürlük, İsrail’e boykot!