Tarih birkez daha gösterdi “Yargılanan değil Yargılayan olmak”!

Selahattin Demirtaş keyfi gerekçelerle 5 Kasım tarihinde tutuklanarak Edirne Hapishanesine gönderilmişti. Dokunulmazlıkları kaldırılarak haklarında fezleke hazırlanıp ifadeye çağrılan HDP`li yöneticilerden olan Selehattin Demirtaş gece yarısı ev baskını ile gözaltına alınıp tutuklanmıştı.
Sözde soruşturma kapsamında birçok HDP`li ev baskınları ile gözaltına alınmış ve Eş başkanlar dahil çok sayıda tutuklama yaşanmıştı. Keyfi gerekçe ile tutuklanan eş başkanlardan Selahattin Demirtaş Edirne Hapishanesinden, 7 Temmuz tarihindeki mahkemesine getirilme hazırlığı yapılan araca ters kelepçe yapılmak istenmesi üzere binmedi.
Milyonların iradesi hiçe sayılarak esir tutulan Selahattin Demirtaş bu uygulamayı kabul etmediğini dile getirerek ters kelepçeyi kabul etmedi. Zaten keyfi gerekçelerle tutuklanan milletvekilleri, HDP`liler ve Demirtaş mahkemeye getirilmeyerek ikinci bir skandal yaşanmasına sahne oldu.
Geçtiğimiz günlerde hakkında açılan soruşturma kapsamındaki mahkemede Figen Yüksekdağ`ın savunmasında da dediği gibi „Emin olun birkaç ömrüm daha olsa aynı şeyleri yeniden yaparım.“ diyerek yargılanan değil yargılayan olan bir iradeye karşı kelepçe vurulamayacağını bir kez daha gösterdi.
Demirtaş’ın getirilmediği mahkemeye gazeteciler de alınmıyor. “Yasak kimin kararı?” diye sorulan sorulara polisler, “Onu Valilik’e soracaksınız” yanıtını veriyor. Gazeteciler adliye binasının dışında bekliyor.