Anasayfa , Haberler , Suzan Zengin: 1 yıldır tutukluyum, mahkemeye çıkartılmadım

Suzan Zengin: 1 yıldır tutukluyum, mahkemeye çıkartılmadım

TÜRKİYE | 17 – 08 – 2010 | Aşağıda mektubunu okuyacağınız Gazeteci- Çevirmen ve İnsan Hakları aktivisti Suzan ZENGİN  yaklaşık 1 yıldır tutuklu bulunmaktadır.  26 AĞUSTOS 2010 Perşembe günü saat 10.00’da Beşiktaş 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak duruşmayla, 1 yılın sonunda ilk kez hakim huzuruna çıkmış olacak.

Hiç bir somut delile dayanmayan “örgüt üyeliği” iddiasıyla 1 yıldır hapishanede tutulan Suzan ZENGİN şahsında, sayıları her geçen artan ve bugün 39’a ulaşan tüm tutuklu basın-yayın çalışanları ve gazetecilerin serbest bırakılması talebimizi dile getirmek için, tüm duyarlı kişi ve kurumları 26 Ağustos 2010 saat 10’da Beşiktaş adliyesi önünde Suzan Zengin’le dayanışmaya çağırıyoruz.

Ailesi Adına

BEKİR  ZENGİN

“Merhaba;

Ben 10 aydır Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutuklu bulunan bir çevirmen-gazeteciyim. Bu süre içinde hiç mahkemeye çıkarılmadım. İlk duruşmam 26 Ağustos 2010 da. Yani tutuklanmamdan tam bir yıl sonra. Bu tarihin adli tatile denk getirildiğini de ayrıca vurgulayayım.

Tutuklanmamdan tam 8 ay sonra hazırlanan iddianame de “yasa-dışı örgüt üyeliği” ile suçlanmaktayım. Ancak ne iddianamede ne de dosyada yöneltilen suçlamaya dönük tek bir “kanıt” bile yoktur. “Kanıt” olarak sunulmaya çalışılan-sunulan materyallerin tümü çalıştığım İşçi-Köylü Gazetesi’nin çalışmaları kapsamındadır.

Bunlar, gazete de yayınlanmış haber, röportaj, gazetenin açıkça belirtilen büro kirası, telefon vb. hesapları ve de gazetenin irtibat telefonu üzerinden yapılan, gazete çalışması kapsamında görüşmelerdir. Bunların tümü de yasal-meşrudur.

Durumuma ilişkin buraya kadar aktardıklarımı, bir süre önce yazdığım bir mektupla , kamuoyuna duyurmaya çalışmıştım. Aynı mektupta, tutuklanmamın bir komplo sonucu gerçekleştiğine de vurgu yapmıştım. Burada ise daha ziyade nasıl bir komplo ile karşı karşıya bırakıldığımı aktarmaya çalışacağım.

Uzunca yıllardır sistem muhalifi devrimci bir kimliğim var. Bu kimliğimi ise hiç bir zaman ve hiç bir yerde gizleme ihtiyacı hissetmedim. Kimliğimi her zaman, her koşulda açık açık savundum.  İkametimi bile 13 yıldır değiştirmedim. Bugüne kadar çok sayıda devrimci-demokratik kurumda, yine açık kimliğimle çalıştım. Bunun yanısıra da, halen üyesi olduğum İnsan Hakları Derneği’nin İnsan Hakları mücadelesine de katıldım.

7 yıldır Umut Yayımcılık bünyesinde çalışmaktayım. Son üç yıldır da Umut Yayımcılık tarafından çıkarılan İşçi-Köylü Gazetesi’nin Kartal bürosundayım. Burada hem gazetecilik hem de yayınevlerine çevirmenlik yapmaktayım.

Kimliğim ve kimliğime uygun bu pratiğim polis tarafından da bilinmektedir. Çünkü bu ülkede polisle-mahkemeyle tanışmamış olan sistem muhalifi neredeyse yok gibidir.

Bu açık ve bilinen kimliğime karşın, 28 Ağustos 2009 tarihinde, sabaha karşı, evim silahlı polisler tarafından basıldı. ( Oysa hergün gazete bürosunda olduğum polisce çok iyi bilinmektedir. Çünkü muhalif gazeteler, kurumlar ve çalışanları neredeyse 24 saat polis tarafından izlenir-gözlenir. Bunu da herkes bilir!)

Evde yapılan aramadan sonra götürüldüğüm Emniyet Müdürlüğü’nde, buraya gelen avukatım aracılığı ile, benim dışımda 3 genç erkeğin daha, evleri -aynı saatlerde- basılarak, emniyete getirildiklerini öğrendim. 4 gün kaldığım Emniyet’ten İstanbul Adliyesi’ne götürülmek üzere çıkarıldığımızda ancak görebildiğim ve bir eylemle suçlandıklarını öğrendiğim bu kişileri tanımıyordum. Aynı şekilde onlar da beni tanımıyordu.

Zaten ne Emniyet’e, ne savcılıkta  ne de çıkarıldığımız mahkeme de bana ne bu kişilerle ilgili ne de bunlara yöneltilen iddialarla ilgili herhangi bir soru da yöneltilmemişti.

Ortada bu yönlü bir kanıt- tanık- ifade vb. durum da yoktu.

Durum böyle olmasına ve gazeteci olduğumu söylememe, bunun tersini kanıtlayacak  hiç bir kanıt olmamasına karşın, çıkarıldığımız mahkeme, bu kişilerin yanı sıra, benim hakkımda da tutuklama kararı verdi.

“Gizlilik” kararı onulan dosya- iddianame tam 8 ay sonra  ortaya çıktığında da, daha önce değindiğim, gazeteye ait  materyallerin dışında, “yasa-dışı” olarak adlandırılabilecek hiç bir delilin olmadığı bir kez daha görüldü.

Ancak hiç bir temele- kanıta dayanmayan iddianame, benim, eylem vb. suçlamaların- ki bu suçlamaların bana dönük olmadığını da koymuştum- bulunduğu  bir dosya da “yasa-dışı örgüt üyeliği” iddiası ile yargılanıyor olmamı ortadan kaldırmadı.

İşte komplo olarak adlandırdığım durum budur. Komplo ise sadece beni  hedeflememiştir. Benimle birlikte, muhalif olan gazetemizi de hedeflemiştir. Muhalif basına ve çalışanlarına dönük baskı, sindirme, engelleme vb. girişimlerin bir parçası olarak hayata geçirilmiştir.

Bu arada, tutuklandığım andan itibaren, hem avukatımın hem de benim tutuklanmaya ilişkin yaptığımız tüm itirazlara “ matbu” denilebilecek (çünkü noktasına  virgülüne kadar aynı içeriktedir) “red” cevapları aldık.

Mektubu sonlandırmadan önce, hapishane koşullaının yarattığı ciddi bir soruna da değinmek istiyorum:

Ben 51 yaşındayım ve hipertansiyon, hızlı kemik erimesi, ülser vb. kronik hastalıklarım var. Bunların düzenli olarak yapılması gereken, tahlil-tetkik de dahil tedavisine dönük koşullarda hapishane ortamında ortadan kaldırılmıştır. Ancak hapishanede olupta  tedavisi engellenenin bir tek ben olmadığımı da hemen vurgulayayım. Hapishanelerde, kanser vb. ciddi hastalıkları olan ve aslında hapishane koşullarında yaşamaları mümkün olmayan çok sayıda  insaın olduğu bilinmektedir.

“Başı- dişi” ağrıyan “paşaları”, tutuklanmalarından kısa bir süre sonra “sağlığı hapishanede kalmaya elverişli değil” diyerek salıverenler, söz konusu sistem muhalifleri olduğunda, körleri- sağırları oynamaktadırlar!

Komplocu bir yöntemle, hukuksuz ve keyfi olarak tutuklanmamı kamuoyunda teşhir etmeyi sürdürürken, önemli bir soruna, hapishanelerdeki sağlık sorununa da dikkat çekmek istedim.

Tutukluluk, dava vd.sürecime ilişkin daha geniş bilgi ise Avukatım GÜL  ALTAY’dan  alınabilir.

Av. Gül Altay’a ulaşım:  0532 367 15 33 nolu telefon üzerinden sağlanabilir.

SUZAN  ZENGİN

Tutuklu Gazeteci (Çevirmen)

Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi     B- 4”

TUTUKLU GAZETECİLERLE DAYANIŞMA PLATFORMU (TGDP)

Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformunun saptamasına göre Türkiye cezaevlerinde tutuklu bulunan 10’u yazı işleri müdürü 39 gazeteci ve yazarın isimlerini, görevlerini ve tutuklu bulundukları hapishaneleri; basının ve kamuoyunun, duyarlı kişi ve kurumların bilgisine sunuyoruz…

1-                 Ahmet Birsin, Gün TV Genel Yayın Koordinatörü, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

2-                 Ali Buluş, DİHA Mersin Muhabiri, Karaman-Ermenek M Tipi Cezaevi

3-                 Ali Konar, Azadiya Welat Gazetesi Elazığ Temsilcisi, Malatya E Tipi Cezaevi

4-                 Barış Açıkel, İşçi-Köylü Gazetesi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü, Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi, KOCAELİ

5-                 Bayram Namaz, Atılım Gazetesi Yazarı, Edirne 1 Nolu F Tipi Cezaevi

6-                 Bayram Parlak, Gündem Gazetesi Mersin Temsilcisi, Karaman-Ermenek M Tipi Cezaevi

7-                 Bedri Adanır, Aram Yayınları Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni, Kürtçe Hawar Gazetesi Yazı İşleri Müdürü, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

8-                 Behdin Tunç, DİHA Şırnak Muhabiri, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

Cezaevi, ANKARA

9-                 Deniz Doğruer, Özgür Gençlik Dergisi Çalışanı, Erzurum E Tipi Kapalı Cezaevi

10-              Dilek Keskin, Atılım Gazetesi Muhabiri, Antakya E Tipi Cezaevi

11-              Eda Ünalan, Kızıl Bayrak Dergisi Ankara Muhabiri, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi

12-              Erdal Güler, Devrimci Demokrasi Gazetesi Eski Yazı İşleri Müdürü, Kandıra F Tipi Cezaevi, KOCAELİ

13-              Erdal Süsem, Eylül Dergisi Editörü, Edirne F Tipi Cezaevi

14-              Erol Zavar, Odak Dergisi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü, Şair, Sincan F Tipi Cezaevi, ANKARA

15-              Faysal Tunç, DİHA Şırnak Muhabiri, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

16-              Füsun Erdoğan, Özgür Radyo Genel Yayın Koordinatörü, Gebze M Tipi Cezaevi, Gebze/KOCAELİ

17-              Gurbet Çakar, Rengê Hêvîya Jinê (Kadının Umudunun Rengi) Dergisi Yazı İşleri Müdürü, Diyarbakır E Tipi Cezaevi

18-              Hamdiye Çiftçi, DİHA Hakkari Muhabiri, Bitlis E Tipi Kapalı Cezaevi

19-              Hasan Coşar, Atılım Gazetesi Yazarı, Sincan F Tipi Cezaevi, ANKARA

20-              Hatice Duman, Atılım Gazetesi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü, Gebze M Tipi Cezaevi, Gebze/KOCAELİ

21-              Hatice Özhan, DİHA Diyarbakır Muhabiri, Ağrı Cezaevi

22-              İbrahim Çiçek, Atılım Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Gazeteci-Yazar, Gebze M Tipi Cezaevi, Gebze/KOCAELİ

23-              Kenan Karavil, Radyo Dünya Yayın Yönetmeni, Adana Kürkçüler Cezaevi

24-              Mahmut Güleycan, Özgür Halk Dergisi Çalışanı, Van F Tipi Cezaevi

25-              Mahmut Tutal, Gündem Gazetesi Urfa Çalışanı, Urfa E Tipi Cezaevi

26-              Mehmet Karaaslan, DİHA Mersin Muhabiri, Karaman-Ermenek M Tipi Cezaevi

27-              Mehmet Yeşiltepe, Gazeteci-Yazar, Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi

28-              Metin Bulut, Yürüyüş Dergisi Sahibi ve Yazı İşleri Mürürü, Kandıra 2 Nolu F Tipi Cezaevi, KOCAELİ

29-              Mustafa Gök, Ekmek ve Adalet Dergisi Ankara Temsilcisi, Sincan F Tipi

30-              Nuri Yeşil, Azadiya Welat Gazetesi Tunceli Çalışanı, Malatya E Tipi Cezaevi

31-               Ozan Kılınç, Azadiya Welat Gazetesi Eski İmtiyaz Sahibi veYazı İşleri Müdürü, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

32-              Sedat Şenoğlu, Atılım Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü ve Gazeteci- Yazar, Edirne 1 Nolu F Tipi Cezaevi

33-              Seyithan Akyüz, Azadiya Welat Gazetesi Adana Temsilcisi, Adana Kürkçüler Cezaevi

34-              Suzan Zengin, İşçi-Köylü Gazetesi Kartal Bürosu Çalışanı, Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi

35-              Şafak Gümüşsoy, Mücadele Birliği Dergisi Eski Yazı İşleri Müdürü, Bolu, Mengen Cezaevi

36-              Şahin Baydağı, Azadiya Welat Gazetesi Çalışanı, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi

37-              Şeyhmus Bilgin, Azadiya Welat Gazetesi Çalışanı, Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi

38-              Vedat Kurşun, Azadiya Welat Gazetesi Eski Yazı İşleri Müdürü, Diyarbakır D Tipi Cezaevi

39-              Ziya Ulusoy, Atılım Gazetesi Yazarı, Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi