Cumhurun başı RTE 7 haziran seçimlerinde sandıkta almış olduğu yenilgiyi nasıl ki kendi lehine çevirmek için Kürtlere yönelik bir saldırı politikasıyla yaşama geçirmek istedi ve bu
politikada kendince başarılı olduğunu gördüyse şimdi de 9 nisanda Anayasa referandumunda -yaptığı tüm yolsuzluklara,hırsızlıklara rağmen-aldığı yenilgiyi tersine çevirmek,meşruluğu
tartışmalı referandumun dikkatini savaşa çekerek,kendisine manevra alan sağlamak için bu kez de dışarıdaki Kürtlere yönelik saldırı politikasını yaşama geçirdi.
Bu kez KDP işbirliğiyle Kürdistan a ve Şengal e bir saldırı düzenledi.Hem de 102 yıl önce Ermeni Soykırımını gerçekleştirdiği bir günde bu saldırı hayata geçirilmiş oldu.T:C. nin 26 savaş
uçağıyla gerçekleştirdiği bu saldırıda YPG ve Peşmerge güçlerinin kayıplarının yaşandığı bu saldırıda sivil alanlar da bombalanmıştır.Radyo istasyonları yerle bir edilmiştir.20 YPG savaşçısı
ve 6 peşmerge hayatını kaybetmiş,çok sayıda yaralı da vardır.
T.C. devletinin kuruluşunda bu yana tek dil,tek bayrak,tek devlet p0litikası doğrultusunda Kürt ulusuna ve azınlık milliyetlere yönelik düşmanlık politikasını bilmeyen yoktur.Özellikle de
T.C. ni n 80 li yıllardan sonra Kürtlere yönelik imha ve inkar politikası tavan yapmış durumdadır.
Suriye de Esad yönetimine yönelik başkaldırıdan sonra başlayan vekalet savaşları sırasında Suriye nin kuzeyinde T.C.sınırında yaşayan Kürtlerin Esad rejimine başkalldırarak özerklik ilan
etmelerin i RTE ve şurekasıhiçbir zaman kabullenemedi.Kürtlerin Batı Kürdistan da elde ettikleri bu statü Türkiyedeki Kürtleri de etkilemesinden korkan T.C.buraya yönelik hepdüşmanca davrandı.Buraya yönelik IŞİD in saldırılarına hep destek sundu.IŞİD in Kobaniye saldırılarında RTE Kobani için ‚Kobani düştü düşecek‘ demesini Kürtler hiç unutmadı.
Kobani nin IŞİD e karşı destansı direnişi ve bu savaştan büyük bir zaferle çıkması ardından kantonların oluşturulması T.C. yönetimi tarafından hep hasmane bir şekilde takip edildi.
Özellikle de Kürtlerin SDG-Suriye Demokratik Güçleri- ni oluşturup Menbiç ibir hafta içerisinde IŞİD in elinden alıp özgürleştirmesi ve burada yaşayan Kürtlerden,Araplardan,Türkmenlerden
bir halk sistemi oluşturması T.C. nin hiç te hoşuna gitmedi.Ve arkasından da Koalisyon güçleriyle IŞİD in başkenti olan Rakka ya yürümesi ve birkaç hafta içerisinde kuşatmaya alması ve
şehrin mahallelerine girmeye başlaması ve SDG olarak özgürleştirdikleri her köyde,kasabada halk meclislerini oluşturmaları T.C. nin kabulleneceği birşey değildir.
Bu alanda bulunan emperyalist güçlerin de kabulleneceği şeyler değil… Her ne kadar IŞİD e karşı savaşta kara gücü olarak büyük bir güç olarak emperyalistlerle birlikte Koalisyon güçleri
içerisinde yer alsalar da kabul etmeleri zor olan bir gerçekliktir.
T.C. nin Kürdistan a ve Şengal e hava saldırısı her ne kadar ‚PKK örgütüne yönelik‘ denilse de burada amaçlananın Rakka da sıkışan IŞİD e nefes aldırmadan başka birşey olmadığını
dünya alem biliyor.
Batı Kürdistan daki güçlerin SDG ile birlikte IŞİD in merkezi Rakka ya yönelik bir operasyonda yer aldıkları bir süreçte T.C. nin Batı Kürdistan a ve Şengal e saldırısı bu güçleri
arkadan hançerlemekten başka birşey değildir.Koalisyon un kara güçlerinin omurgasını oluşturan Kürtlere YPG ye yönelik T.C. nin saldırısına karşı çıkması bundandır.
ABD askeri subaylarının Türk savaş uçakları tarafından hedef alınan YPG mevzilerini ziyaret ederek denetimde bulunması NATO ortağı olarak görülen Ankara nın uluslararası prestijini
fena halde sarsmıştır.Bu politika da T.C.den daha fazla taviz koparmadan başka birşey değildir.
Diğer taraftan Ortadoğudaki zenginliklerin paylaşımda pay sahibi Rusya da RTE nin Suriye politikasına hiçbir şekilde güvenmeyen Putin IŞİD ve öteki islami örgütlerle mücadelede
YPG ile kurduğu ittifakın etkisizleştirilmesine olanak tanımaz.
ABD ve Rusya nın müttefiki konumundaki olan YPG denetiminde olan bölgelerin istikrarsızlaştırılmasına karşı çok daha etkili askeri önlemlerin alınacağına önümüzdeki dönem
tanık olacağız.Özellikle Anayasa referandumundan -RTE nin başkanlık hayallerinden-sonra savaş stratejisini süreklileştirmek isteyen Ankara nın esas hamlesi Kandil e yönelik bir
kara operasyonu yapmak istediği görülüyor.Buna yönelik kapsamlı hazırlıklarn yapıldığı,sınır bölgesine tankların yığıldığı görülüyor.Bu operasyon için peşmergeden ,KDP den destek istendiği bilinmeyen birşey değil.Güney Kürdistandaki KDP nin dışındaki oluşumların -YNK,Goran Hareketi – buna karşı oldukları da bilinmeyen birşey değil.
RTE nin Suriye -EL BAB -bataklığından sonra bir de Irak -KANDİL -bataklığına askerleri sokması Hem Türkler hem de Kürtler açısından felaketle sonuçlanacak bir durumdan başka
birşey değildir.Bu Kandil operasyonu çok sayıda yoksul halkın çocuklarının yaşamlarına malolacağı bilinmelidir.Çok açık değil mi? Buna karşı şimdiden savaş karşıtı sesler yükseltilmelidir,
yürüyüşler,mitingler yapılmalı.
Başkanlık hayalleriyle yatıp kalkan RTE yakında ABD yi,başkan Donald Trump u ziyaret edecek.Görüşülecek konuların başında Suriye ve Kürtlerin olacağı çok açık.
Açık olmayan ABD ye ne pazarlanacak….