Partizan: Berxwedêr Licê! Şehîd namirin!

TÜRKİYE | 01 – 07 – 2013|   Dün Amed Lice’de yaşananlar bir kez daha gösterdi ki, bu devlet Kürt halkına karşı düşmanlığını hala sürdürüyor. Dün Hêzan (Kayacık) Köyü’ndeki karakol inşaatına yürüyen köylülerin üzerine faşist TC ordusu tarafından açılan ateş, bir kere daha gösterdi, devletin Kürt halkına karşı “güvenlikçi” kırmızıçizgilerinin sınırını… Katliamlara yabancı olmayan, yüreği yaralı anaların, kayıpların ve bedellerin gölgesinde erken büyümüş Kürt gençlerinin şehri Lice’de açılan ateş ile 19 yaşındaki Medeni Yıldırım katledilirken, 3’ü ağır, 9 kişi de yaralandı.

Faşist TC devleti AKP hükümeti eliyle bir yandan “çözüm süreci” adı altında “barış havarisi” kesilirken öte yandan T. Kürdistanı’nı karakollarla, barajlarla, korucularla kuşatmaya devam ediyor. Gerillalara dönük askeri keşif operasyonlarını sürdürüyor. Yapacağı yeni karakolları müjdeliyor! Hem de bizzat bu ülkenin başbakanı R. T. Erdoğan’ın açıklamalarıyla…

26 Haziran’da “akil insanlarıyla” bir araya gelen Erdoğan, bu katliamın, bu saldırının bizzat emrini vermiştir. “Çözüm süreci” boyunca adım atmayan, “tek dil, tek din, tek, millet” tekerlemesini sürdüren, müzakere masasına oturduğu PKK lideri A. Öcalan’ı her konuşmasında “terörist başı” şeklindeki ırkçı ve şoven açıklamaları ile aşağılayan ve Kürt ulusal hareketinin iradesini tanımaz halde davranan Erdoğan, bu toplantıda “karakol ve baraj yapımlarının süreceğini”, “daha çok çalışsınlar” diyerek seçim barajını düşürmeyeceklerini ve herhangi bir reform paketlerinin olmadığını açıkça dile getirmiştir.

Bu açıkça karakol inşaatına karşı “Savaş değil, barış istiyoruz” diyen Kürt köylülerinin jandarma tarafından katledilmesine verilen emirdir. Bu açıklamalar, Kürt ulusunun kan ve can bedeli mücadelelerle kazandığı haklara saldırıdır. Bu gerillanın çekilmesini fırsat bilip, Kürdistan’ı cendereye alma çabasıdır.

Köylülere karşı katliam girişiminin hemen ardından özellikle burjuva-feodal medya ve AKP kodamanlarından Hüseyin Çelik’in açıklamalarıyla her zaman olduğu gibi gerçekler çarpıtılmaya çalışıldı. Katliamın hemen ardından; “asker havaya ateş açtı”, “göstericiler askere ve işçilere molotof ile saldırdı”, “çözüm sürecini baltalamak isteyen güçler”, “PKK’li grup halkı karakolu basmaya teşvik etti”,  “sorumlularını bulacağız”, “kendi kendilerini vurmuşlardır” şeklinde açıklamalar yapıldı.

Ancak dün akşam saatlerinden itibaren Gezi direnişi ile birlikte 1 aydır sokaklarda olan halkın “Diren Lice” sloganıyla sokağa dökülmesi devletin ve kanlı medyasının tüm bu oyunlarını boşa çıkaracaktır. Gezi direnişinde gerçek yüzünü iyice gösteren devlet ve medyası, şoven ve ırkçı politikalarıyla etkisi altına aldığı kesimin de tepkisini toplamaktadır artık…

Yaşananların hesabı elbette verilecektir. Halkımıza yönelik hiçbir saldırı cevapsız kalmayacaktır. Kürt halkının imha, inkâr ve asimilasyona karşı direnişi bugüne kadarki en azgın saldırılara karşın bitirilemedi ve kuşku yok ki direniş bundan sonra da devam edecek ve katil devlet döktüğü her kan için halkımıza hesap verecektir!

Şehîd namirin!

PARTİZAN