TÜRKİYE | 1 – 12 – 2012 | Suyu parasız yaptığı için AKP’li belediyelerin ve AKP’li yöneticilerin hedefine aldığı Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven görevinden alındı. Özgüven’e halk desteği sürüyor
İzmir’in Dikili İlçesi’nin Belediye Başkanı Osman Özgüven 28 Kasım günü görevden alındı. Özgüven, suyu parasız yaptığı 2008’den bu yana AKP’li belediyelerin ve AKP’li yöneticilerin hedefindeydi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Özgüven hakkında “görevi kötüye kullanmak” gerekçesiyle dava açmış, dava sonucunda Özgüven parasız olan 10 tona kadar su kullanım bedelini 1 kuruşa çekmişti.
Özgüven’i hedef tahtasına oturtan bir diğer husus da Özgüven’in siyanürlü altın aranmasına karşı çıkması. Gülen Cemaati’ne ait Altın Koza Şirketi’nin bölgede siyanürle altın madenciliği yapmış ve Özgüven dahil olmak üzere bölgede yaşayanlar altıncılara karşı eylemler yapmıştı.
ANF, Osman Özgüven’le İsveç’in başkenti Stokholm’de bir röportaj yaptı. Görüşmede, hakkında yapılan ihaleye fesat karıştırma suçlamasını kesinlikle reddeden Özgüven ceza almasına neden olan davalar hakkında şunları söyledi: “Yaptığımız çalışmalar AKP İktidarı ve onun oradaki uzantıları olan Kaymakam, Hakim, Savcı ve Polisi rahatsız etti. Suyu halka bedava dağıttığım için dava açtılar. 12 hapis cezasıyla cezalandırmamı istediler. Ama halk ve kamuoyu buna tepki gösterdi. Duruşmalara 60 avukat, çevre örgütleri ve halk katıldı. Çok tepki olduğunu görünce ceza vermekten vazgeçtiler. Belediye otobüslerini de bedava yaptık. Kendimi ihbar ettim. Bundan da yargılayın beni dedim ama duymazdan geldiler. Sudan dolayı bana ceza vermeye cesaret edemediler.”
Daha sonra Özgüven ve 5 Belediye Meclis Üyesi aleyhinde Belediyeye ait Jeotermal A.Ş.’e ait araçları belediyeye satın aldıkları için dava açılmıştı. Savcı şirketin SSK’ya borcu olduğu için araçları satamayacağını iddia etmiş ve Özgüven hakkında yabancı bir şirketi ihaleye kabul ettiği suçlamasıyla yeni bir dava açılmıştı.
Özgüven her iki davada da bir yolsuzluk ve usülsüzlük olmadığını belirterek şunları söyledi: “Belediye olarak paramız olmadığı ve kredi alamadığımız için Jeotermal Şirketine 5 araç satın aldık. Bir yıl sonra bu araçları şirket ihaleye çıkardı ve biz satın aldık. Şirket zaten belediyenin şirketi. Şirketin borcu olmasını gerekçe göstererek dava açtılar bana ve 4 Belediye Meclis Üyesine ceza verdiler. Mademki usulsüzlük var neden Jeotermal A.Ş’nin yönetimindeki Kaymakama ceza vermiyorsunuz? Öteki cezayı da yaptırdığımız yeni garajdan dolayı verdiler. İhaleye yabancı bir şirket girmişti. Yabancı şirket giremez dediler. Biz de ihaleyi iptal ettik ama buna rağmen bana ve arkadaşlarıma ceza verdiler. Zaten her iki mahkeme kararında da yolsuzluk, zimmet ve kişisel kazanç olmadığı belirtilmiş. Onlarca Yargıtay üyesi, avukat ve hukukçuya danıştık. Böyle dava mı olu dediler. Bize ceza veren Hakimin kendisi söylemiş bu davanın açılmaması gerektiğini. Cezayı veren Hakimin kendisi bana üzgün olduğunu ve davanın Yargıtay’dan döneceğini söyledi. Mademki dönecek neden ceza veriyorsun? Sende hiç vicdan yok mu?”
Dikili Halkı her Cumartesi günü alanlara çıkarak Özgüven’e sahip çıkıyor ve AKP İktidarını protesto ediyor.
Sendika.Org