ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
7 Ocak günü Fransa’nın başkenti Paris’te bulunan ünlü mizah dergisi Charlie Hebdo’nun merkezine silahlı saldırıda bulunulmuş ve bu saldırıda aralarında 4 karikatüristin de bulunduğu 12 kişi yaşamını yitirmişti. Radikalizme ve ırkçılığa karşı karikatürleriyle meşhur olan Charlie Hebdo’ya dönük bu saldırıyı El-Kaide üstlendi.
Ki daha önce 2011 yılında “Şeriat” isimli bir dosya hazırlayarak burada İslam dini peygamberi Muhammed çizimlerine de yer veren Charlie Hebdo, aynı terör örgütü tarafından kundaklanmış ve son saldırıda katledilen derginin genel yayın yönetmeni Stéphane Charbonnier (Charb), yine aynı örgütün “İslam’a karşı suç işledikleri gerekçesiyle öldürülmesi için çağrı yaptığı” 11 kişi içerisinde yer almıştı.
Bu saldırının ardından dünyanın dört bir yanından tepkiler çığ gibi büyüdü ve milyonlarca insan aynı anda “Hepimiz Charlie’yiz” dedi. Bu tepkilerin ardından başta Fransa devleti olmak üzere emperyalist-kapitalist sistemin baş temsilcisi olan tüm devletlerden ardı ardına kınama mesajları geldi.
Özellikle Fransa devletinin özgürlüğe verdiği önemi görmek için, kendi ülkesinin sınırlarına değil; Cezayir sınırlarındaki uygulamasına bakmak gerekir. Fransa devletinin Charlie Hebdo’ya dönük timsah gözyaşlarına değil, 9 Ocak 2013’te yine Paris’te Sakinelerin katledilmesindeki parmağına ve Libya’ya dönük emperyalist saldırganlığına bakmak gerekir!
Keza Charlie Hebdo öyle yapardı!
Timsah gözyaşları ile açıklama yapan emperyalist-kapitalist sistem temsilcileri; özgür basının kalemine, kağıdına akıtılan kandan bile rant elde etmenin peşindedirler.
Başta Ortadoğu halkları, bugün de özellikle Kobanê’de Kürt halkının başına kabus gibi çöken şeriatçı, tekfurcu terör örgütlerin gerçek yaratıcısı olan bu devletler bu katliamın esas failleridir!
Bu katliamı kullanarak İslam inancına sahip halklarla Avrupalı işçi-emekçiler arasına nefreti yaymaya çalışan ve bundan nemalananlar yine onlardır!
Ve Charlie’nin sivri kaleminden kurtulacaklarını düşünenler de yine onlardır!
Ancak bu konuda da yanılıyorlar. Charlie, yayın çizgisini sürdürmeye devam edecek. Egemenleri rahatsız eden sivri kalemleri şimdi bir kez daha hepimizin elinde!
Özgür basın susturulamaz!
Özgür Gelecek
