‚LÖB’lü olmak suç değildir‘

ANTALYA | 15 – 05 – 2013 | 1 Mayıs’a çağrı yapan bildiri dağıttıkları için Antalya Karatay Anadolu Lisesi’nde polis şiddetine maruz kalan Liseli Öğrenci Birliği (LÖB) üyesi üç öğrenci tasdikname ile okuldan atıldı ve haklarında dava açıldı. Olaya ilişkin ETHA’ya bir mektup yollayan öğrenciler, „Biz her hangi bir suç işlemedik. Tek yaptığımız 1 Mayıs’a çağrı bildirisi dağıtmaktı. Alınan bu karar eğitim hakkımızı gasp etmektedir“ dedi.

POLİS LİSEYE BİBER GAZIYLA SALDIRDI

Polis, 8 Nisan tarihinde LÖB üyelerinin liseli öğrencileri kendi sorun ve talepleri ekseninde 1 Mayıs alanına çağırmak için hazırladıkları bildirileri Karatay Anadolu Lisesi’nde dağıtmasını engelledi. LÖB’lülerin bildiri dağıtmanın suç olmadığı, bildirilerinin künyesinin olduğu içeriğininde dünyanın her bir yerinde binlerce insanın katıldığı 1 Mayıs Dünya İşçi Emekçi Bayramı’na çağrı amaçlı olduğunu belirtmesine rağmen polis, lise öğrencilerine biber gazı sıktı ve öğrencileri darp etti.

Öğrenciler yazdıkları mektupta polis saldırısına ve ardından gelen gözaltıya ilişkin, „Gazdan etkilenen iki arkadaşımızı yüzünü yıkamaları için okul lavabosuna götürmeye çalıştık; ancak polis okul içerisinde de biber gazı kullanmaya devam etti. Bizler lavaboya girdikten sonra polisler arkamızdan girip kapıyı kapatıp iki arkadaşımızı darp etmeye devam ettiler. Ardından haber bültenlerinde görüldüğü gibi yaka-paça gözaltına alındık. Gözaltında sağlık kontrolüne giderken ellerimiz kelepçeliyken bile polislerden tokatlar yedik“ ifadelerini kullandı.

ÖĞRETMENLERE DE SALDIRI!

Polis şiddetine engel olmaya çalışan öğretmenlerin de polisin hakaret ve sözlü şiddetine maruz kaldığını belirten öğrenciler sürecin devamına ilişkin, „Olay anında bildiri dağıtmayan, gözaltına alınmamıza tepki gösteren okul öğrencisi M.Ç. ve B.A.’da gözaltına alındı. Hepimiz hakkında polise görev yaptırmamak için direnme suçlarından ötürü ve polisin de yalan ifade vermesiyle dava açıldı. Ayrıca üç okul öğretmeni hakkında polise hakaret, görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme ve tehdit suçlarından ek takipsizlik kararı verildi“ dedi.

Haklarında açılan davanın dışında okuldan ’siyasi örgütler adına bildiri dağıtmak, düzenlenmiş eylemlere katılmak‘ gerekçe gösterilerek okuldan tasdikname ile atıldıklarını belirten öğrenciler, o gün bildiri dağıtmayan ve okulda olmayan bir arkadaşlarının ise iki gün uzaklaştırma cezası aldığını ifade etti. Öğrenciler mektupta, okul yönetiminin okuldan atmakla yetinmeyip bir arkadaşlarının ailesini okula çağırarak üyesi oldukları Liseli Öğrenci Birliği’ni terör örgütü, kendilerini de terörist ilan ettiğini vurguladı.

İTİRAZ HAKKI DAHİ TANINMADI

Okulun itiraz dilekçelerinin sonucunu dahi beklemeden kendilerini okuldan attığını ifade eden öğrenciler, „Biz F.A., S.C.Ç ve O.G. olarak bu karara itiraz ediyoruz. Biz herhangi bir suç işlemedik. Tek yaptığımız 1 Mayıs’a çağrı bildirisi dağıtmaktı. Alınan bu karar eğitim hakkımızı gasp etmektedir. 1 Mayıs meşru bir gündür, 1 Mayıs’a çağrı yapmak da suç teşkil etmemelidir“ dedi.

Davalarının 27 Mayıs tarihinde 13.30’da Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesi duruşma salonunda görüleceğini hatırlatan öğrenciler mektuplarında son olarak, „LÖB üyesi olmak suç değildir. Nasıl bir işçi sendikası bir iş yeri önünde bildiri dağıtır ve bu iş yeri o sendikanın örgütlenme alanıysa ,liselilerin sorunlarını gündemine alıp çalışmalar yapan biz LÖB üyelerin de mantık itibariyle çalışma alanları liseler ve lise önleridir. Bizlerin tek suçu liselerde eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim talebinde bulunmamızdır. Ancak bu talebimizin karşılığı bizi geleceksizleştirmektir. Bu yazdığımız mektubu yaşanan bu hukuksuzluğu başkaları yaşamasın diye kaleme aldık“ ifadelerini kullandı. (etha)