İSVİÇRE | 21 – 05 – 2009 | 10 Mayıs Pazar günü İşviçre’nin Basel kentinde İbrahim Kaypakkaya’yla anma gecesi düzenlendi. 18 Mayıs günü Diyarbakır zindanlarında işkencede katledilen, Türkiye Devrimci Hareketinin önderini ölüm yıl dönümünde anmak amaçlı düzenlenen gece’ye 1000’e yakan insan katılım sağladı. Rojda, Grup Haykırış ve Suavi’nin yer aldığı gece programına boyunca kitleler sloganlarını çoşkuyla, İbrahim için attı.
İsviçre’de gece organizesi tarafından elektronik postayla gönderilen açıklamada, gece’nin çoşkulu ve kitlesel geçtiği açıklandı. Ön çalışma sırasında 2000’in üzerinde kitleye birebir ulaşıldığı, bunun yanısıra birçok kahvehanede oyunların durduralarak, düğünlerde ise anonslar yapıp, bildiriler dağıtarak, çok daha fazla kitleye ulaşıldığı bildirildi.
Açıklamanın tümü ise şöyle:
Mayıs ayı, doğanın en bereketli meyvelerini insanlığa sunmaya hazırlandığı, olanca doğa güzelliklerini yaşamın cümbüşü haline getirdiği bir ay olmasıyla birlikte, gerek Enternasyonal Proletarya açısından, gerek Türkiye Devrimci Hareketi ve gerekse Kürt Ulusal Hareketi açısından oldukça ağır kayıpların ve yitimlerin yaşandığı bir aydır.
Özelde Türkiye Devrimci Hareketini ele aldığımızda, TDH’nin Deniz, Yusuf, Hüseyin’ini, Hüseyin Cevahir, Alpaslan Özdoğan, Kadir Manga’sını, Cihan Alptekin, Mahir Çayan ve Enternasyonal Proletaryanın Türkiye müfrezesi olan TKP/ML’nin kurucusu ve baş komutanı Komünist İbrahim Kaypakkaya’yı, yine Kürt Ulusal Hareketinin Haki Karer’ini, Halil Çavgun’unu, Mehmet Karasungur, Ferhat Kurtay, Necmi Öner ve Eşref Anyık’ını, Türkiye halklarının bu ve daha ismini sayamadığımız nice yiğit evladını egemenler katlettiler. Bu katledişle onları unutturmaya, fikir ve düşüncelerinin yayılmamasını hedeflediler. Yanıldılar! Onlar, Türkiye halklarının yüreklerinde yeşeren özgür gelecek’in umut fidanı olarak yeşerip, bilinçlerde irade, yüreklerde cesaret, bileklerde güç, düşüncede kazanmanın,ısrarın ve savaşmanın abideleri oldular.
Mayıs ayının bu anlam ve önemi, Türkiye topraklarında zulmü ve sömürüyü tarihe gömmek isteyenler açısından son derece önemli sorumluluklar ve fedakarlıklar arz etmiştir/etmektedir.
Komünist Önder Kaypakkaya’nın katledilişinin 36.Yıl dönümünde, İsviçre Partizan ailesi olarak 10 Mayıs tarihinde İsviçre’nin Basel şehrinde İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anma gecesi organize edilmiştir.
İsviçre’nin bir çok farklı kantonunda yürütülen gece çalışmaları son derece olumlu bir seyir izlemiştir. Gece çalışması vesilesiyle yürütülen çalışmalarda direkt ve birebir görüşmeler vesilesiyle iki bin’e yakın kitleyle temas kurulmuştur. Yine anma etkinliğimiz öncesi 5-6-7-8 ve 9 Mayıs tarihleri süresince bir çok kahvehaneye girilerek TV,oyun vb şeyler durdurularak anmanın sesli A/P’sı yapılmıştır. Yine bir çok düğün salonuna gidilerek Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anma etkinliğimizin Duyurusu yapılmış, Gecenin programı okunmuş, salonda bulunan yüzlerce kişinin masasına el ilanları bırakılmış, bilet satışları yapıldıktan sonra yaygınca gece afişi asılmak suretiyle çok kapsamlı ve yaygın bir kitle çalışması yürütülmüştür. Yine posta kutularına el ilanları bırakılarak ev ziyaretleri yapılmıştır. İsviçre genelinde çalışmayı yürüten aktivistlerimizin birebir ve direkt ilişki-temas sağlamış olduğu iki-bin’e yakın insanın dışında kitlelerin kitlesel olarak bulunduğu gece, Düğün, Eğlence ve Kahvehanelere yapılan ziyaretler, yürütülen sesli A/P çalışmaları vesilesiyle binlerce insana ulaşılmış çok yönlü bir çalışma yürütülerek yaygın ve başarılı A/P çalışması yürütülmüştür.
Anma etkinliğimize katılımın da bu temelde kitleler tarafından sağlandığı gecede görülmüş, katılımda ki nicel durum, yürütülen çalışmalarda ki çok yönlü, ve farklı araçları doğru ve sistemli olarak kullanmada ki ustalığın sağlamış olduğu pozitif durumdur. Bu bizlere, Doğru ve sistemli/sürekli yürütülen kitle çalışması sayesinde olumlu ivmelerin kazanıldığını bir kez daha göstermiştir. Geceye 1000 yakın kitle tarafından Anma etkinliğimiz büyük bir coşkuyla sonuçlandırıldı.
Anma Etkinliğimizi,
„Nice ağır bedellerle, nice başarılar ve yenilgileri karşıladık,karşılayacağız da. Başarı ve yenilgilerimizle, ağır bedel ve kayıplarımızla, sevinç ve zaferlerimizin bir arada yaşandığı duygu cümbüşünün kapladığı, yüce bir mücadelenin yolculuğunda geride bıraktığımız canlarımızla birlikte ilerlemeye devam ediyoruz. Sert ve acımasız olan sınıf mücadelesinin, ağır fırtınasının aramızdan alıp götürdüklerinin ardından, yüreğimizde, belleğimizde ve sözcüklerimizde acıyı ve umudu birlikte yedirip, mücadelemizin sarsılmaz gücü ve yaşamın çekicinin sert darbeleriyle, tarihin orta sayfalarına kazıyoruz isimlerini.
Önderimiz İbrahim Kaypakkaya şahsında, devrim ve yüce komünizm mücadelesinde şehit düşen enternasyonal proletaryanın neferlerini, bilincimizde irade, bileğimizde güç, yüreğimizde cesaret, irademizde kararlılık olarak tutacağımıza bir kez daha söz veriyor, ve katledilişinin 36.yılında Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anma etkinliğimize katılmanızdan dolayı PARTİZAN ailesi olarak hepinize hoş geldiniz.
Sizlere Ülkemizin direnç çiçekleri olan tutsaklardan, dağ başlarında zulme ve vahşete karşı silah çatıp savaşan dağ kokulu yiğitlerden, sokak-sokak, ev-ev, meydan-meydan çarpışan, düşmanın her an ensesinde ve beyninde patlamaya hazır bir bomba gibi direnen militanlardan kucak dolusu selamlar ve mesajlar getirdik.
Yaşamı yaşamlarıyla, direnişleri, mücadele ve ölümleriyle anlamlı kılan başta önderimiz İbrahim Kaypakkaya ve ardıları olan Partimiz üye, kadro ve savaşçıları, işkencenin, zulmün ve ölümün kucağındayken dahi, geleceğin gamzelerinden öpüp, yepyeni bir dünya yaratma arzusu ve iradesiyle yola koyuldular. Bizlerde onların ardıları olarak hala bu yoldayız.
Katledilişinin 36. yılında bir kez daha Kaypakkaya yoldaşı anarken, Bundan tam 37 yıl önce Kaypakkaya yoldaş tarafından Enternasyonal Proletaryanın Türkiye Kurmayı ve öncü müfrezesi olarak kurulan Partimiz TKP/ML ve onun öncülüğünde ki Halk Ordumuz TİKKO ve gençlik örgütümüz TMLGB’nin kuruluşunu da coşkuyla kutluyoruz. Ve canları ve kanlarıyla toprağa tohum olan hasadı ise devrim olacak, Köhnemişe baş kaldırı, çürüyene isyan, Zalime Korku, Mazluma Umut olan ve 37 yıllık tarihi kan ve canları ile yaratanlara bizden bin selam… ‚ denilerek saygı duruşunun ardından gecenin programına geçildi.
Etkinliğimize, demokrasi güçlerinin Zürich’de ki mevzilerinden biri olan Gençlik Kültür Evi bünyesinde çalışmalarını yürüten Mavi Yol Şiir Grubu’nun kavga dolu şiiriyle açan ve Gece Tertip Komitesi adına gecenin anlam ve önemini belirten bir konuşma yapıldıktan sonra sempozyuma geçildi. Sempozyuma Rakıp Zarakoğlu, Haluk Gerger, Volkan Yaraşır ve Partizan adına katılan kişilerle yürüttüğü Sempozyumla geceye devam edildi.
Kitlelerin sempozyuma ilişkin oldukça hassas ve duyarlı olduğu, sempozyum süresi boyunca konuşmacıların pür dikkat dinlenmesi ise son derece ilgi çekiciydi.
Sempozyum sonrası geceye verilen aranın ardından Zurich Halk Oyunları gösterimi yoğun bir ilgiyle izlendi. Geceye TKP/ML-MK tarafından gönderilen mesajın okunmasının ardından Grup Haykırış sahne alarak kavga yüklü marşlarıyla kitleleri coşturdu. Ardından Dili, Müziği, Kültürü egemenlerce yüz yıllar boyu yok sayılmış, inkar edilmiş bir ulusun mensubu olan ve tüm baskı ve sindirme politikalarına karşın kendi ulusunun dilinde şarkılarını ve ezgilerini söyleyerek, hem bu baskı ve sindirme çalışmalarına açık ve kesin cevap verirken, aynı zamanda yüz yıllardır asimle edilmeye çalışılarak dili, müziği kültürü yok edilmeye çalışılan bir halkın direniş, aşk, sevgi, özlem, hasret ve baş kaldırı müziklerini Kürtçe dilinde seslendiren ROJDA sahnede ilgiyle dinlenildi.
Geceye MLKP, TKiP, MKP nin Yurt Dışı Örgütlülüğü adına göndermiş oldukları mesajların okunmasının ardından sahne alan Suavi‘nin söylediği ezgilerle Anma etkinliğimiz atılan kavga sloganlarıyla son buldu.
Onlar Yaşamı Taşıdılar Zirveye
Bizde Kavgasını Onların…
Ant Olsun ki,
Anılarını Mücadelemizde Yaşatacağız…