Partizanca her kavgada
Yeniden yaşatılıyor
Önderimiz KAYPAKKAYA
Yeşil gözlü kızıl önder!
Aydın sözlü cesur önder!
Her kavgada anıyor halkımız seni
İşçi-köylü her eylemde arıyor seni
Her yıl 18 Mayıs’ta
Militanca her kavgada
Yeniden yaşatılıyor
Önderimiz KAYPAKKAYA!
Yeşil gözlü kızıl önder!
Aydın sözlü cesur önder!
Her kavgada anıyor halkımız seni
İşçi-köylü her eylemde arıyor seni
Her yıl 18 Mayıs’ta
Partinin atılımında
Yeniden yaşatılıyor
Önderimiz KAYPAKKAYA!
Yeşil gözlü kızıl önder!
Aydın sözlü cesur önder!
Her kavgada anıyor halkımız seni
İşçi-köylü her eylemde arıyor seni
Her yıl 18 Mayıs’ta
Yeniden yaşatılıyor
Önderimiz KAYPAKKAYA!
Yeşil gözlü kızıl önder!
Aydın sözlü cesur önder!
Her kavgada anıyor halkımız seni
İşçi-köylü her eylemde arıyor seni
Asiwa Serciyan, 18 Mayıs 2010
==================================================================================
Ender ve Önder İnsan, Kaypakkaya Anısına, Şiirsel Anlatı
Anadolu/Mezopatamya halklarının
Altınçağ doğrultulu
Durdurulamaz yolculuğunda
Saçtığı fikirsel parıltıyla
Gözleri kamaştıran
Yolumuzu aydınlatan
Bir kutup yıldızıdır
İbrahim Kaypakkaya
Sosyal kurtuluş kavgasının
yeşil gözlü kızıl önderi!
Aydın sözlü cesur önderi!
Bilesin ki;
Her onurlu kavgada,
her haklı savaşta
halkımız anıyor ve arıyor seni
‘En tehlikeli ihtilalci komunist’
Dediler senin için, CIA ve MIT raporlarında.
‘Hizaya gelmez, iflah olmaz’ dediler…
‘Ne biçim insan bu, bunca işkenceye hala direniyor’
Diye düşündüler mutlaka, kimbilir?!…
‘Öyleyse, konuşmuyorsa vurun’ dediler galiba…
Sesini ve sarsıcı fikirlerini susturmakla
Kendi ölüm korkularını yeneceklerini zannettiler
Bunun için katlettiler SENİ,
Bunun için bir torbada verdiler ailene
Doğram doğram körpe bedenini…
Ve böylece, ‘kızıl tehlike’yi
Bertaraf edeceklerini zannettiler…
Ammaaaaaa…
37 yıldır unutturamadı egemenler seni
Ve yine
37 yıldır inadına yaşatıyor
Her sınıf kavgasında
Ve her halk savaşında ardılların seni!
Devrimci emsallaerinden
Denizleri de astılar 6 Mayısta haince,
Mahirleride hunharca katlettiler
30 Mart’ta soğuk bir günde
71 Atılımını boğmak istiyordu faşizm
Reformizme ve revizyonizme karşı
Mahir ve yoldaşlarınca
Deniz ve yoldaşlarınca
SEN ve yoldaşlarınca
Mayalanan 71 devrimci başkaldırısını
Bitirmek için zulmü doruğa çıkardılar…
Ancak,
Ardınızdan gelen binler
‘Bir ölür bin doğarız ölümlerde’ dediler
Ve milyonlarca çoğaldılar…
Ne zulüm tükendi ne direniş,
Ne ölüm tükendi ne diriliş,
Ne gün tükendi,
Ne de güneşli günler uğruna
Sıra neferliğine çıkarsız diziliş!
Ender insan,
Sınıfsal kavgamızın yüce Önderi,
Sevgili Yoldaş;
Bilesin ki,
Parlak devrimci-komunist fikirlerin,
Resmi tabuları kıran bilimsel aykırılığın,
Esareti parçalayan cesaretin,
Egemene biat etmeye inatla direnişin
‘Ser verir- sır vermez’ tavrın,
Şövenist akıntıya karşı yüzen politik iraden,
Ve direngen-savaşkan duruşundan ilham alarak,
Seni yine anarak ve örnek alarak
Yaşa(t)maya devam ediyor
Nesil nesil şimdi yoldaşların!
Kurtuluş kavgamızın
Yeşil gözlü kızıl önderi!
Aydın sözlü cesur önderi!
Bilesin ki;
Her kavgada halkımız
Hem anıyor ve hem de arıyor SENİ
Doğanın gürbüzleştiği
Tohumların filizlendiği
Renklerin cümbüşlendiği
Her 18 Mayıs’ta
Bir kez daha ve çok daha yoğun
Anıyor ve arıyoruz seni
memurlar, öğrenciler
aydınlar ve yoldaşların,
Yaşlılar, gençler
Kadınlar ve erkekler,
Türkün devrimcisi,
Kürdün gerillası,
Kızılbaşın savaşçısı,
İnançlının insaflısı
Gayr-ı müslümün bilgilisi,
İşçinin TEKEL direnişçisi gibi kararlısı
Köylünün emekçisi
Aydınların onurlusu
Öğrencinin cesaretlisi
Her daim anıyor ve arıyor seni
Ve SENİN gibileri…
Yaşamın yenilendiği
Umutların büyütüldüğü
Atılımların biçimlendiği
Her yıl 18 Mayıs’ta
Anıyor ve arıyoruz seni!
Sınıf kininin bilendiği
Mücadelenin yeniden dirildiği
Yürüyüşlerin kitleselleştiği
Her yıl 18 Mayıs’ta
Anıyor ve arıyoruz seni!
Bilesin ki,
Önder Yoldaş,
Her 18 Mayıs’ta,
Çeşitli milliyetlerden ve inançlardan
Halkımız SENİ,
Şimdi daha çok
Ve daha yoğun yaşatarak
Israrla anmaya devam ediyor!
Çünkü;
Fikrin ve zikrin,
Tavrın ve duruşun,
Sevdan ve anılarınla
Halkımızın elinde
Tabuları bir bütün yıkan,
Karanlıkları aydınlatan
Bir fener olarak varolmayı
Enerji vermeyi sürdürüyorsun!
Öyle bir fener ki;
At izi ile it izinin
Birbirine karıştığı,
Faşizmin binbir kılıkla
Daha aldatıcı bir boyutta
Yeniden sinsice saldırganlaştığı
Ama aynı zamanda
Bu zulüm sisteminin
Lime lime çözülüş yaşadığı
Şimdiki ‘Türk-İslam Sentezli’ bu gerici politik mecrada;
Ne şanslıyız ki, senden öğrenerek rahatça yol alabiliyoruz.
Kimsenin resmi tabulara dokunamadığı
Bilimsel siyasi sorgulamanın donuklaştığı
Azgınca şövenizm zehiriyle
Türk ve Kürt ulusunun fikirsel açıdan kısırlaştırıldığı
Ve son tahlilde herkesin ‘ulusal hiza’da aynılaştığı
Akıntı içinde gerçek muhalefetin kafasının karıştığı
Karanlık bir ortamda
Resmi faşist ideolojiyi tarumar eden
Devrimci fikirlerinle
Hala ve şimdi daha çok
Yolumuzu ve yönümüzü
Aydınlatıyorsun!…
Yeşil gözlü kızıl önder,
Aydın sözlü cesur önder,
Ender duruşlu yılmaz önder
Güneşe sevdalı insan önder
Bilinci ve yüreği isyan önder!
Yoldaşlar yoldaşı Kaypakkaya!
Fikrin, zikrin ve sevdalarındaki bütünlük aşkına,
Ezilen ve sömürülenlerin kurtuluşu aşkına,
Bilesin ki bir gün mutlaka,
Yaşlı yerkürenin Anadolu/Mezapotamya
Denilen penteonuna
Bizlere devrettiğin
Uluslararası proletaryanın
Kızıl Bayrağını
Ve bir de
Senin görkemli ama sade bir büstünü
Dikebilme adına;
Seni Partizanca anmaya ve yaşa(t)maya
Israr ve inançla devam edeceğiz!
Bilesin ki,
Bilinsin ki
Ve bilsinler ki,
PARTİZAN haykırışlarla
Dersimde, Amed’de ve Tokat’ta
Tüm Türkiye ve Kürdistan coğrafyasında
Yoldaşların söz veriyor ki,
SENİN ve SENİN GİBİ
Gerçek Öncü ve Önderleri
Asla UNUT(TUR)MAYACAĞIZ!!!…
Bir gün mutlaka yine bir 18 Mayıs’ta
Göndere çekilen kızıl bayraklar
Ve komutan ayferlerin, direngen beritanların
zafer çığlıkları eşliğinde
Adeta insan seli içinde
SENİ YENİDEN ve YİNEDEN YAŞATACAĞIZ!!!
Asiwa Serciyan, 18 Mayıs 2010