Katar IŞİD için paralı asker eğitiyor!

Belge en son İran resmi haber ajansı “Fars” tarafından yayınlandı. Bu ajans, genel anlamda çok da güven verici bir ajans olarak görülmüyor.  Yayınladığı belge de büyük basın organları tarafından görmezden gelindi. Fransız Marianne dergisi, bu belgenin izini takip ederek, kaynağını ve doğruluk derecesini araştırdı.

Katar’ın Libya’nın başkenti Trablus’taki büyükelçiliğinde bulunduğu belirtilen diplomatik belge, Katar’ın Tunus, Fas ve Cezayir kökenli savaşçıları aldığı ve eğiterek Suriye’de IŞİD’in yanında savaşmaya gönderdiğini doğruluyor.  Belge, Katar’ın Libya büyükelçisi Nayef Abdullah El Emadi’nin imzasını taşıyor. El-Emadi mevcut durumda halen aynı görevi yapıyor.

Katar’ın eğitmek için topladığı paralı askerlerin, Libya’daki Bingazi, Zaviye, Misrata ve Zintan’daki kamplarda eğitilerek, ağır silahlara alıştırıldıkları kaydediliyor.

Fars ajansına göre belgede paralı askerlerin Libya limanlarından önce Türkiye’ye, ardından Federal Kürdistan Bölgesi üzerinden Irak’a ulaştıkları belirtiliyor. Fars haber ajansına göre, toplam 1.800 kişinin üç grup halinde gönderilmesi öngörülüyordu

Marianne dergisine göre belgede Magreb kökenli gönüllülerin Türkiye üzerinden Suriye’ye de gönderilmelerinden de bahsedilirken,  Fars ajansının iddia ettiği gibi Irak’tan söz edilmiyor.

BELGE BİR ÇOK SİTEDE YAYINLANDI

Marianne dergisi bu belgenin izini takip ederken Eylül 2013’te Libyanwarthetruth.com isimli bir sitede yayınlandığını gördü. Bu site, Arap ülkelerinde petrol ticaretine karışan ve Libyalı aşiret şefleriyle yakın ilişkisi olan Amerikalı çift James ve Joanne Moriarty tarafından kurulmuş. Sitede Libya savaşı üzerine haberler yayınlanıyor. Sözkonusu çift, Amerikan istihbarat servislerinin aşiret şefleri tarafından El Kaide’ye ilişkin verilen istihbaratlar konusunda hiçbir şey yapmaması nedeniyle bu siteyi açtıklarını söylüyor. Libya savaşına ilişkin bir çok belge bu sitede yayınlandı. Bunlardan bazıları Amerika’nın en tanınmış haber sitelerinden biri olan Thedrudgereport.com da dikkate alınarak yayınlandı.

Katar’ın diplomatik belgesi, daha sonra Başar El Esad rejimine karşı bir site olarak değerlendirilen Syrianfreepress’de yer aldı. Kısmen İngilizce bir tercümesi de yayınlanan belgenin tarihi 10 Ocak 2014 olarak kaydediliyor.

Daha sonra İslam karşıtlığı ile tanınan sitelerde izine rastlanan belgenin nasıl, ne zaman ve hangi koşullarda elde edildiğini tespit etmek zor görünüyor.

Fransız iç istihbarat servisinin (DGSE) Arapça bilen eski şefi Alain Chuet, “Bu belgenin doğru olduğu ya da sahte olduğu söylenemez” diyor. Chuet, belgeyi yayınlayan sitelerin güvenirlik açısından yetersizlikleri olduğuna söylerken, belgenin içeriğinin ise Katar’ın Libya’daki bu girişimlere bilinen siyasi desteği ve Türkiye ile ilişkilerine uygunluk gösterdiğini kaydediyor. İki aydır internet ortamında dolaşmasına rağmen bu belgenin ses getirmemesine şaşırdığını da ifade eden Chuet, “Her ne kadar Katar’ın böyle bir girişimi yapabileceğine tamamen inanıyorsam da, entelektüel dürüstlük bu belgenin doğruluğunu söylemeyi yasaklıyor” dedi.

BATILI İSTİHBARAT SERVİLERİ BİLİYORDU

Marianne’a göre belgedeki mühür Katar Dışişleri Bakanlığı’nın belgelerindekiyle geniş bir şekilde uygunluk gösteriyor. Sözkonusu belgede ayrıca bu olayların Avrupa ve Amerika istihbarat servisleri ve diplomatları tarafından da bilindiği kaydediliyor.

Kasım 2013’te Fransa’nın en önemli mizah gazetesi Le Canard Enchene, Fransız Ulusal Deniz Kuvvetleri tarafından Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü’nden istediği 75 sayfalık bir rapor da bu duruma işaret ediyor. Rapor Savunma Bakanı Jean-Yves le Drian’a verilmiş, onaylanmış, daha sonra da Fransız en üst askeri mercilerine teslim edilmiş.

Rapor, Libya’daki kaosa dikkat çekerken, cihatçı grupların Katar ve Suudi Arabistan tarafından finanse edildiğinden bahsediyor. Raporda “Vahhabi monarşilerin (Katar ve Suudi Arabistan) mali ve lojistik desteği ile, Mali ve Suriye’de savaşan silahlı selefi gruplar için Libya’nın güneyinde arka cephe olarak kullanılan sığınma alanları oluşturuldu”  deniliyor.

WAHİNGTON İLE TAHRAN YAKINLAŞMASI…

ABD’nin baskısı ile Suudi Arabistan ve Katar, yasadışı fon aktarımlarını sınırlayan yasalar kabul etti. Suudi Arabistan, IŞİD’in adının da yer aldığı bir terörist örgütler listesi yayınladı. Ancak, aşırılıkçı Sünni gruplara yönelik desteğin “özel bağışçılar” yoluyla devam ettiği ve bunların rejimlerin dolaylı desteğini aldığı belirtiliyor.

Kısa bir süre önce Katar’ın ABD’deki eski bir büyükelçisi Twitter’daki bir mesajında Amerika’nın Irak’a askeri müdahalesinin “Sünni Araplara karşı bir savaş eylemi” olarak değerlendirileceğini belirterek, Washington’u Tahan ile yakınlaşmaması konusunda uyarıyordu.

FRANSA’NIN KATAR VE SUUDİLER YOĞUN İLİŞKİLERİ

Amerika Savunma Bakanlığı’nın eski bir analisti de Ocak 2014’te yakalanan bir IŞİD üst düzey sorumlusunun bir videolu mesajında Suudi Arabistan Kraliyet ailesinin İslamcı gruplara doğrudan finansal desteği ve yakınlığını anlattığını belirtiyordu. Suudi Arabistan ve ABD arasındaki gerilimler ile Amerika ile Tahran arasındaki ilişkilerin yumuşatılması kararının de bundan kaynaklı olduğu ifade ediliyor.

IŞİD’e doğrudan destek vermek ve bu gruplar için paralı asker eğitmekle suçlanan Katar ve Suudi Arabistan’ın Fransa ilişkileri çok yoğun. Fransa’nın 2013’teki silah satılarının yüzde 28’i Suudi Arabistan’a yönelikti. Paris ile Katar arasındaki yoğun ilişkiler ise kamuoyunun gözleri önünde yapılıyor. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, bir süre önce Fransız Rafal uçaklarını Katar’a satmak için Katar’ın yeni emirini ziyarette bulundu.

TÜRKİYE İLE KATAR İLİŞKİLERİ

Türkiye Dışişleri Bakanlığı internet sitesine bakıldığında, her iki ülke arasındaki ilişkilerin ne kadar geliştiğine tanıklık etmek mümkün. Sitede, „Türkiye – Katar ilişkilerinde son yıllarda önemli gelişmeler kaydedilmiştir“ deniliyor. Bu ilişkiler, „Dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan Katar sermayesinin Türkiye’ye yöneltilmesi yoğun çaba gösterdiğimiz alanlardan birisini oluşturmaktadır.Katar’dan ülkemize boru hattıyla doğalgaz tedariki projemiz üst düzeyde olumlu değerlendirilmektedir“ şeklinde özetleniyor.

Türkiye’nin de El Kaide’ye bağlı IŞİD ve El Nusra unsurlarına desteği bir sır değil. Bu konuda çok sayıda belge, tanıklık ve görüntü yayınlandı. Bu gruplara özellikle Batı Kürdistan’da Kürtlere karşı savaşmaları için yoğun bir destek verildi. Türkiye sınırları, El Kaideli grupların adeta arka bahçesine dönüştürüldü. YPG tarafından yakalanan bir çok IŞİD üyesi de bu ilişkiyi itiraf etti. (ANF)