Filistinli 50 tutsak sürgün edilmelerini protesto etmek, hapishanelerde yaşanan hak gasplarına dikkat çekmek amacıyla 6 Ocak bu yana açlık grevine başladı.
Filistinli Tutsaklar Derneği, Negev çölündeki Nafha hapishanesinde tutulan 50 Filistinli tutsağın Salı günü (6 Ocak) itibariyle açlık grevine girdiği açıkladı.
Filistinli Al-Yawm haber ajansının verdiği bilgiye göre tutsaklar Ktzi’ot hapishanesine nakledildikten aylar sonra tekrar Nafha hapishanesine sürgün edilmelerine karşı çıktımak amacıyla açlık grevine başladı. Tutsaklar Ktzi’ot hapishanesine nakledilmeden önce de Nafha’da özellikle ayrı koğuşlarda tutuluyordu.
Siyonist İsrail’in hapishanelerinde 6.500’den fazla Filistinli tutsak bulunuyor. Yüzler tutsak ise herhangi bir suçlama veya mahkeme kararı olmaksızın “idari tutukluluk” adı altında tutsak durumda. Bu tutuklular arasında aileleri veya avukatları olmadan sorgulanan ve işkence ve tehdit ile alınmış itiraflarla hapsedilen çocuk tutsaklar da yer alıyor.
13 yaşındaki Ahmad Manasrah işgal altındaki Kudüs yakınlarında, 10 Ekim’de işgal askerlerince vurulmuştu. 15 yaşındaki kuzeni Hassan Manasrah ise işgal askerlerinin kurşunlarıyla katledilmişti. Yaralıyken askerlerce dövülen Ahmad daha sonra yanında aile ya da avukatları olmadan sorguya alındığını, yasadışı yollarla ve işkence ile alınmış itirafa zorlandığını sözlerine ekliyor.
Filistinli çocuk tutsak Ahmad Manasrah
Filistinli tutsaklar işgale, “idari tutukluluğa” ve hapishanelerdeki insan hakları ihlallerine karşı direnebilmek için sıklıkla açlık grevine başvuruyor. 2015 yılının Aralık ayında işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Hawara hapishanesindeki tutsaklar İsrail hapishane yönetiminin hücrelerine baskın düzenlemesi ve çıplak arama yapması üzerine açlık grevi başlatmıştı.
İşgalci İsrail, özellikle 2012’de gerçekleştirilmiş tarihi ve kitlesel grev ile birlikte açlık grevlerini büyük bir tehdit olarak algılıyor, bu nedenle direnişi kitleselleşmeden ve uluslararası kamuoyunu harekete geçirmeden bastırabilmek için her türlü haksız uygulamayı gayrimeşru işgal mahkemeleri aracılığıyla “yasallaştırmak”. İstiyor.
Bunlardan birisi de Muhammed Allan açlık grevine devam ederken İsrail Parlamentosu (Knesset) tarafından onaylanan açlık grevcilerinin zorla beslenmesine yönelik yasaydı.