DİYARBAKIR | 20 – 02 – 2010 | Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, Amed Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’e yönelik ciddi bir baskı, basınç, karalama, tehdit kampanyası yürütüldüğünü söyledi. Demirtaş, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, MYK üyeleri ve meclis üyeleriyle Amed Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i makamında ziyaret etti.
Ajansların kaydettiğine göre, basına kapalı olarak yapılan görüşmeden sonra gazetecilere, Büyükşehir Belediyesi önünde açıklama yapan Demirtaş, yeni yönetim olarak ilk resmi ziyaretlerini Baydemir’e gerçekleştirdiklerini, bugüne kadar yaptıkları çalışmalardan dolayı Baydemir’e teşekkürlerini ilettiklerini söyledi.
Demirtaş, “Baydemir’e yönelik ciddi bir baskı, basınç, karalama, tehdit kampanyası yürüyor. Bunun da farkındayız ve izliyoruz. Hem ibretle hem de üzüntüyle izliyoruz. Bir büyükşehir belediye başkanına karşı bu kadar ölüm tehditlerinin, karalama kampanyasının yürütüldüğü bir dönemde herhalde kendisinin parti kimliğinden ve siyasi kimliğinden kaynaklı olsa gerek ki Sayın Başbakan ve İçişleri Bakanı bugüne kadar bu konularda bir tek cümle ve kelime sarf etmiş değiller. Bu da bizim üzüntümüzün kaynağıdır“ dedi.
Baydemir’in 29 Mart yerel seçimlerinde tekrar iş başına geldiğini anımsatan Demirtaş, şöyle konuştu:
“Halk teveccühünü partimiz ve Baydemir’den yana kullandı. Bu da gösterdi ki halk kendi inancının, kimliğinin, kendisine değer verenin kendisiyle birlikte olanın yanında olma konusunda kararlıdır. Bugüne kadar belediyelerimizi sandıkta ele geçiremeyen hükümet, belediyelerimizin çalışamaması, karalanması, tehdit ve baskı altında kalabilmeleri için ne gerekiyorsa yaptı, yapmaya devam ediyor. Bizim belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz, parti yöneticilerimiz bugüne kadar onurlarını, şereflerini koruyarak bu halka layık oldular. Çok büyük hizmetler yaptılar. Yargı, bürokrasi, mali baskı, maliyenin kaynaklarını kesmesine rağmen yapılan hizmetlerin aslında diğer AK Parti belediyeleri ile karşılaştırıldığında çok büyük hizmetler olduğu ortadadır. Bütün belediye başkanları ve çalışanlarına halkımız adına teşekkür ediyoruz.“
Öte yandan Gündem online ise, ilgili ziyarette BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş´ın, Amed Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir´in KCK tarafından yargılandığı ileri sürülen ses kaydıyla ilgili şunları söylediğini kaydetti.”Ses kayıtlarından da görüleceği üzere hükümetin bu konudaki politikası bitmiş değil. Biz bunu açıkça belirtiyoruz, bizim belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz, parti yöneticilerimiz bugüne kadar onurlarını şereflerini hasiyetlerini koruyarak bu halka layık oldular. Büyük hizmetler yaptılar, bu yargı baskısı, bürokrasi baskısı mali baskı maliyenin kendi kaynaklarını kesmesine rağmen yapılan hizmetlerin aslında diğer AKP belediyeleriyle kıyaslandığında çok büyük hizmetler olduğu da ortadadır. Partimizin yanındadır. Biz de bundan böyle belediye başkanlarımıza genel merkez olarak parti olarak bütün gücümüzle destek olmaya devam edip dayanışma içerisinde devam edeceğimizi bildirmek için buradayız. Aslında hem tutuklu arkadaşlarımızın bir an önce serbest kalması için basıncımızı, demokratik tepkilerimizi yükselteceğimizi belirtiyoruz hem de belediyelerimizin yalnız olmadığını, halkın belediyeleri olduğunu bu ilk resmi ziyaretlerimizle bir kez daha vurgulamak istedik.”
”İmralı’ya mahkum edilmeye çalışılan Türkiye’nin geleceğidir”
Açıklamanın ardından basın mensuplarının PKK Lideri Abdullah Öcalan’a ev hapsi formülünü sorması üzerine de Demirtaş, ‚Dün yaptığımız grup toplantısında, 15 Şubat 1999’dan bu yana yaşanan gelişmelerin altını çizerek, özellikle uluslar arası alanda, ekonomi alanında, enerji alanında Türkiye’nin elinin kolunun nasıl bağlandığını anlatarak 15 Şubat 1999’da Sayın Öcalan’ın değil aslında Türkiye’nin geleceğinin mahkum edilme, İmralı’ya kapatılmaya çalışıldığını uluslararası güçlerin bunu yapmaya çalıştığını ifade etmek istemiştim. Geldiğimiz noktada eğer hükümet bir barış arayışı içerisinde ise biz ev hapsinin bir formül olarak tartışılması gerektiğini düşünüyoruz hem kendisinin sağlık koşulları, hem de yaş durumu hem de siyasal gelişmeler açısından ciddi bir seçenek olarak tartışılması gereken hükümetin de bu konuda belki de bir formül arayışı içerisinde olması gerektiği bir dönemden geçiyoruz diye düşündük ve dün 15 Şubat’ın yıl dönümü vesilesi ile bir kez daha bunu gündeme getirmek istedik‘ şeklinde cevap verdi. (Rizgari Online)