ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
Türkiye Hapishanelerinde tekrardan İşkence yöntemi olarak “Tek Tip Kıyafet” uygulamasına geçilme planları yapılıyor. Tek Tip Kıyafet (TTE) uygulaması 15 Temmuz darbe girişimi tutuklularının yargılandığı mahkemenin duruşmalarından birinde bir tutuklunun “hero” (kahraman) yazan bir tişörtle çıkması ile başladı.
Hemen ardından Erdoğan 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümü için düzenlenen bir etkinlikteki konuşmasında Fethullah Gülen Cemaati ile bağlantılı davalarda şüphelilerin mahkemeye “Guantanamo’da olduğu gibi TTE ile çıkarılması” gerekiyor dedi. Bu konuşmanın üzerine Adalet Bakanlığı konuyla ilgili bir çalışma başlattığını ve hatta önümüzdeki günlerde kamuoyuna bilgi verileceğini açıklamıştı. Hükümet yetkilileri ve destekçisi medya bir tişört aracılığıyla dile getirilen kanaati düşmanca bulmuş, terör propagandası saymış ve bu ifade kaynağını toptan ortadan kaldırmanın bir yolu olarak TTE’yi gündeme taşımıştı.
Aslında bu yasa yada uygulamalarla zaten ciddi hak gasplarının olduğu hapishanelerin ve OHAL yasaları ile hukuki usulsüzlüklerin üzerine yenileri eklenmeye çalışılıyor.
TTE uygulaması bazı ülkelerde, tutukluluların ıslahına yardımcı olmadığı ya da insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle yıllar önce bırakılmış. Ancak insanı nedenlerle geri çekilen düzenlemeler türkiyede uygulanmaya çalışılıyor.
Her ne kadar FETÖ`çüler için uygulanmaya çalışıldığı porpagandası yapılsada bu hem hukukî olarak hem de pratikte pek mümkün değil. Çünkü Anayasa Mahkemesi’ne yapılacak başvuru ve yüzde yüze yakın çıkacak yasanın genelleştirilmesi kararıyla birlikte TTE tüm mahkum ve tutuklular için geçerli olabilecek.
Daha öncede 12 Eylül Askeri Faşist Cuntası sonrası teslim alma saldırılarının bir sonraki ayağı olarak hapishanelere yönelen devlet TTE nedeniyle birçok hapishanede mahpuslardan eşofmanları dışında tüm giysileri operasyonlarla toplanmış, zorla TTE giydirilmeye çalışılmış, giymeyen mahpuslar aylarca iç çamaşırlarıyla kalmış ve mahkemelere de öyle çıkmış, baskıların son bulması ve TTE uygulamasından vazgeçilmesi amacıyla günlerce süren birçok açlık grevi yapılmış, 11 Nisan 1984 tarihinde 75 gün süren ölüm orucu sonrasında 4 mahpus yaşamını yitirdikten sonra dayatmacı politikalar gerilemeye başlamış ve 1988 yılında TTE uygulamasından tamamen vazgeçilmişti.
