İlerici ve devrimci politik faaliyet, eylem ve örgütlenmeyi polis devleti uygulamaları ile engellemek, keyfi biçimde demokratik kitle örgütlerini basmak ve çalışanlarına dönük dizginsiz gözaltı ve tutuklama terörü estirmek Alman polisinin rutin uygulamasıdır. Düne kadar “demokrasinin kalesi” olarak sunulan Alman tekelci devleti, bir polis devletine dönüştükçe, bu uygulamalar hız kazanmaktadır.
Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu’na (ATİK) yönelik saldırı bu durumun en yeni örneğidir.
16 Nisan sabahı, Karlsruhe savcılığının emriyle gestapo ruhlu Alman polisi, özel tümleri ve komandoları tümüyle keyfi biçimde çeşitli kentlerdeki ATİK üyesi dernekleri basmış, her zamanki gibi kapılarını ve camlarını kırarak kurumları adeta yağmalamıştır. Benzer saldırılar eşzamanlı biçimde İsviçre ve Avusturya’da da yapılmıştır.
Bu haksız ve keyfi saldırılar ilerici ve devrimci politik çalışmaya, eylem ve örgütlenme hakkına dönük bir saldırıdır. Öte yandan, bu saldırılar, aynı zamanda, söz konusu kurum üyeleri olmak üzere tüm ilerici ve devrimci kişi, kurum ve kuruluş çalışanlarına bir gözdağı ve tehdit niteliği de taşımaktadır. Bu saldırılar, ATİK’in yakın günlerde gerçekleştirdiği 23. Kongresi’nin hemen akabinde gerçekleştirilmiş olması ayrıca manidardır.
Her mevzi ve elde edilen her hak dişe diş mücadeleler ve ağır bedeller karşılığında kazanılmıştır. Hiç kuşkusuz benzer biçimde de korunacaktır. Daha önce olduğu gibi, bu kez de Avrupa ve özellikle de gestapo ruhunu yeniden canlandırmaya ve bir korku ortamı yaratmaya çalışan Alman polisinin tehdit, gözdağı , gözaltı ve tutuklama terörüne kararlılıkla direnilecek, amacına ulaşmasına geçit verilmeyecektir.
İşçilerin Birliği Halkların kardeşliği Platformu olarak, ATİK ve çalışanlarına dönük saldırıyı şiddetle protesto ediyor, saldırılar karşısında onlarla tam dayanışma içinde olduğumuzu ilan ediyoruz. Avrupa’nın yerli ve göçmen tüm uluslarından işçileri, emekçileri, ilerici ve devrimci kişi, kurum ve kuruluşları ATİK ve çalışanlarına dönük saldırıya karşı dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.
Gözaltı ve tutuklama terörüne son!
Gözaltına alınan ATİK yönetici ve çalışanları derhal serbest bırakılsın!
Yaşasın devrimci dayanışma!