Anasayfa , ATİK , ATİK | Kolombiya halkının meşru direnişini selamlıyoruz

ATİK | Kolombiya halkının meşru direnişini selamlıyoruz

Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK), “Kolombiya Halkının Meşru Mücadelesi Katliamlarla Durdurulamaz!” başlığıyla Kolobiya’daki gelişmeler üzerine yazılı bir açıklama yaptı.

Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK) tarafından yapılan açıklama şöyle:

Kolombiya Halkının Meşru Mücadelesi Katliamlarla Durdurulamaz!

Kolombiya’da son süreçte toplumsal muhalefet, dipten gelen dalganın yüzeye vuruşunu yansıtmakta. Son birkaç yıldır süren direnişler ve bu direnişlere karşı güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanarak saldırmaları sonucunda onlarca insan katledildi, yüzlercesi gözaltında kaybedildi, binlercesi tutuklanmış durumda. Uluslararası emperyalist güçlerin desteğiyle sürdürülen bu saldırıların temel nedeni, Kolombiya halkının haklı ve meşru mücadelesini bastırmaktır.

Uzun yıllar ülkede sürdürülen gerilla mücadelesi karşısında çaresiz kalan devlet, uluslararası emperyalist güçlerle birlikte hareketi tasfiye etmek için sözde “barış görüşmeleri” gerçekleştirdi. Görüşmeler sonucunda, 2016’da silahlar bırakılarak sözde “barış” sürecine girildi.

Adına “barış sözleşmesi” denilen bu sözleşme ile esasta hedeflenen; yıllardır süren gerilla mücadelesine destek veren halkı cezalandırmak, devrimci muhalefeti yok etmek ve yeniden bir avuç zengin müfrezenin zenginliğini yükseltmek için olanak tanımaktı. Hedef bu olunca, imzalanan sözleşmenin gerekleri de hiçbir şekilde yerine getirilmedi.

Emperyalist güçleri de yanına alan Başbakan Ivan Duque önderliğindeki hükümetin, işçi ve emekçilere yönelik hak gasplarını yoğunlaştırması sonucu, ülkede açlık sınırı giderek yükseldi. Ardı ardına çıkarttığı yeni yasalarla krizin faturasını işçi ve emekçilere ödetmeye çalışan Duque, korona pandemisini de fırsata çevirerek, başta yeni vergi sistemi olmak üzere bir çok yeni kararları uygulamaya geçirmeye çalışmakta.

Kolombiya’da devletin bu saldırılarına karşı uzun zamandır derinlerde biriken toplumsal muhalefet, Nisan sonuna doğru yeniden yüzeye vurdu. Ülkenin birçok yerinde işçi ve emekçiler ayaklandılar. Fabrikalarda, işletmelerde ve hayatın her alanında kitleler mevcut hükümetin yeni plânlarına karşı genel grevlerle yanıt verdi.

Çeşitli sokak eylemleriyle mücadeleyi büyüten halka karşı güvenlik güçleri azgınca saldırmakta. Sadece Nisan sonuna doğru başlayan direnişten bu güne kadar, en azından 40 insanın öldürüldüğü, bin civarında yaralının olduğu, yüz civarında insanın kaybedildiği, yüzlercesinin de göz altına alındığı basına yansıyan bilgilerdir ki; bunun sadece buz dağının görünen yüzü olduğunu biliyoruz.

Devlet başkanı Ivan Duque, gelişen muhalefeti bastırtmak için, “bölgesel liderlerin görevlerini askıya alma, toplumsal gösterileri yasaklama, radyo ve televizyon yayınlarını denetleme ve arama yetkileri olmadan polisin evleri basıp arama yapma” gibi “yeni tedbirler” alacağını söyleyerek tehditler savursa da, direniş yeni katılımlarla giderek büyümekte ve Deque geri adım atmak zorunda kalmakta. Örneğin yeni çıkartılan vergi yasasını geri çekti. Bütün yasakları çiğneyerek sokağa çıkan halk, vergi yasasının geri çekilmesiyle yetinmeyerek tüm neoliberal planlardan vazgeçilinceye kadar grevlerin süreceğini ve sokaklardan çekilmeyeceklerini söylüyorlar.

ATİK olarak; Kolombiya halkının meşru direnişini selamlıyor, tüm Avrupa ülkelerindeki işçi ve emekçileri sürdürülen bu meşru mücadelenin yanında olmaya çağıyoruz.

Yaşasın Kolombiya Halkının Meşru Mücadelesi!

Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!