Home , Dünya , Ortadoğu’da Kadın Konferansı

Ortadoğu’da Kadın Konferansı

KERKÜK | 03 – 01 – 2010 | Evimizde, sokağımızda, mahallemizde, kentimizde, ülkemizde ve dünyamızda… Kadın olmak her an, her yerde mücadele etmeyi gerektiriyor. Erkek egemen-şoven sistem her ne kadar kadını, kadın sorununu yok saymaya çalışsa da; savaşların, ekonomik krizlerin, devlet dalaşlarının sonucunda birincil dereceden etkilenen ve birkaç misli fazla baskıya maruz kalan kadınlar, verdikleri sistem karşıtı mücadele ile kendi sorunlarını alanlara taşıyorlar.

Son dönemlerde kadın hareketinde yaşanan canlanmanın en önemli ayaklarından biri olan enternasyonal dayanışmanın, bu canlanmaya rağmen zayıf olduğunu ve bu durumun sonucu olarak da birleşik bir dünya kadın hareketi yaratılamadığı açıktır. Clara Zetkin’lerden bu yana dünya kadın hareketi açısından çok çeşitli etkinlikler, platformlar oluşturulmuş, deneyimler elde edilmiş olsa dahi gerçek anlamda bir dünya kadın buluşmasının yaşanmadığı söylenebilir. Keza böylesi bir buluşmaya oldukça ihtiyaç olduğu da…

İşte bu ihtiyacın bir ürünü olarak bir araya gelen sosyalist, yurtsever, demokrat, feminist kadınlar 8 Mart’ın 100. yılının ardından bir dünya kadın buluşması düzenlemeye karar verdi. Bu karar; dünya kadın buluşması statüsünde olmasa dahi dünyanın belirli alanlarında kadın dayanışmasının örülmesinde önemli bir yeri olan ve 2 senede bir düzenlenen Uluslararası Politik Kadınlar Konseyi’nin 2006 yılındaki toplantısında alındı. 2011 yılının 8 Mart’ında alınan bu karara göre dünya kadın buluşması Venezüella’nın başkenti Caracas’ta gerçekleşecek.

Konsey tarafından alına bu karar doğrultusunda çalışmaya başlayan Ekvator, Arjantin, Almanya ve Venezüella bir hazırlık planı oluşturarak dünya halklarından tüm kadınları bu buluşmaya dâhil etmek için kolları sıvadı. Asya Kıtasındaki Maoist örgütlerde kadın çalışması yürüten kurumlar da hazırlık sürecinde oldukça emek harcadığı bu buluşmaya kendi ülkelerinde, kıtalarında ciddi şekilde hazırlanıyorlar!

Avrupa, Asya, Afrika, Kuzey ve Latin Amerika olmak üzere buluşmaya hazırlanan 5 kıtaya; Kasım 2009 yılında gerçekleşen bir hazırlık toplantısında Ortadoğu; Ortadoğulu kadınların özgün sorunlarının olduğu, dünya üzerinde hem emperyalistler hem de direnişler açısından ayrı bir yere sahip olduğunu belirterek ayrı bir kıta olarak dâhil oldu.

Ortadoğulu kadınlar bir araya geliyor

Türkiye, Kürdistan, Irak, İran, Suriye, Lübnan, Filistin gibi ülkelerin dâhil olduğu Ortadoğu kadın grubu, Venezüella Dünya Kadın Buluşması’na hazırlık kapsamında 24–26 Aralık 2010 tarihleri arasında bir toplantı gerçekleştirmeye karar verdi. Ortadoğulu kadınlar olarak gerçekleştirilecek toplantının Türkiye ayağını Yeni Demokrat Kadın, ESP/Sosyalist Kadın Meclisleri, Demokratik Kadın Hareketi, İmece ve EMEP’li Kadınlar olarak örmeye başladık.

Ortadoğulu kadınların buluşma noktası olarak, emperyalist ABD’nin 1 milyondan fazla insanı katlettiği savaşın hala sürdüğü Irak’ın Kerkük şehri belirlendi.

Biz de Kerkük’e giderken, yol güzergâhımızı Amed üzerinden belirledik. Amed’de diğer kadın kurumları ile birlikte çıktığımız yol, bizim için önemli bir deneyimin başlangıcı olacaktı, bunu biliyorduk. Ancak T. Kürdistan’ı coğrafyasında kat ettiğimiz yüzlerce kilometrenin ardından vardığımız Habur Sınır Kapısı’nda 2 saatten fazla beklemek zorunda kaldık. Sınırı geçtikten sonra gece konaklayacağımız yere, Hewler’e (Erbil) doğru yola çıktık.

Ertesi sabah, erkenden Hewler’den Kerkük’e, Ortadoğu hazırlık toplantısını gerçekleştireceğimiz Özgür Kadın Derneği’ne gittik. Yurtsever Kürt kadın hareketine ait olan bu kurumda, bizi oldukça sıcak ve samimi karşıladılar.

1. gün: “Venezüella Kadın Buluşması, Ortadoğu açısından çok önemli!”

Karşılamanın ardından başladığımız buluşmada ilk olarak, 3 gün boyunca tartışacağımız gündemleri belirledik ve kısaca her kurum-her kadın kendisini tanıttı. Toplantıya katılacak olan ancak çeşitli engellemelerden kaynaklı katılamayan Filistin ve Lübnan’ın bu toplantıdan çıkan kararlara dâhil olacaklarını öğrendik.

Ortadoğu Grubu olarak Venezüella Dünya Kadın Buluşması’nda temsilci olan SKM’li Lena Kayacı ve Avrupa Barış Bürosu’ndan Melike Yaşar’ın divanlığında gerçekleşen toplantıda ilk önce dünya kadın buluşması hakkında bilgilendirme yapıldı. Lena Kayacı tarafından yapılan bilgilendirmeden bazı ayrıntılar şöyle:

4–8 Mart 2011 tarihleri arasında gerçekleşecek dünya kadın buluşmasının programı 2 ana eksen olarak yürüyecek. Birincisi uluslar arası konular hakkında tartışmaların yürütüleceği, kadınların bölgesel sorunlarını aktaracağı ve kararların alınacağı genel meclis. Bu genel mecliste yer alacak her ülkenin azami 5 delege hakkı var. Bu delegeler katıldıkları örgüt değil, ülke temsili yetinden sorumlular. İkinci ana eksen ise “renkli-çeşitli kitle programı”. Bu programda da birey, örgüt ya da ülke bazında, istenilen sayıda kişi ile katılına bilecek atölyeler, seminerler, kültürel diğer aktiviteler yer alıyor.

Bilgilendirmenin ardından konuşan Melike Yaşar buluşmanın Ortadoğu açısından önemine değindi. Emperyalist ülkeler açısından oldukça önemli bir yere sahip olan Ortadoğu’nun gördüğü zulmü, en derinden Ortadoğulu kadınların yaşadığını söyleyen Yaşar, Ortadoğu’nun geri bırakılmış bir bölge olduğu, Ortadoğululara terörist gözüyle bakıldığını ve bunun da emperyalistlerin propagandası olduğunu söyledi. Emperyalistlerin Ortadoğu’ya dönük bu yaklaşımlarının Avrupa’da demokrat kesimler üzerinde dahi etkili olduğunun altını çizen Yaşar, bu buluşma ile Ortadoğulu kadınların bu zihniyete karşı bir kazanım elde edebileceğini belirtti.

2. Gün: Ortadoğu’daki kadın hareketleri

Toplantının 2. gününde ilk gündemimiz, ülkelerin kendi bölgelerinde kadınların yaşadıkları sorunların aktarıldığı sunumların paylaşılması ve katılan kadın örgütlerinin birbirilerini biraz daha yakından tanımları amacıyla kendilerini anlatmasıydı. Sırasıyla Türkiye, Kürdistan, Irak, İran ve Suriye’nin yaptığı sunumlar paylaşıldı. Türkiye’den SKM, DKH, İmece ve YDK; Kürdistan’dan Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH), Irak’tan Kürdistan Özgür Kadın Hareketi, Koma Hiva, Özgür Kadın Merkezi, Kadın için Hayır Derneği, Kadın için İşter Evi Derneği, Kerkük Eyaleti Kadın Komitesi; İran’dan Yekitiya Jinen Rojhılate Kürdistan (YJRK), Suriye’den Yekitiya Star örgütlerinden katılan kadınlar olarak her birimiz kendi ülkemizdeki kadın sorunlarını ve kendi mücadelemizi anlattık.

Sonraki gündem olarak dünya kadın buluşması için belirlenen 12 maddelik gündemler üzerine tartıştık. Belirlenen gündemlerin özellikle Ortadoğu, Asya ve Afrika’daki kadınların sorunlarını dar ele aldıklarını ve gündemlerin baskın bir şekilde Avrupa bakış açısıyla hazırlandığı konusunda eleştirdik. Gündemlere dair önerileriler yaptık.

2. günün sonunda aramızdan seçtiğimiz bir grup kadın arkadaşımız toplantımızın sonuç bildirgesini hazırlamak üzere çalışmalarına devam etti. Geriye kalan kadınlar ise kendi yörelerinin türkülerini, şarkılarını, oyunlarını paylaşarak güzel bir eğlence gerçekleştirdi.

3. Gün: Kadınlar Ortadoğu Kadın Konferansı örgütleyecek

Toplantının son gününde Venezüella’da Ortadoğulu kadınlar olarak, binlerce kadın arasında kendimizi anlatabilmek adına ortak işler planladık. Venezüella’da ortak çadırlarda kalıp Ortadoğu’ya dair ortak pankartlar ve bildirilerimizle kendimizi, Ortadoğulu kadınların sorunlarını anlatmaya karar verdik.

Son gündem olarak da hazırlanan sonuç bildirgesi okunup, üzerinde son tartışmalarımızı gerçekleştirdik. Sonuç bildirgesinde toplantımızın ismini Ortadoğu Venezüella Dünya Kadın Buluşmasına Hazırlık Konferansı olarak belirledik. Örgütlene dünya kadın buluşmasındaki Avrupa bakış açısına yönelik eleştirilerimizi oraya taşıyacağımızı vurgulayan sonuç bildirgesinde yer alan diğer bir kararımız ise, birleşik bir kadın hareketinin bir ayağını Ortadoğu’dan örmemize yardımcı olacak bir Ortadoğu Kadın Konferansı düzenlemek!

Alkışlarla, zılgıtlarla, marşlarla bitirdiğimiz konferansımızın ardından sonuç bildirgesini duyurmak amacıyla bir de basın toplantısı düzenledik.

Örgütlü kadınlar güçlü kadınlardır

Bu konferansta Kürt, Türk, Arap, Asurî kadınları olarak bir araya gelmek hem bizim örgütümüz açısından muazzam bir deneyim oldu hem de birleşik bir kadın hareketine doğru bir adım atıldı. Konferans boyunca Kürtçe, Türkçe, Soranice ve Arapça çeviriler yapılarak iki dilli, üç dilli ve hatta dört dilli bile yaşayabileceğimizi bir kez daha görmüş olduk.

Irak’a giderken, içimizde bir yerde emperyalizmin dünyaya sardığı o “terör korkusunun” var olduğunu hissetmek acı bir şey olsa da gerçekti. Kapkara gördüğümüz Ortadoğu’nun bu topraklarında, şeriat baskısı altındaki İran’da ve Suriye’de de kadınların, güçlü kadınların olduğunu gördük; mücadele ettiklerini öğrendik, direnişlerini paylaştık. Güçlerini örgütlü olmaktan alan kadınlarla yaptığımız bu toplantıdan ayrılırken, bu toplantının bize yüklediği görevlerden birinin ülkemizdeki parçalı kadın mücadelesinin birleşik hale dönüşmesi için daha fazla çaba harcamanın kaçınılmaz olduğu…

Ortadoğu hazırlık konferans sonuç bildirgesi

24–26 Aralık 2010 tarihlerinde Türkiye, İran, Suriye, Irak ve Kürdistan’ın katılımıyla Irak’ın Kerkük kentinde Özgür Kadın Merkezi nde Venezüella’da Dünya Kadın Buluşması’nın Ortadoğu Hazırlık Konferansı gerçekleştirildi. 13 kadın örgütü ve 35 Türk, Kürt, Arap ve Asurî kadının katılımıyla gerçekleştirilen bu toplantıya Lübnan ve Filistin ekonomik ve teknik nedenlerden dolayı katılamasalar da bu konferansın kararlarına uyacaklarını mesajlarıyla birlikte ilettiler. Ortadoğulu kadınlar olarak Venezüella buluşmasının, kadına dönük küresel saldırıya karşı küresel direnişin örgütlenmesi, karşılıklı deneyimlerin paylaşılması, kadın hareketi bakımından tarihi bir fırsat olarak değerlendirilmiştir.

Konferansımızı Kerkük gibi hem bölge devletlerinin hem de uluslararası güçlerin üzerine pazarlık yaptığı bir kentte gerçekleştirdik. Kerkük, Ortadoğu’nun Türk, Arap, Kürt, Türkmen Asuri, Süryani, Keldani, Müslüman, Hıristiyan, Sabi ve Ezidi gibi bölgenin zengin kültür mozaiğini yansıtan bir Ortadoğu maketi gibidir. Aynı zamanda tüm çelişkilerin merkezidir. Ulusal, sınıfsal, cinsel, mezhepsel, dinsel farklılıklar bölgede çatışmalarında kaynağını oluşturmaktadır. Savaşın ve halkların birbirini boğazlaşma merkezi gibi yansıtılan bu topraklarda kadınların yaptığı buluşma Kerkük ve Ortadoğu siyasetinin gelişiminde iddia ve cesaret sahibi olduğumuzun ifadesidir.

ABD ve diğer emperyalist devletlerin desteğiyle 2003 yılında “özgürlük” ve “demokrasi” vaadiyle işgal ettiği Irak’ta ve tüm Ortadoğu’da tam bir kaos yarattı. Devam eden işgalle Ortadoğu’daki emperyalist-kapitalist sömürgeci güçler, bölge üzerindeki tahakkümünü artırdı. Bu durum bölge halklarına daha fazla savaş, ölüm, yoksulluk, kan ve gözyaşı yarattı. Binlerce erkek, kadın, çocuk hayatını yitirdi. Bölge halkları birbirine düşmanlaştırıldı.

Yaratılan bu tabloda, her savaş ve işgalde olduğu gibi bunun bedelini en çok kadınlar ödedi ve ödemektedir.  Bölgede hâkim olan teokratik, monarşik feodal ve dini unsurlarla da birleşen gericiliğin baskısına ek olarak aynı zamanda kapitalizmin kadının bedenini, emeğini metalaştıran politikası da Ortadoğulu kadınlar bu iki cendere arasına sıkıştırıldı.

Emperyalizm var gücüyle Ortadoğu’ya saldırsa da bölgemizde dikkat çeken güçlü bir direnişin de var olduğunu kabul etmek gerekiyor. Aynı zamanda kadınlar kendi siyasi ve toplumsal talepleriyle bu mücadelenin içerisinde yer almaktadır. Binlerce kadın sokaklarda savaşa karşı eylemler örgütlemiş, direnişin her alanında siyasi varlık olarak yerini almıştır.

Ortadoğu’daki kadın mücadelesi canlı, dinamik ve çok yönlüdür. Kadınlar, demokratik mücadelenin yanında kendi özgün sorunlarını kavrayarak gelişen cins bilinci ile kendi kaderini tayin etmekte, yönünü belirlemektedir. Bir taraftan cins mücadelesi verirken diğer taraftan toplumsal, sınıfsal ve ulusal mücadelede aktif şekilde yer almaktadırlar. Kültürel mozaiği oluşturan bölgemiz aynı zamanda kadın direnişi ve mücadelesi bakımından zengin deneyimlere sahiptir.

Ortadoğu’da kadın mücadelesi denildiğinde bir irade olarak kendi varlığını hissettiren en temel güç, Kürt kadın hareketi olmaktadır. Özellikle Türkiye, Irak, İran ve Suriye olmak üzere dört parçadan oluşan Kürt kadınlarının mücadelesi, ulusal baskıya karşı mücadelenin yanında Ortadoğu’daki tüm kadınların çok yönlü sorunlarına karşı mücadelede de öncü konumdadır.

Konferansımızda sunulan ülke raporları üzerinden yapılan tartışmalar neticesinde şu sonuçlara varılmıştır.

Venezüella dünya kadın buluşmasında ele alınacak temel gündem maddeleri tartışılmış hazırlanan başlıklar Ortadoğu kadın ve kadın hareketlerinin gerçeğini yeterince kapsamadığı ifade edilmiştir. Dünya kadın buluşmasının anlayışına uygun olarak tüm dünya kadınlarının kendini ifade zemini olmalıdır. Aynı zamanda belirlenen gündemlerde açığa çıkan durumun kadının mağduriyetinin üzerine kurulması, kadının aktif ve direngen rolünü gölgelemiştir. Ayrıca, kadın sorununun somut biçimlerini tanımlamanın ötesinde çözüm yöntemlerinin somut olarak ele alınamamış olması, kadınların mücadelesinden çok mağduriyetinin ön plana çıkmasına neden olmuştur.

Dünya kadın hareketi bakımından toplumsal hareketlerin gelişimlerine bağlı olarak bazı merkezler oluşuyor. Ortadoğu’daki kadın hareketinin de bu güçlü merkezlerden biri olduğunu görmek gerekiyor. Ortadoğu’da kadınların yaşadığı derin sorunların yanında kadınların çok güçlü bir direniş ruhu ve geleneği vardır. Ortadoğu’daki emperyalist işgalin sonlandırılması, ulusların kendi kaderinin tayin hakkının tanınması aynı zamanda kadın hareketinin başlıca siyasal gündemlerindendir. Biz kadınlar biliyoruz ki Ortadoğu’ya barış, kardeşlik ve özgürlük ancak kadınlar mücadeleye katılırsa mümkün olacaktır.

Dünyanın her yerinde kadına yönelik şiddetin her türlüsünün yoğun olarak yaşandığı yerlerden biri Ortadoğu’dur. Dolayısıyla şiddet, Ortadoğu’daki tüm kadınların hangi ülkede yaşarsa yaşasın en fazla karşılaştığı temel sorun olarak öne çıkmıştır. Siyasal, askeri, dinsel, ekonomik, toplumsal, yasal ve cinsel açıdan şiddetin değişik türleriyle karşı karşıya kalmaktadır.

Recm, kadın sünneti, muta nikâhı, idam, kadın cinayetleri, kadın intiharları, cinsel şiddet, taciz ve tecavüz, namus ve töre cinayetleri, çocuk yaşta evlendirilme, zoraki evlilik, beşik kertmesi, berdel, çok eşlilik, yasalarda ve yasaların uygulanmasında açığa çıkan cinsel ayrımcılık kadının Ortadoğu’daki toplumsal cinsiyetçiliğin fotoğrafıdır.

Tüm bu nedenlerle Ortadoğu’daki kadın hareketinin öncelikli hedefi kadına yönelik her türlü şiddete karşı mücadeleyi geliştirmektedir. Zeynep Celaliyan, Sakina Mahmudi Aştiyani gibi pek çok kadını idama mahkûm eden İran devletini protesto ederken, idamların son bulmasını istemektedir. Bu amaçla Konferansımız Zeynep Celaliyan ve Sakina Mahmudi Aştiyani şahsında idamların durdurulması için örgütlenecek eylemleri destekleme kararı almıştır.

Kadın bedeninin ve emeğinin metalaştırılması, tüm dünyada kapitalist sistemin ekonomi politikasında önemli bir pazar alanı olarak yer almaktadır. Dolayısıyla kadını bir mal gibi gören Ortadoğu’daki geleneksel anlayışın yanında kapitalizmin bölgedeki varlığının artırılmasıyla kadın bedeninin satılması ve kadının zevk aracına dönüştürülmesi sistematik hale gelmiştir.

Kadın mücadelesi erkek egemenliğini güçlendiren ve her gün yeniden üretimini sağlayan kapitalist sisteme ve toplumsal, dinsel, geleneksel egemen zihniyete karşı köklü kopuşu esas alan mücadeleyle gelişecektir.

Bölgemizde ülkeler çapında var olan kadın hareketlerinin gücü önemli değişim dinamiği taşısa da, parçalı olmaları nedeniyle kadın hareketi bölgesel etkin bir güç olamamaktadır. Bu gerçeği tespit eden konferansımız kadınların birlikte hareket etme fikrini geliştirmiş, bölgesel kadın koordinasyonun oluşturulması birlikte hareketin örgütlenmesi amacıyla Ortadoğu Kadın Konferansı’nı yapma kararı almıştır. Bölgede oluşacak bu birlik Enternasyonal Kadın Hareketinin gelişiminin önemli bir dinamiği olacaktır.

Oluşturulacak ortak kadın birlikleri ve toplantılarının bölgemiz bakımından kadın özgürlük mücadelesinin gelişimi bakımından sorunun teorik, politik yönünü tartışırken esasta kadın kitle hareketin örgütlenmesini esas alacaktır. Ortak, somut, pratik eylem programı temel ihtiyacımızdır.

Ortadoğu kadın hareketinin gelişimi bakımından oluşturduğumuz bu birlikteliğe tüm Ortadoğu kadın örgütlerinin katılımını önemsiyoruz. Venezüella Dünya Kadın Buluşması bizler için dünya kadın hareketiyle buluşmanın bir vesilesi olacaktır.

(Venezüella Dünya Kadın Buluşması için

Ortadoğu Hazırlık Kadın Konferansı)