Home , Avrupa , NONATO Kampından G20'deki direnişe destek, katliama öfke

NONATO Kampından G20'deki direnişe destek, katliama öfke

nonatoSTRASBOURG | 02 – 04 – 2009 | 1 Nisan’da Strasbourg’da gerçekleşen Nato karşıtı etkinliklerden biri, kamp alanına mutfak malzemelerini getiren 5 Almanın tutukluluklarının sürmesine ilişkindi. Yaklaşık 250 kişilik bir kitleyle, Strasbourg ve Kehl arasında bulunan Avrupa Köprüsü üzerinde tutuklularla dayanışma, polisler şahsında devletin bu tavrına ise öfke dile getirildi. Tutukluların derhal serbest bırakılması talep edildi. Protesto etkinliği, yapılan 4 saatlik yol kapatma eyleminden sonra sona erdi.

Günü ikinci etkinliği, Strasbourg’u kışlaya çevirmeye çalışan Nato’ya karşı idi. Aynı şekilde, eylem ve hareket hakkına getirilen kısıtlamayı teşhir eden yaklaşık 500 kişi strasbourg sokaklarında bir yürüyüş gerçekleştirdiler.

Nato’ya karşı alternatif kampın ilk gününde, ATİK aktivistlerinin kendi aralarında yaptıkları toplantıda alınan karar gereği, ilk önce, Alman sol örgütleriyle bir toplantı yapıldı. ATİK çadırı önünde yapılan toplantıya Frankfurt’tan ALERTA, Hamburg’tan SOL, Konstans’tan Die Linke-SDS ve Links Jugend’Solid’den temsilciler katıldı. Kamp süresi boyunca yapılacak eylemlerde birlikteliğin sağlanması ve etkinliklerin birlikte örgütlenmesi için götüşme yapıldı. Olumlu yanıt alan ATİK ve YDG alrivistlerimiz bu tür görüşmelerin süreceğini ifade ettiler.

 Ardından, kampta bulunan Türkiyeli demokratik kitle örgütleriyle de görüşme yapılarak eylem birliği kararı alındı.

Kampın ilk gününde, informasyon çadırını açan ATİK aktivistleri, akşam saatinde çadırın önünde Almanlarla, Fransızlarla..vs.. söylenen türkü ve marşlarla enternasyonal dayanışmanın güzel bir örneğini sergilediler.

Gece geç saatlerde Londra’dan gelen bilgi, kampta bir öfke patlamasına yol açtı. G20’ler şahsında emperyalist kapitalizme karşı yapılan eylemlerde yaşamını yitiren gencin ölüm haberi duyulduğunda, saat 2:30’a doğru, öfkeden doğan bağırmaların sonucunda kamp sakinleri toplantı yapmak üzere alana toplandılar. Burada iki eğilim belirdi. Öyle ki; bir kesim kendiliğinden bir hareketle şehir merkezine inip eylem yapmak isterken, diğer kesim, ani ve çelişkili gelen bilgilere dayalı bu tür hareketlerin gerek eylemcilere, gerekse de henüz uykuda bulunan ve güvenliği eyleme gidenlerden doğan nicel azalmadan kaynaklı zayıflayan kampa zarar vereceğini, bu yüzden protesto eyleminin öğleden önce örgütlü bir şekilde yapılmasını savundular. ATİK ve YDG aktivistlerinin savunarak dile getirdikleri bu ikinci eğilim, saat 4’e kadar süren yoğun tartışmaların neticesinde kabul edilerek eylemin örgütlenmesi sabah 9’da yapılacak toplantıya bırakıldı.