İngiltere’de politik mülteci olarak yaşamını sürdüren İlhan Karatepe, İngiliz polisi tarafından Türkiye’ye iade edilmek üzere gözaltına alındı.
Uzun yıllar tutsaklık yaşayan ve 1996 Ölüm Orucu direnişçisi olan Karatepe, uzun yıllardır İngiltere’de yaşamını sürdürüyordu.
Almanya Başbakanı Merkel’in Türkiye’ye ziyaretinden sonra sık sık basında gündeme gelen ve iadesi istenen devrimcilere ve politik mültecilere yönelik saldırılar ilk değil.
Kirli pazarlıkların konusu olan sınırdışı saldırısı, ‘demokrasinin beşiği’ denilen AB ülkelerinde artık ‘olağan’ bir hale dönüştü.
Uzun yıllar işkencelerden, tutsaklık koşullarından geçmiş ve yaşamını zorunlu olarak Avrupa’da sürdüren politik mültecilere yönelik saldırının son halkası İlhan Karatepe oldu. Karatepe, 8 Mart sabahı Türk Devletinin istemi üzerine gözaltın alındı. Daha önceleri de iadesi için gözaltına alınan Karatepe, yürütülen kampanyalar ve mücadeleler sonucu iadesi durdurulmuştu.
AB devletleri, politik mültecilere yönelik her dönem sınırdışı saldırıları başta gelmek üzere birçok baskı yasaları ve uygulamaları ile gündeme gelmektedir. Almanya, Fransa, İsviçre, İngiltere ve daha birçok ülkede politik faaliyetinden dolayı tutsak edilmiş yüzlerce Türkiyeli ve Kürdistanlı politik mülteci bulunmaktadır. Tutuklayamadıklarını ise ülkelerine iade ederek uzun yıllar tutsaklık koşullarına yollamaya çalışan AB devletleri, insanlık suçu işlemektedir.
Cenevre Sözleşmesinde İltica etmenin bir insan hakkı olduğu söylense de, uygulamaların böyle olmadığı Karatepe’nin gözaltına alınmasıyla açığa çıkmıştır. 1993 yılında Malatya’da açılan bir dava gerekçe gösterilerek iade edilmek istene Karatepe ile tüm politik mültecilere yönelik yeni bir saldırının da işaretini vermektedir.
Bugün Türkiye ve Kürdistan’da tüm muhalif dinamiklere yönelik savaş ilan eden Erdoğan ve Saray çetesinin katliamları halen sürmekte iken, Karatepe’nin iade edilmesi akıbetinin ne olacağını göstermektedir. Cizre’de bodrum katlarında 200’e yakın insanın diri diri yakıldığı bir ülkeye, politik bir mültecinin iade edilmesi tam bir insanlık suçudur.
Kendi ülkesinde politik nedenlerden dolayı, buralara gelmek zorunda kalmış tüm politik mülteciler, geldiği ülkedeki faaliyetini gerekçe göstererek sınırdışı edilme tehlikesi bulunmaktadır.
Erdoğan ile mültecilerin durdurulması konusunda kirli pazarlıklar yapan AB ve Merkel, önümüzdeki süreçte mültecilere yönelik saldırılarının da zeminini hazırlamıştır.
Karatepe’nin iadesini durdurmak ve mülteciler üzerinde oynanan kirli pazarlıkları ret etmek insani bir görevdir. İltica hakkı temel insani bir haktır. Kendi ülkelerinden zorunlu nedenlerle buralara gelmiş insanların yaşam hakkı başta gelmek üzere her türlü hakkın gasp edilmesi kabul edilemezdir.
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu olarak, İlhan Karatepe’nin iadesinin derhal durdurulmasını ve yaşam hakkına saygı duyulmasını istiyoruz. Avrupa’daki demokratik, ilerici kamuoyunu Karatepe’nin durdurulması için mücadeleye çağırıyoruz.
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu
AvEG-Kon
08.03.2016