Anasayfa , Haberler , “HALKLAR KONUŞUYOR” KONFERANSI SONUÇ BİLDİRGESİ

“HALKLAR KONUŞUYOR” KONFERANSI SONUÇ BİLDİRGESİ

HDPSpotBİZ‘ler, farklılıklarıyla yan yana, eşit, özgür, kardeşçe ve barış içinde yaşamak isteyen; bugüne kadar resmi ideoloji tarafından yok sayılan, asimilasyon, aşağılama, inkâr ve imhaya uğrayan halklarız.

Onurumuzu, dilimizi, kimliğimizi, kültürümüzü, inançlarımızı özgürce geliştirebileceğimiz koşulları yaratmak, halklar arası kardeşlik ve dostluğu bugünden topraklarımıza egemen kılmak, gelecek nesillere tarihi ve kültürüyle barışık bir ülke bırakmak sorumluluğuyla, “topraklarımızdaki tüm kültür, kimlik, dil, din ve inançların varlığını kabul eden, halkların demokratik ve kültürel haklarını güvence altına alan, insan odaklı, özgürlükçü, eşitlikçi, demokratik bir “yeni yaşam”dan yana olduğumuzu ve taleplerimizin/haklarımızın takipçisi olacağımızı beyan ederiz.

%10 seçim barajı, anti demokratik siyasal partiler yasası, düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki engeller gibi negatif koşullarda, ülkenin yarınını derinden etkileyecek bir genel seçim sürecine giriyoruz.

Bu seçimlerde Halkların Ortak Taleplerini sahiplenecek, TBMM’de bu taleplerin takipçisi olacak, halkların kurumları ile doğrudan ilişkikurarak ortak çalışma yürüteceklerini beyan eden Milletvekili Adaylarınıdestekleyeceğimizi ve tüm çalışmalarının takipçisi olacağımızı beyan ediyor, bu çerçevede beyanat verecek Adayları TBMM’degörmek istediğimizi açıklıyoruz.

“Halklar Konuşuyor”konferansına katılan kişi ve kurumlar olarak, aşağıdaki talepler/ haklar üzerinde ortaklaşmış bulunmaktayız. Yanı sıra her halkın kendi özelinde ifade ettiği ve genel talepler sonrasında ifadesini bulan ve bu bildirgenin ayrılmaz eki olan talepler de ortak talebimizdir. Bu anlamda her halk bir başka halkın taleplerini sahiplenir ve mücadelesini ortaklaştırır. Bizler kendi varlığımızı sürdürülebilmenin diğer halkların sorunları için de mücadele etmekten geçtiğini düşünüyor ve tüm talepleri sahipleniyoruz.

Bugün Biz, burada kurumları adına konuşan, halkların ortak ve özgün taleplerini ifade eden kurum ve kişiler olarak taleplerimiz etrafında halkların ortak mücadelesini yükseltmek, taleplerimizin takipçisi olmak üzere bir “Halklar Meclisi” kurduğumuzu ilan ediyoruz.

Halklar Meclisi’ni oluşturan kişi ve kurumlar olarak taleplerimiz şunlardır:

–          Tekçi, tektipleştirici, merkeziyetçi, devlet odaklı politikalar terk edilmeli, ülkemizin taraf olduğu evrensel hukukun da bir gereği olarak, ülkemizdeki tüm dil, kültür ve inançlar, tarihi ve kültürel mirasımızın bir parçası olarak değerlendirilmeli, bu kültür, dil ve inançların kendilerini var etme ve yarınlara taşıma hakları anayasa ve yasalarla güvence altına alınmalı, bu konuda kamusal sorumluluklar tanımlanmalı ve bu doğrultuda yapılacak çalışmalara genel bütçeden pay ayrılmalıdır.

–          Anadil hakkı temel bir hak olarak kabul edilmeli, anadiller anayasal güvence altına alınmalı, anadilde eğitim-öğretim, ana dilin kamusal alanda kullanımı, anadilde radyo-televizyon yayını yapma ve anadilde isim-soy isim ve köy/yer isimleri konusundaki sınırlama ve yasaklar ortadan kaldırılmalı, özellikle yok olma tehdidi altındaki diller koruma altına alınmalı ve bu dillere pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır.

–          Kültür, dil, inançlar üzerindeki tüm yasaklar, toplumsal yaşam, çalışma hayatı ve kamusal alanda halklara yönelik uygulanan her tür ayrımcılık ve ırkçı söylem ortadan kaldırılmalı, yasalardaki ‘kin ve nefret suçları’ tanımıtüm kültürel, etnik ve dinsel aidiyetleri kapsayacak şekilde genişletilmeli, ‘kin ve nefret suçlarının’ önlenmesi için anayasaya hüküm konulmalıdır. Kültüründen, dilinden, inancından dolayı toplumsal yaşam, çalışma hayatı ve kamusal alanda dezavantajlı konuma getirilmiş halklara pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır.

–          Tarih ile yüzleşmenin, hesaplaşmanın temel koşulu olarak başta 1915 Ermeni ve Süryani soykırımı olmak üzere halklara karşı işlenmiş tüm soykırım, katliam, pogrom, tehcir, sürgün vb. tüm suçlar failleri ile birlikte açığa çıkartılmalı, topraklarımızda yaşanan katliam ve sürgünlerle halkların elinden alınmış olan hakların iadesi (vakıf malları, hukuki haklar vb.) yasalarla güvence altına alınmalı, 1936 yılında çıkartılan Azınlık Vakıfları Beyannamesi Yasası iptal edilmeli, göç ettirilen halklara koşulsuz geri dönüş ve yaşam hakkı sağlanmalı, onur ve itibarları geri verilmelidir.

–          Anayasada vatandaşların dini tarif edilmemeli, Aleviler, Hıristiyanlar, Museviler, Ezdiler, Zerdüştler, Şamanlar, Ateistler, Deistler ve İslam’ın farklı yorumları gibi ezilen ve dışlanan tüm inanç ve kültürel gruplar üzerindeki baskılar kaldırılmalı, tüm kimlik ve dinsel inanışların kendilerini özgürce ifade etmesi anayasal güvence altına alınmalıdır. Devletin dini biçimlendirme aracı olarak işlev gören Diyanet İşleri Başkanlığı ve zorunlu din dersi kaldırılmalı, devlet lügat, yayın ve ders kitaplarında faklı inanç ve kültürleri dışlayıcı, ötekileştirici tanımları ve dili terk etmeli,  inanç sembolleri üzerindeki her türlü baskıya son verilmeli, inanç ve ibadet inananların vicdanına bırakılmalı, Cemevleri ve ayrımcılığa maruz kalan tüm inançların ibadet yerleri yasal statüye kavuşturulmalı, devlet tarafından el konulmuş ibadet yerleri gerçek sahiplerine iade edilmelidir.

–          Doğa kültürel kimliğin ayrılmaz bir parçasıdır. Doğal yaşam alanları, halkların kültürel ve tarihsel  mirasının bir parçası olarak koruma ve güvence altına alınmalıdır. Piyasa temelli hidroelektrik-termik-nükleer santral, baraj, maden, yol vb. inşaat vb. projelerle halkın doğal yaşam alanları tahrip edilemez.

–          1915 Ermeni ve Süryani Soykırımının tam da 100. yılında, çocuk emeği ile inşa edilen Tuzla’daki Kamp Armen Yetimhanesini yıkma girişimi ile soykırım sürdürülmek veortak tarih topyekûn imha edilmek istenmektedir. Kamp Armen, bize kılıç seslerinden kaçıp ağaç gölgelerine sığınan Ermenilerin emanetidir. Bu coğrafyada yaşayan bütün halkların ortak geçmişi, hafızası, bir arada yaşama umududur.Kamp gerçek sahibi Ermenilere iade edilmelidir.

–    Temsil adaletini ortadan kaldıran %10 seçim barajı kaldırılmalı, mahalleler, köyler, ilçelerden başlayarak oluşturulacak sivil örgütlenmeler ile halkın bütün kimlikleriyle yönetime etkin katılımının önü açılmalı, sivil örgütlenmeler toplumsal-kamusal yaşam üzerinde söz sahibi kılınmalıdır.

–          Halklar Meclisimizin Vekillerimizle doğrudan ilişkisi için somut bir işleyiş kurulmalı, aldığımız kararların TBMM’ye taşınması, VekillerimizinTBMM’deki çalışmalarının Halklar Meclisimizle ortaklaştırılması, somut sorunlar üzerinden:

  1. a) TBMM’deortak açıklama yapılması,
  2. b) VekillerimizinTBMM’deyasa tasarısı ve önergeler sunması sağlanmalıdır.

Eşit, özgür, kardeşçe ve barış içinde yaşayacağımız bir coğrafya için herkesi ortak mücadeleyi yükseltmeye ve HDP adaylarını desteklemeye çağırıyoruz.

HALKLAR KONUŞUYOR KONFERANSI

10.05.2015

 

HALKLARIN TALEPLERİ :

Çerkes halkının talepleri (Yaşar Güven / JINEPS):

1- Çerkes olarak, varlığımızın ve kültürümüzün resmi düzeyde tanınması,

2- Dilimizin ve kültürümüzün asimilasyona karşı korunması için başta anadilde eğitim hakkı olmak üzere kültürel ve demokratik haklarımızın verilmesi,

3- Mevcut kültürel değerlerimizin kayıt altına alınabilmesi, korunabilmesi ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için gerekli bilimsel çalışmaların yapılması, bunun için ilgili bakanlıklarca bütçelerin ayrılması,

4- Anavatan Kafkasya ile sürgün dolayısıyla kopartılan tarihsel bağlarımızın daha güçlü kurulabilmesi için çifte vatandaşlığımızın önündeki engellerin kaldırılması,

5- Çerkesler’in 19. yüzyılda yaşadıkları soykırım ve sürgünün TBMM’ce tanınması,

6- Abhazya’ya doğrudan ulaşımın sağlanması,

7- Abhazya’nın bağımsızlığının tanınması,

8- Güney Osetya’nın bağımsızlığının tanınması,

9- 1994 ve 1999 savaşları sonrası Türkiye’ye gelen Çeçenlere mülteci statüsü verilmesi, insanca yaşam koşullarının sağlanması, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması.

10- 1921-22 yıllarında, Gönen-Manyas Çerkes köylerinin iç sürgününün açığa çıkartılması, 14 köyden özür dilenmesi.

 

Pomak halkının talepleri (Başak Karataş / POMAK ENSTİTÜSÜ):

1- Anadilde eğitim,

2- Onuru ve kimliği ile yaşamak,

3- Tüm kültür ve dillerin kabul edilmesi ve azami yaşam ortamının oluşturulması.

 

Süryani halkının talepleri (Tuma Çelik / AVRUPA SÜRYANİLER BİRLİĞİ):

1-   Türkiye’deki tekçi anlayışa ve inkâra son verilmesi,

2- Geçmişle doğru ve samimi bir yüzleşmenin yapılması ve bu temelde bütün kötülüklerin anası olan 1915 Ermeni ve Süryani Soykırımı’nın kabul edilmesi,

3- Halkların kendi kimlik ve kültürlerini geliştirmesinin önündeki engellerin kaldırılması,

4- Bugüne kadar baskı, katliam ve soykırımlara maruz kalan halklara pozitif ayırımcılık uygulanması,

5- Herkese barış içinde; güvenli, eşit, özgür ve sömürüsüz bir yaşama alanı oluşturulmasını talep ediyoruz.

 

Süryani halkının talepleri (Şabo Boyacı / Süryaniler.com):

1- Süryanilerin “Seyfo” yani “kılıçtan geçirilme” olarak adlandırdığı; 100 yıl önce Anadolu’da ErmeniveSüryanihalklara karşı işlenen Soykırım suçunun resmi olarak kabul edilmesi ve bu yönde ses getirici çalışmalar yapılması,

2- O dönemde ve daha sonraki dönemlerde el konulan Süryanilere ait bütün taşınmazların iade edilmesi,

3- 1918 yılında Hakkâri’den sürülen Asur Patrikliği, 1928 yılında Mardin’den sürülen Süryani Katolik Patrikliği ve 1933 yılında Mardin Deyrülzafaran Manastırı’ndan sürülen Süryani Kadim Ortodoks Patrikliklerine iade-i itibar yapılması ve bu Patrikliklereait taşınmazların iade edilmesi,

4- Bu coğrafyada yaşayan bütün halklara anadilde eğitim hakkı verilmesi,

5- Süryani toplumunun din adamı yetiştirebilmesi için, önündeki engellerin kaldırılması,

6- Süryani din adamlarının askerlik görevinden muaf tutulması ve TC vatandaşlığı şartının kaldırılması,

7- Turabdin ve çevresinde gasp edilen manastır arazilerinin koşulsuz olarak Süryani toplumuna iade edilmesi,

8- Süryanilerin ibadethane ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için kilise inşaedebilmelerinin önündeki engellerin kaldırılması,

9- Toplumda yaşayan farklı halklara karşı medya ve sosyal platformlarda kullanılan ayrımcı nefret diline yönelik çalışmalar ve yasal düzenlemeler yapılması,

10- 1936 yılında çıkartılan Azınlık Vakıfları Beyannamesinin iptal edilmesi için çalışmalaryapılması.

 

Ezdi halkının talepleri (Azad Barış / EZDİKÜLTÜR VAKFI):

1- Ezdi cemaatimiz dâhil bu topraklardaki bütün halkların inançlarını özgürce kendi ibadethanelerinde, kendi kutsallarının korumasında yaşayabilmeleri sağlanmalı ve anayasal olarak bu hakları güvence altına alınmalıdır. Yeni anayasa tüm inançları kucaklamak ve hepsine eşit mesafede durmak zorundadır.

2- Bireysel, etnik, kültürel ve inançsal farklılıkların hak ve özgürlüklerini temel alacak yeni ve tam demokratik bir anayasa talep ediyoruz. Devlet hem tarihsel hem de güncel durum itibariyle inancımızı bu coğrafyanın bir zenginliği olarak kabul etmeli ve anayasal olarak garanti altına almalıdır.

3- Coğrafyamızda süren haklı mücadelenin bir bedeli olarak elimizden alınan köylerimiz, topraklarımız ve mallarımız bir an önce iade edilmelidir.

4- Devlet kendini bütün olumsuz ve yanlış simge ve yakıştırmalardan (Dinsiz, Yezit, Şeytan, Kâfir vb.) soyutlamalı ve Ezdi cemaatinin hak ettiği itibarı resmi düzeyde iade etmelidir.

5- Okullarda Ezdi inanç ve manevi kültürüne vurgu yapılmalı ve Ezdi çocukları zorunlu din dersinden muaf tutulmalıdır. Tarih kitaplarında cemaatimizin inançsal hakikati yer almalı ve yüzyıllardır yaşadığımız halis gerçeklik böylelikle kayıtlara geçmelidir.

 

Gürcü halkının talepleri (Fazlı Kaya / DEMOKRAT GÜRCÜLER PLATFORMU):

1- Demokratik yeni bir Anayasa.

2- Anadilde eğitim hakkı.

3- Anadillerin ve kimliklerin anayasal-yasal güvenceye kavuşturulması.

4- Asimilasyon uygulamalarının sona erdirilmesi.

5- Asimilasyona uğratılmış halklara pozitif ayrımcılık uygulanması.

6- TRT’de Gürcüce yayın hakkı.

 

Gürcü halkının talepleri (Eşref Yılmaz / GÜRCÜ DİL MERKEZİ):

1- Parlamento, sokakta başlayan kavganın yasal duruma geldiği bir yerdir. Milletvekillerimiz halk için kürsüden ve kavgadan çekinmemelidir.

2- Etnik kültürlerin, dillerin korunması, geliştirilmesi ve yaşatılması için var olan tüm bürokratik engeller koşulsuz (amasız-fakatsız) kaldırılmasını istiyoruz.

3- Sınır komşusu halklarıyla dil, kültür vb. sanatsal etkinliklerin organizasyonundaki bürokratik engellerin kaldırılmasıve devlet bütçesinden finanse edilmesini istiyoruz.

4- Etnik temelde kurulan sivil örgütlenmelerin (dergi-dernek-sanal platform ve oluşumların) katılımcı demokratik unsur olarak muhatap alınmasını istiyoruz.

5- Bu sivil örgütlenme ve oluşumların ekonomik ve sosyal sorunlarının çözülmesi ve desteklenmesi için TBMM’de Sivil Toplum Komisyonu’nun kurulmasına halkların ortak vekilleri çaba göstermelidir.

6- Seçilen vekillerin vekil olduklarını, asıllarının halk olduğunu asla unutmamalarını istiyoruz.

 

Laz halkının talepleri (Selma Koçiva / LAZ MEKTEBİ):

1- Laz kültürel kimliği tanınmalı ve anayasal güvence altına alınmalıdır. Vatandaşlık tanımı değiştirilmeli ve kültürel aidiyet eklenmelidir.

2- Anadil eğitimi doğal insan haklarından biridir. Tartışılamaz ve seçmeli ders modeli ile geçiştirilemez.

3- Tarih bilincimizde önemli yeri olan tüm Lazca yer adları iade edilmelidir.

4- Doğal yaşam alanlarımız ve su kaynaklarımız korunmalı, toprağı-suyu ticarileştiren ve kültürel asimilasyona ve yıkıma yol açan tüm otoban, HES vb. projeler iptal edilmelidir.

5- Toprağı yoksullaştıran tarım metotları terk edilmeli, çay üretimi de dâhil olmak üzere organik üretime geçilmelidir.

 

Pontos halkının talepleri (YannisVasilis):

1- Karadeniz dahil son yüzyılda gerçekleştirilen katliamlar ile yüzleşmeyi sağlayacak mekanizmaların örgütlenmesini,

2- 1913 ile 1923 arası Büyük Pontos Pogromu sürecinde kaybedilen ya da alıkonulup Türk ailelerine verilen Pontos çocuklarının kimlik bilgilerinin TBMM tarafından açıklanmasını sağlamak ve bu yönde hükümet üzerinde baskı oluşturmak üzere bir komisyon kurulmasını,

3- Pontos Soykırımı ve diğer soykırımlar için Türk devletini harekete geçirecek komisyonlar oluşturulmasını,

4- Diasporada yaşayan ve Pontos’a geri dönmek isteyen ailelerin haklarının ve yurttaşlıklarının iadesi için Türk devletini harekete geçirecek çalışmalar örgütlenmesini,

5- Tüm bu çalışmaların yapılabilmesi için geçici bir ittifak konferansı yerine, bu konferansın ardından halkların ligi olabilecek bir kongrenin, tüm halkların ve inançların ortak hareket edebileceği bir HALKLAR LİGİ kurulmasını talep ediyoruz.

 

Kürt halkının talepleri (Seydi Fırat / DEMOKRATİK TOPLUM KONGRESİ):

1- Türkiye’nin çoğulcu kimliğine dayalı evrensel bir anayasa yapılması,

2- Yeni mecliste Hakikatleri Araştırma ve Gerçeklerle Yüzleşme Komisyonu’nun kurulması ve yüzleşmenin yaşanması,

3- Kürdistan’da savaş süresince 4000’e yakın köy yakıldı, insanlar göç ettirildi. Bu köylerin imar edilip köylerini terk etmek zorunda bırakılmış olan insanların köylerine geri dönüşünün sağlanması,

4- Koruculuk sisteminin lağvedilmesi,

5- Yeni meclisin 10 maddelik Dolmabahçe deklarasyonunu temel alarak Türkiye’nin demokratik dönüşümünü sağlaması,

6- Siyasi tutukluların ve hasta tutukluların serbest bırakılması,

7- Türkiye’nin idari yapısının yerel demokrasisinin gelişimine ve demokratik özerkliğe uygun bir şekilde reformdan geçirilmesi,

8- Hükümetin Rojava’daki savaştan elini, çetelerden desteğini çekmesi.

 

Rum halkının talepleri (Mihail Vasiliadis / APOYEVMATİNİ):

1- 1936 yılında çıkartılan Azınlık Vakıfları Beyannamesi Yasası iptal edilmeli ve bu yasa ile elkonulan tüm vakıf malları sahiplerine iade edilmelidir.

2- Azınlıklar Tarih Komisyonunun tüm tutanakları derhal açıklanmalıdır.

3- Tuzla yetimhanesi hemen sahiplerine iade edilerek gazeteci Hrant Dink Yetimhanesi adıyla hizmete sokulmalıdır.

 

Arap Alevi halkının talepleri (Seher Eriş / ARAP ALEVİ GENÇLİK MECLİSİ):

1- Arap Alevi halkının inanç ve kültür alanında uğradığı asimilasyonun son bulması,

2- Arap Alevi kimliğinin kabul edilmesi ve Arap Alevilere yönelik nefret söylemlerinin suç kapsamında değerlendirilmesi,

3- Arapça anadilde eğitim hakkının sağlanması,

4- Zorunlu din derslerinin kaldırılması,

5- Alevi katliamlarının devlet tarafından kabul edilmesi ve resmi özür dilenmesi,

6- Suriye Antakya sınırında yaşanan katliamlara ve eğit-donat projelerine son verilmesi için halklar arası dayanışmanın yükseltilmesi,

7- Devlet tarafından değiştirilen Arapça köy ve belde isimlerinin geri iade edilmesi,

8- Alevilerin yoğunluklu yaşadığı bölgelerde nükleer santral, HES vb. doğa katliamına yol açan tüm projelerin iptal edilmesi,

9- Tarımda ürün fazlasını alternatif ürünler haline dönüştürmek için projeler geliştirilmesi ve geliştirilecek ürünlerin ekonomiye kazandırılması.

 

Ermeni halkının talepleri (Aleksis Kalk / NOR ZARTONK):

1- Soykırımcı, asimilasyoncu, inkârcı sisteme son verilmesi,

2- Halklar arası dayanışmanın yükseltilmesi,

3- Tuzla Armen Yetimhanesinin yıkımı ve yağmasına izin vermemek için ortak mücadelenin geliştirilmesi.

 

Ermeni halkının talepleri (PakratEstukyan / AGOS):

1- Halkların kendilerini rahatça ifade edebildiği, hiçbir baskı altında olmadığı ya da hiçbir şeyin dayatılmadığı bir Türkiye istiyoruz.

2- Halklar olarak soykırımcı, inkârcı zihniyetin kırılmasını istiyoruz.

 

Alevi halkının talepleri (Aydın Deniz / HUBYAR SULTAN ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİ):

1- Alevi halkının ibadethanesi olan Cemevlerinin yasal statü kazanması,

2- Zorunlu din derslerinin kaldırılması, seçmeli din dersi dayatmasının son bulması,

3- Devlet tarafından el konulmuş Alevi dergâhları ve inanç merkezlerinin Alevi toplumuna geri iade edilmesi,

4- Topraklarımızda yaşanan katliamlarla Yüzleşme ve Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulması ve tüm bu katliamlarla yüzleşilmesi,

5- Madımak Otelinin utanç müzesi haline getirilmesi ve bugün var olan müzeden katillerin adlarının çıkartılması.