Anasayfa , Haberler , Gözaltında gördüğü cinsel işkence ile gündeme gelen Rozerin Kalkan, şimdi de tecritte tutulduğu için büyük zorluk yaşıyor.

Gözaltında gördüğü cinsel işkence ile gündeme gelen Rozerin Kalkan, şimdi de tecritte tutulduğu için büyük zorluk yaşıyor.

Gözaltında gördüğü cinsel işkence ile gündeme gelen Rozerin Kalkan, şimdi de tecritte tutulduğu için büyük zorluk yaşıyor. Dede Ramazan Kalkan, torununun kimse ile konuşamamaktan artık ses tonunun bile değiştiğini söylüyor.

Mardin’de 11 Ağustos tarihinde evinden gözaltına alınan ve 9 gün boyunca Mardin Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde cinsel işkenceye maruz kalmasıyla gündeme gelen Rozerin Kalkan, Niğde E Tipi Cezaevi’nde tecritte tutuluyor. İddianamesi hazırlanan Kalkan, “Örgüt adına kullanılmak üzere araba aldığı” iddia edilerek “Örgüt üyeliği” ve “Örgüt propagandası yapmak” gerekçesiyle yargılandığı davadan, 3 Mayıs tarihinde Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.

Ailesi, Kalkan’ın tutuklanmasına gerekçe gösterilen aracın ortada olmadığını belirtirken, emniyet sorgusu sırasında ise aile avukatı ifadeye alınmadan baro tarafından görevlendirilen avukatın ifadeye katıldığı söylendi. Tutuklandığında ilk olarak Mardin E Tipi Cezaevi’nde bağımsızlar koğuşunda tutulan Kalkan, talebi üzerine siyasi tutsakların arasına alınsa da daha sonrasında Niğde E Tipi Cezaevi’ne götürüldü ve burada tek kişilik hücrede tutuluyor.

‘HAVALANDIRMADA ADLİ TUTUKLULARIN SALDIRISINA UĞRUYOR’

Torununa ifadelerin işkence altında ve avukatın yönlendirmesiyle imzalatıldığını söyleyen dede Ramazan Kalkan, “Rozerin tutuklandıktan sonra ilk olarak Mardin E Tipi Cezaevi’nde ilk olarak bağımsızlar koğuşuna alındı, ardından da Niğde Cezaevi’ne sürgün edildi. Orada tek kişilik hücrede kalıyor. Bir insan düşünün ki tek kişilik hücrede kaldığı sürece psikolojisi bozulur, en basitinden yıkanması bile sorun oluyor. Psikolojik olarak zorlanıyor. Havalandırmaya çıkartıldığında adli tutsakların saldırısına uğradığı için havalandırmaya dahi çıkamıyor” dedi.

Torununun başka bir cezaevine nakledilmesi ya da yanına başka siyasi tutsakların getirilmesi için birçok hukuki yolu denediklerini söyleyen dede Kalkan, “Biz Meclis’e, AİHM’e, BM’ye taşıdık; ama bir sonuç alamadık. Bizim isteğimiz başka siyasi tutsakların bulunduğu başka bir cezaevine nakledilmesi. Yani yanında arkadaşları olursa konuşarak bile olsa stresini atabilir” diye ifade etti.

‘YAŞANACAK OLUMSUZLUKTAN ADALET BAKANI SORUMLUDUR’

Her görüşe gittiklerinde torununun durumunun kötüleştiğine tanık olduklarını dile getiren Kalkan, gördükleri tabloyu şöyle anlattı: “Gittiğimizde psikolojisinin bozulduğunu görüyoruz. Sesi bile bozulmuş, eskisi gibi değil sesi. Tek başına kalıyor kimse ile konuşamıyor. Onun da talebi oradan çıkartılması ya da başka siyasi tutsakların onun yanına sevk edilmesi. Her ne kadar kitap okusa da, televizyon izlese de sağlıklı bir yaşam süremiyor. Eğer onun başına bir şey gelirse Adalet Bakanlığı baş sorumludur.”

AİLENİN ULAŞIMI DA SORUN

Aile olarak Mardin’de oturduklarını ve Niğde’ye gidip gelmenin kendileri için zor olduğunu dile getiren dede Kalkan, cezaevine gidebilmek için 3 araç değiştirdiklerini ve bunun maddi olarak da kendilerini zorladığını aktardı. (Dihaber)