TÜRKİYE | 06 – 09 – 2010 | Doğan Grubu’nun Radikal gazetesi ile Referans gazetelerini birleştirme kararı, çalışanların aleyhine oldu. Şimdiye kadar 23 Radikal çalışanı „maliyetlerin azaltılması“ gerekçe gösterilerek işten çıkarıldı.
Radikal gazetesinde işten çıkarılan isimler arasında ekonomi servisi muhabirleri Çağrı Bilgin, Esin Çetinel, Satfiye Yuva Kireççi; düzeltmenler Cengiz Alkan, Devrim Çakır; İstihbarat servisi muhabiri Ertan Kılıç; Kültür ve Sanat servisi muhabirleri Ceren Akardaş, Gönül Koca; Görsel Yönetmeni Metin Öztürk ve Görsel Bölüm Şefi Vedat Özdemir ile sayfa operatörleri Sefade Kırımlı, Sevim Yıldıran, Tanju Tapar, Sabriye Bakır, Gülbahar Aytar, Cem Sancaklı, Seçkin İçten, Hakan Uğurluay, dizgici Cevdet Abbas ile İsmet Berkan’ın sekreteri Meltem Özsoy bulunuyor.
„Kötü Kız“ karakterinin yaratıcısı Radikal çizeri Ramize Erer ile „Kulis“ başlıklı köşenin yazarı Funda Özkan da işten çıkarılan isimler arasında.
Çalışanlara „İki gazetenin birleşmesi sonucu maliyetlerin azaltılması“ gerekçesiyle işten çıkarıldıklarının tebliğ edildiği öğrenildi.
Radikal ismiyle çıkacak yeni gazetenin Yayın Yönetmeni Hürriyet gazetesi köşe yazarı Eyüp Can olacak.
“İşten Çıkarıyorum” Diyen Patrona Karşı Gazetecinin Hakları Var
Doğan Grubu’nun Radikal ve Referans gazetelerinin birleştirme kararı üzerine işten çıkarılan gazetecilere haklarını anlattan avukat Rana Yılmaz, çalışanların işe iade davası açabileceğini söyledi.
bianet’e konuyla ilgili açıklama yapan Yılmaz, „Burada meseleye işe iade açısından bakmak lazım; çalışanın işe iade davası açmaya hakkı var. İşveren iki şirketin birleşmesinin istihdam fazlasına yol açtığını iddia edebilir. Ama işveren birleşme ve istihdam fazlası olduğunu kanıtlamak zorunda. Kanıt yükümlülüğü işçinin değil işverenin üzerindedir“ dedi.
İşten çıkarma en son çare
Doğan Grubu’nun, „yüzde 20 küçülme“ kararı alarak işten çıkardığı 40 Radikal gazetesi çalışanının, 2007 yılında açtığı işe iade davasını kazandığını anımsatan Yılmaz, bu davanın açılacak yeni davalarda emsal teşkil edebileceğini söyledi:
„Kazanılan bu davada Bakırköy İş Mahkemesi, işverenin işten çıkarma yoluna gitmeden önce çalışanlara gruba ait diğer gazete, televizyon ve dergilerde iş olanağı araması gerektiğini belirtip, bu şart yerine getirilmediği için de çalışanları haklı buldu. Çünkü işten çıkarma her zaman en son çaredir. Şimdiki durumda çalışanlar dava açarsa işverenin onlara grupta başka iş olanakları arayıp aramadığı da sorulur.“
İbraname imzalarken dikkatli olun
Yılmaz işten çıkarmalar sırasında çalışanların dikkat etmesi gereken konuları da anlattı:
*İşten çıkarılanlar, varsa kıdem ve ihbar tazminatları, kullanmadıkları izinlerin paraları, ödenmemiş maaşlarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığına dikkat etmeli. Doğru hesaplanmamış ibranameyi, ‚tüm alacaklarımı tahsil ettim‘ diye imzalamasınlar; çalışan açısından bu açılan davalarda sorun yaratır.
*Alacaklarının doğru hesap edilmediğini düşünenlerin ibranameleri „Tüm haklarım saklı olmak kaydıyla“ notu düşerek imzalamaları gerekiyor.
*Fazla mesailer genelde ödenmiyor. Bunları dava açarak tahsil edebilirler. Dava açmak isteyenler bunu bireysel olarak açıp takip edemez. Bir avukat aracılıyla mahkemelere başvursunlar, avukatlar onları yönlendirir.
„Haklarınızı 212’ye göre isteyin“
*212 olarak bilinen Basın İş Yasası’na tabi olduğu halde 4857 sayılı İş Yasası’ndan çalıştırılanlar var. Bu durumda olanlar gazetecilere tanınmış özel haklardan yararlanamıyor; basın çalışanlarının yıllık izinleri daha yüksek, kıdemde tavan uygulaması yok. Bu durumda çalışanın alması gereken farklar için dava açılıyor. Kişinin basın çalışanı olarak görev yaptığı tespit ediliyor.
TGS: Patron „Gazeteleri Birleştirdim“ Deyip Gazeteci Çıkaramaz
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Boran, Radikal ve Referans gazetelerini birleştirip çalışanları „maliyetleri azaltma“ gerekçesiyle işten çıkarmaya başlayan Doğan Grubu’nun „Kötü niyetli“ davrandığını söyledi; işten çıkarılanların tazminat hakkını hatırlattı.
bianet’e açıklama yapan Boran, „İki gazetenin birleştirilmesi işten çıkarma gerekçesi olamaz“ diyerek şöyle devam etti:
„İşveren bu gerekçeyi öne süremez. Gerekçenin İş Kanunu’na uygun olması gerekir. Uygun değilse bu kötü niyete girer. İşten çıkarılan arkadaşlar hak ettikleri tazminatlara ek olarak ‚kötü niyet tazminatı‘ alabilir. Ama bunun için ibranameyi imzalamamaları gerekiyor. Çünkü ibranameyi imzalamak, tazminatı kabul etmek anlamına geliyor ve yapacak bir şey kalmıyor. Arkadaşların ‚ben bu tazminatı kabul etmiyorum, işten çıkarma haksızdır‘ demesi ve hiçbir imza atmadan dava açması gerekir.“Sendika hukuki destek veriyor
Sendika olarak işten çıkarılan çalışanları toparlamaya çalıştıklarını anlatan Boran, „Çoğu arkadaş haksız işten çıkarmalar karşısında dava açamıyor. Açarsa örneğin sadece Doğan Grubu yayınlarında değil, rakip gruplarda da sadece bu gerekçeyle işe alınmıyorlar. Yıllardır yapılan bu uygulama çalışanların verilen tazminatları kabul etmesine, haklarını aramamasına neden oluyor“ dedi.
Boran TGS’nin sendikalı olsun olmasın işten çıkarılan gazetecilere hukuki destek verdiğini hatırlatarak, „Arkadaşlarımız bizden yardım alabilir. Avukat yardımı yapıyoruz. Sendikanın avukatı, sadece cüzi bir miktar tutan dava masrafları karşılığında, arkadaşlar adına dava açıyor ve davaları takip ediyor“ diye konuştu. (Bianet)