Anasayfa , Avrupa , Nottingham Üniversitesi Öğrencileri Ayakta: "Adil Soruşturma İstiyoruz"

Nottingham Üniversitesi Öğrencileri Ayakta: "Adil Soruşturma İstiyoruz"

RÖPORTAJ | 23 – 05 – 2011 | İngiltere Nottingham Üniversitesi bir süredir anti-terrör yasaları kapsamında sorunlar ve öğrenci eylemleriyle gündeme geliyor. Batı ülkelerinin gözde okullarından olan Nottingham`da neler olduğunun sebebini öğrenmek ve ilk elden bilgi edinmek için, AHM-ATİK Haber Merkezi olarak öne çıkan aktivistlerden Gizem Kılınç ile röportaj yaptık.

AHM: Öncelikle bize ve okurlarımıza kendinizi tanıtırmısınız?

G. Kılınç: Ben Gizem Kılınç. Nottingham Üniversitesi`nde Uluslararası İlişkiler 3. sınıf öğrencisiyim. Ben ve bölüm arkadaşlarım özgürlük, akademik fikir özgürlüğü ve okulumuzda adalet için bir mücadele başlatmış bulunmaktayız.

AHM: Bu kampanyanın içeriğini ve sebeplerini anlatırmısınız? Üniversitenizde neler oldu? Daha önce de bu tarz olaylar oldu mu?

G. Kılınç: 2 hafta önce, hocalarımızdan biri olan Dr. Rod Thornton anti terör yasaları kapsamında gerçekleşen tutuklamaları eleştiren bir yazı yayınladığı için, Nottingham Üniversitesi tarafından cezalandırılarak, okulumuzdan uzaklaştırıldı.

2008`in Mayıs ayında Üniversitemizin mezunlarından Rizwaan Sabir ve kadrolarından Hitcham Yezza Nottingham Üniversitesi tarafından ciddi bir haksızlığa uğramışlardı. Bu iki kişi, üniversitenin polise yaptığı “Bilgisayarlarında Al Kaida bağlantılı yazılar var” ihbarı üzerine, terörizm suçuyla tutuklanmıştı. Rizwaan, global radikal islam hakkında yazdığı tezi için bölüm yöneticisi Hitcham`ın denetiminde internetten bazı yazılar indirmiş, ama 1500 sayfalık dokümanın print masraflarını karşılayamadığı için, bunu Hitcham`dan rica etmişti. Yani birinin suçu internetten kaynak indirmek, diğerinin suçu ise öğrencisinin yükünü hafifletmek için belgelerin çıkışını almak.

Bazı hocaların bahsi geçen dokümanların üniversitemizin kütüphanesinde ve ABD Adalet Bakanlığı`nın resmi web sitesinde mevcut bulunduğunu söylemesine rağmen, Rizwaan ve Hitcham bir hafta süreyle gözaltında tutularak sorgulanmıştı. Cezayir uyruklu olan Hitcham, ilgisiz göçmenlik ücretleriyle ve sınırdışı olmayla karşılaştı.

Tüm bu olanlar akademik fikir özgürlüğü ve islamofobi hakkında ciddi siyasi tartışmalara yol açtı. Üniversitemiz, iç disiplin işleyişini uygulamak yerine, direk polisi devreye soktuğu için bu iki insandan özür dileyeceği yerde, yeterli delil olmamasına rağmen bu insanların isimlerini kötülemeye devam etti. İngiliz İçişleri Bakanlığı ise bu durumu “büyük islam komplosu” olarak değerlendiriyor.

Terörizm uzmanı olan hocalarımızdan Dr.Rod Thornton bir süre önce “Üniveristelerde Radikalizm ve Ünveristelerin Radikalizmi: Bir Öğrencinin Kütüphane Kitabını Kullanması Nasıl İslami Kompoya Dönüştü” başlıklı geniş bir makale yayınladı. Bu makale üniversite yönetiminin bu tutuklamalar öncesinde, esnasında ve sonrasındaki tavırları hakkında ciddi eleştiriler ve iddialar içeriyor. Bu makalenin bir sonucu olarak, üniversite rektörlüğü hocamızı okulumuzdan uzaklaştırdı. Bunun yanısıra rektörlük, bu makaleye yer veren bağımsız akademik web sitelerinin de bu yazıyı sitelerinden kaldırmalarını sağladı.

AHM: Sizce bu olaylarda Anti Terör yasalarının etkisi ve payı nedir?

G. Kılınç: Bu sorunun cevabını makaleden bir alıntıyla verebilirim: “Bu olay, bugünün İngilteresi`nde genç müslüman insanların nasıl rahatça, bir çırpıda, terörist olarak karalanabildiğinin bir örneğidir”

AHM: Nottingham Üniversitesi prestijli bir üniversite. Bu tarz olayların olmasına pek alışık değiliz. Üniversitenizde İslamofobi ne kadar yaygın? İzlenimleriniz nelerdir?

G. Kılınç: Dr.Thornton`un uğradığı bu cezalandırma muamelesi, 2008` de yaşanan tutuklanmaların, üniversitenin direk polisi alarma geçirme davranışı özgülünde tutuklananların etnik kimlikleriyle bir bağı olup olmadığı sorusunu tekrardan gündeme getirdi. Yine makalede yazdığı gibi, tutuklamalar esnasında görev yapan polislerden biri bile yapılan konuşmada “bu iki insan sarışın, İsveçli ya da Oxford Üniversitesi`nden olsaydı, bunlar olmazdı” demişti.

İngiltere`deki üniversiteler, kampüslerindeki radikalleşmeye karşı çıkma görevini üstlenmişken, kendileri radikalleşmekteler. Bu iki kişinin çevresindeki insanların, dostların, ailelerin, rektörlüğün ve polisin bu katı ve olumsuz tavrı karşısında radikalleşmiş olma sonucu, hiç de şaşırtıcı değildir.

AHM: Hocanızın makalesini okumamış olanlar için, yazıda öne çıkan konuları özetlermisiniz?Altı çizilen şey neydi?

G. Kılınç: Dr. Thornton yazdığı makalesinde, Rizwaad ve Hitcham`ın tutuklanmaları ve onları destekleyen kitle özgülünde okul rektörlüğünün nasıl karalayıcı ve teşhir edici bir kampanya başlattığını gün ışığına çıkarıyor. Nottingham üniversitesinin tartışmalara ve özgür bir platform olduğunu ve üniversitede herkesin akademik fikir özgürlüğü çerçevesinde belli haklara sahip olduğunu söyleyen Dr.Thornton, üniversitenin bu davranışıyla kendi

tüzüğüne aykırı davrandığını yazıyor. Ayrıca Thornton, tüm öğrencilerinin haklarını savunmayı da kendine bir görev edindiğini ekliyor. Dr. Thornton yazısında İngiltere üniversitelerinin özgürlükleri kısıtlamayan kontrol mekanizmaları ve kültürleri edinmesine dikkat çekiyor. Yine makalede öne çıkan bir eleştiri, Nottingham üniversitesinin kurumsal imajını koruma adına, kamu kurumların üstlenmesi gereken görevleri üstlendiği olgusu.

Bu makale yayınlanmadan once üniversite yönetimine sunulmuş, ciddi tartışmalara ve yazının yayınlanmaması adına ciddi engellemelere yol açmıştı. Yedi kere disiplin önlemiyle karşılaşmanın yanısıra Dr.Thornton, üniversite dışı makamlarla da ilişki kursa da, tüm makamlar bu meselenin okul yönetimi içi bir mesele olduğunu söyleyerek kayıtsız kalmışlardır.Tüm bu engellemere, izolasyon çabalarına ve sansürlere rağmen bu makale gerçekleri kitlelere bildirme iddiasıyla yayınlandı.

Dr.Thornton` un yazdığı makaledeki tüm bilgiler, araştırmalar ve deliller, üniversite içi kaynaklara dayalıdır, örneğin üniversitenin kendisi tarafından kaleme alınmış e-mailer, içe yönelik raporlar ve toplantı sonuçları.

AHM: Sizce Dr.Rod Thornton`un yazdığı makaleye üniversitenizin yönetimi neden bu kadar tepki verdi?

G. Kılınç: Okul rektörlüğü her ne kadar Dr. Thornton`a uygulanan uzaklaştırma cezasını kamuoyuna resmen açıklamasa da, “Dr.Thornton`un yaydığı yazı okulumuzu ve hocalarımızı lekelemeye çalışmaktadır. Akademik fikir özgürlüğü bu

üniversitenin  temel taşıdır, ama hocalarımızı karalamak ve onların dürüst kişiliklerine ve itibarlarına gölge düşürmek, bu özgürlüklere dahil değildir. Rektörlüğümüz, bu makalede yazılanları kabul etmiyor ve suçlamaları reddediyor” şeklinde yazılı bir  açıklama yaptı. Fakat bu yazıda yazılanlar ve getirilen suçlamalar, bahsi geçen isimlerin okul tüzüğünü nasıl ihlal ettiğini gözler önüne seriyor. Bu cezanın en önemli sebebi, bu yazıda eleştirilenler ve teşhir edilenlerin ve aynı zamanda bu suçlamara muhalif olanların, okul rektörlüğündeki şahısların ta kendileri olmalarıdır. Yani kısacası, normal koşullarda adaleti ve disiplini uygulamalası gereken insanlar, şu anda kendileri disiplinsizlik ve adaletsizlik yapmaktadırlar.

AHM: Kısaca taleplerinizi özetlermisiniz? Ne istiyorsunuz?

G. Kılınç: Eleştirinin ve sorgulamanın müsade görmediği koşullarda bir üniversite nasıl bir üniversite olur? Hocamızın getirmiş olduğu haklı eleştiriler karşısında üniversitemizin göstermiş olduğu tepki bizi adeta çileden çıkarmış bir durumda. Üniversiteler özel kurumlar değil,kamu enstitüleridir. Gerçekler ve dürüstlük, hiyerarşik ve işlevsel çıkarların önünde gelmek zorundadır.

Taleplerimiz şunlardır:

1) Nottingham Üniversitesi derhal Dr.Thornton`a haklarını iade etsin ve hocamız eskisi gibi Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Fakültesi`nde derslerine devam etsin.

2) Bağımsız, yasal ve tamamlanmış bir soruşturma açılarak, 2008` de gerçekleşen Rizwaan Sabir ve Hitcham Yezza davası, Dr.Thornton`un makalesinin yayınlanması,  bu makalenin yayınlanmasından hemen sonar Dr.Thornton`un üniversiteden kovulması konuları, kamuoyu nezninde tartışılsın ve Nothingham Üniversitesi soruşturma kapsamına alınsın.

Sizler aracılığıyla duyurmak istiyoruz: Lütfen herkes özgürlük, akademik fikir özgürlüğü ve üniversitemizde adalet taleplerimiz için başlatmış olduğumuz imza kampanyasına destek versin. Okuyucularınız bu linke tıklayarak imza atabilirler:

http://www.thepetitionsite.com/1/support-whistleblower-at-nottingham. Ayrıca eylemlerimiz ve kampanyamızın durumu hakkında http://academicfreedom.co.uk sitesinden bilgi alabilirler. Tüm bu tartışmalara ve cezalandırmaya sebep olan makaleye ise bu linkten ulaşabilirler http://www.scribd.com/doc/54150076/THE-ARTICLE-NOTTINGHAM-UNIVERSITY-DOESN-T-WANT-YOU-TO-READ-Radicalisation-at-Universities-or-Radicalisation-by-Universities-How-a-Students-Use-of-a

AHM: Çok teşekkür ediyoruz. Mücadelenizde başarılar diliyoruz.

G.Kılınç: Biz de sesimizi duyurmakta bize yardım ettiğiniz için sizlere teşekkür ediyoruz.