Home , Haberler , Kuzu Deri` de direniş

Kuzu Deri` de direniş

kuzu deri İSTANBUL|01|01|2013| Kuzu Deri Fabrikası, 35 bine yakın deri ve tekstil işçisinin çalıştığı Zeytinburnu bölgesinde yurtdışına satış da yapan önemli fabrikalardan biri. 84 işçinin çalıştığı fabrikanın giriş katı da, satış mağazası. 2 bin 500 Euro’dan başlayan fiyatlarla satışa sunulan ürünlerin sergilendiği panolarla süslenen fabrikanın üst katlarında işçiler, kölelik koşullarında çalıştırılıyor.

Fabrikada saat 08.30’da başlayan mesai saat 19.00’a kadar sürüyor. Ancak fazla mesailerle birlikte günlük çalışma süresi 14 saate ulaşabiliyor. Bunun karşılığında işçilerin aldığı ücret ise sadece bin 400 lira civarında. Bankaya ise bin 300 lira yatırılıyor. 1.5 yıl öncesine kadar sigortaları asgari ücret üzerinden gösteriliyordu. İşçilerden biri dava açınca bankaya yatırılan maaş bin 300 liraya yükseltilerek, sigorta primleri bu para üzerinden ödendi.

Fabrikanın sahibi Remzi Yılmaz. Büyük oğlu Yücel Yılmaz ile birlikte fabrikayı işletiyor. Yarım asırlık bir fabrika olan Kuzu Deri’de, Deri-İş Sendikası’nın çalışması yeni.

Patron, sendika çalışması yürüten işçileri işten çıkartarak, çalışmanın önüne geçmeye çalışıyor. Bu işçilerden biri olan Mehmet Şefik Dağ, 19 Aralık’tan bu yana fabrikanın önünde direnişte.

SALDIRI VE HAKARETE UĞRADI

5 yıldır overlok ustası olarak Kuzu Deri’de çalışan Dağ, işten atılmadan önce de patronunun oğlunun saldırısına maruz kalmış.

„Ramazan boyunca, oruçlu olduğumuz halde mesai yaptık. Bayram geldiğinde ne mesaimizi, ne de bayram paramızı verdiler. Bayramdan sonra, muhasebecinin çırağı gelerek, ustası olduğum overlok bölümünde çalışan işçilerin kimisine 50, kimisine 65 milyon verdi. Ne parası olduğunu sordum. Çünkü ne fazla mesaiyi karşılıyordu ne de zam miktarını. Ayrıca sadece bizim bölümde dağıtılmıştı ve yazılı bir belgesi de yoktu. Paraları iade ettik. İki gün sonra patronun büyük oğlu ’50 yıldır burada bize kimse karşı gelmemiştir. Bunlar da kim oluyor‘ diyerek bize hakaret etti. Konuşmak için odasına gittiğimizde, bize saldırdı, yumruk attı. Biz de bu saldırı ve hakaret üzerine Bakırköy Adliyesi’ne giderek suç duyurusunda bulunduk.“

‚SENDİKA MENDİKA ANLAMAM‘

İşçiler, yaşadıkları bu olayın ardından ayrıca Deri-İş Sendikası’na giderek hukuki destek istedi. Böylece sendika ile de tanışmış oldular. Mehmet Şefik Dağ, fabrikada çalışmaya devam ederken, bir gün patron tarafından çağrıldı, „Bak Mehmet Şefik Dağ! Sen aşağıda sendikal hareketler yürütüyormuşsun. Ben böyle sendikal mendikal hareketler anlamam“ diye tehdit edildi. Dağ’ın yanıtı ise „Ben anayasal hakkımı kullanıyorum“ oldu.

Daha sonra işten çıkartılan Dağ, yeniden patron tarafından çağrılarak işe alındı. Ancak ömrü çok uzun olmadı. Yıllık izin dönüşü iş başı yapmak için 17 Aralık’ta fabrikaya geldiğinde işten çıkartıldığını öğrendi. Bunun üzerine, 4 ay içinde 3 işçinin işten çıkardığı fabrikanın önünde pankartını açıp, Deri-İş Sendikası şapkasını takarak direnişe başladı.

‚SENDİKA İÇİN İLLA PATRON YUMRUĞU MU GEREKİYOR!‘

Direnişçi işçi Dağ, hayatı boyunca hep işçi olarak çalışmış. Ancak sendikaya hep uzak durmuş.

„Daha önce başka işyerlerinde arkadaşlar sendikadan bahsediyordu, o zamanlar çekiniyordum. Başıma bir iş gelir diye. Şimdi itiraf ediyorum ki, sendikalı olmak için illa patronun yumruğunu, küfrü mü yemek gerekiyordu! Artık anladım ki, işçiler kesinlikle sendikalı olmalı. Sendikalaşmazsak hiçbir hakkımızı elde edemeyiz.“

‚İŞÇİLER HAPSEDİLİYOR‘

Kuzu Deri patrona da işyerinde sendikanın farkında. İşçileri sendikadan istifa ettirmek için yoğun baskı uyguluyor. Hatta daha da öte giden patron, fabrikayı bir cezaevine dönüştürmüş durumda. Direnişin başladığı günden bu yana işçiler, öğle tatilinde dışarıya çıkartılmıyor. Bunun için üzerlerine kapılar kilitleniyor. Patron, bugün de ‚Toplantı yapacağım, kimse dışarı çıkmasın‘ diyerek işçileri yemekhaneye hapsetti.

Ancak bu kuşatmayı yarıp da dışarıya çıkmayı başaran işçiler, Mehmet Şefik Dağ’ı ziyaret ederek desteklerini sunuyor. Dışarıya çıkamadıkları durumlarda ise binanın camlarına çıkarak, Dağ’a desteklerini sunmak için el sallıyorlar. Geçtiğimiz günlerde yapılan basın açıklamasına katılmalarına izin verilmeyen işçiler, camlara çıkarak açıklamayı dinledi. Zeytinburnu emekçi halkı da, sık sık ziyaret ettiği Dağ’dan desteğini eksik etmiyor.

‚KUZU DERİ’YE SENDİKA GİRECEK‘

Deri-İş Sendikası, Zeytinburnu bölgesinde bir süredir örgütlenme çalışması yürütüyor. Henüz toplu sözleşme yetkisi aldığı bir işyeri yok. Mehmet Şefik Dağ ve ona destek veren işçiler, „zor bir yer“ olarak tanımladıkları Kuzu Deri’ye sendika girmesinin çok önemli olduğu görüşünde. Dağ, „Burada sendikamız yetki alırsa, Zeytinburnu’ndaki bütün işyerleri için büyük bir moral olacak“ diyor ve ekliyor: „Başaracağımıza inanıyorum. Kuzu Deri’ye sendika girecek.“

‚BÜTÜN İŞÇİLER SENDİKALI OLSUN‘

Deri-İş Sendikası üyesi Mehmet Şefik Dağ, İstanbul’da Hey Tekstil ve Karaca Deri’deki direnişçi işçiler gibi yeni bir yıla direnişte girecek. Onun yeni yıl mesajı da tüm işçilere: „İşçiler bakımından yeni yılın gelmesi pek bir şey değiştirmeyecek. 2013 yılında da bu işçiler bilinçlenmezse, bir şeylerin değişeceğini düşünmüyorum. Bütün arkadaşlara çağrım şu: Sendikalı olalım, güçlerimizi birleştirelim, bütün haklarımızı alalım. Biz döktüğümüz alınterinin, harcadığımız emeğin karşılığını istiyoruz.“(ANF-Arzu Demir)